Sokak ortasında başından vurulan kuryenin nasıl hayatta kaldığı ortaya çıktı
Ankara'da husumetlileri tarafından aranan kuzeninin adresini vermeyince başından vurulan kurye Savaş Koç, hastanedeki bir aylık yaşam savaşını kazandı. Koç, mahkemede yere düştükten sonra ölü taklidi yaparak, şüphelinin uzaklaşmasını beklediğini söyledi.
Ankara'da başından vurularak ağır yaralanan Savaş Koç, hastanedeki bir aylık ölüm kalım savaşını kazandı. Olayla ilgili Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ifade veren Koç, "Ölü numarası yaptım, hareketsiz durdum. Ama her şeyi duyuyordum. Şans eseri yaşıyorum şu an" dedi.
BİR AY HASTANEDEN TEDAVİ GÖRDÜ
Olay, 18 Şubat'ta Çankaya ilçesinde meydana geldi. Fırat Sucuğ, kuzeni Erdi S. (33) ile birlikte, sosyal medyada tartıştığı Alper A. (28) ile görüşmek için onun akrabası Savaş Koç'un iş yerine gitti. Restoranda kurye olan Savaş Koç, akrabasının yerini söylemeyince tartışma çıktı. Savaş Koç, aracının bagajından av tüfeğini çıkardı. Erdi S., tüfeği almak isterken Fırat Sucuğ da tabancasını çıkarıp başına bir el ateş etti. Ağır yaralanan Savaş Koç, hastaneye kaldırıldı. Koç, 1 ay süren tedaviyle sağlığına kavuşarak taburcu edildi. Gözaltına alınıp tutuklanan Fırat Sucuğ ile tutuksuz Erdi S. hakkında ise 'öldürmeye teşebbüs' suçundan müebbet hapis cezası talebiyle 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Sanıkların yargılaması devam ederken, dava dosyasına giren olay anına ilişkin güvenlik kamerası görüntüsü ortaya çıktı. Görüntüde taraflar arasındaki arbede ve Fırat Sucuğ'un Savaş Koç'u başından vurması yer aldı.
"ŞANS ESERİ YAŞIYORUM"
Savaş Koç, bugünkü duruşmada verdiği ifadesinde kendisini vuran Fırat Sucuğ ve yanındaki kuzenin de akrabaları olduğunu söyleyerek, "İşe giderken beni aradı ve Alper'i sordu, evine götürmemi istedi. Ben de bunu kabul etmedim. 'Ben Alper'i vuracağım' dedi. O sırada ben iş yerine gittim. Çay aldım, içeri girdim. O sırada iki kişi geliyor bunlar. Kapının önünde benim üzerime geldiler. O sırada Fırat, belinden silahı çıkardı ve bana doğrulttu. İki sefer tetiğe bastı; ama ateş almadı. Sonra Fırat silahını düzeltmişti. O sırada ben can havliyle kendimi korumaya çalışıyordum. En sonunda beni vurdu. Tekrar bir daha beni öldürmesin diye ben ölü numarası yaptım, hareketsiz durdum. Ama her şeyi duyuyordum. Yani ben adaletin şu an için yerini bulmasını istiyorum. Hak ettikleri cezayı almalarını istiyorum. Şans eseri yaşıyorum şu an. O kurşun bir santim daha içeri girse şu an ayakta olmayabilirdim" dedi.
ÖLÜ TAKLİDİ YAPARAK KURTULMUŞ
Savaş Koç'un avukatı Ali Erdem Gündoğan ise "Müvekkilin başına hedef alarak ateş ediyor. Kurşun beyine çok fazla zarar vermeden beyin tasının orada kalıyor. Müvekkil yere düşerken her şeyin farkında ve diyor ki 'Ben o anda olayların hepsini görüyordum; fakat tekrar bana ateş etmesinler' düşüncesiyle hareketsiz kalıyor, ölü taklidi yapıyor. Daha sonra bu şahıslar yakalanıyor. Müvekkil bunların kendilerini öldürme kastıyla geldiklerini söylüyor. Aslında müvekkil başkasının yerine kendini feda etmiştir. Yani o şahsın adresini vermiş olsaydı, o şahsı vuracaklardı. Adresi vermediği için müvekkili vuruyorlar" diye konuştu. Sanığın tutukluğunun devamına karar veren mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için davayı erteledi.