Denizli'de 3 Çocuğunun Annesini Öldüren Katil Zanlısının Davası Görüldü
Denizli'de 3 çocuğunun annesi olan Hülya hemşireyi başında soda şişesi kırdıktan sonra 11 yerinden bıçaklayarak öldüren katil zanlısının bugün görülen davasında savcılık makamı mütalaayı sundu. Sanığın mahkemedeki beyanında, 'Katil yaftası yedim' demesi dikkat çekti.
Denizli'de 3 çocuğunun annesi olan Hülya hemşireyi başında soda şişesi kırdıktan sonra 11 yerinden bıçaklayarak öldüren katil zanlısının bugün görülen davasında savcılık makamı mütalaayı sundu. Sanığın mahkemedeki beyanında, "Katil yaftası yedim" demesi dikkat çekti.
Merkezefendi ilçesine bağlı Bahçelievler Mahallesi'nde 18 Aralık 2022 tarihinde meydana gelen olayda, gece saatlerinde bir apartmanın 4'üncü katında Murat Tortop, tartıştığı eşi Hülya Tortop'u (35) 3 çocuğunun yanında başında soda şişesi kırdıktan sonra 11 kez bıçakladı. Cani kocanın ihbarı üzerine olay yerine giden ekipler annenin hayatını kaybettiğini belirlerken, kendini ihbar eden katil ise yapılan çalışmaların ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Cinayet zanlısı kocanın, daha önce 2 kez evden uzaklaştırma cezası aldığı ve cezasının bitmesinin ardından eve geri döndüğü ortaya çıktı. Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen duruşmaya sanık Murat Tortop SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla katılırken, sanık avukatı, maktul avukatı ve yakınları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatları hazır bulundu. Bugün görülen duruşmada tanık ifadelerine başvurulurken, savcılık makamı ise mütalaayı açıkladı.
Sanık Murat Tortop'un tanıkları çiftin sürekli kavga ettiklerini, maktul Hülya Tortop'un sanığa sürekli olarak hakaretler ettiğini belirterek, sanık ile maktulü barıştırdıklarını söyledi. Çiftin severek evlendiklerini ifade eden sanık tanıkları ifadelerinde Hülya Tortop'un alkol ve uyuşturucu bağımlılığı olduğunu ve psikolojisinin bozuk olduğunu dile getirdi. Sanık Murat Tortop'un çocuklarına baktığı gerekçesiyle çalışamadığını bu sebeple evi geçindirmek için babasına ait eşyaları dahi sattığını bu nedenle maktulün, "Sen bir işe yaramazsın" diyerek saldırgan davranışlar sergilediğini ifade etti.
Bakanlık avukatları sanığın indirim almak maksadıyla aldatma iddiasını ortaya attığını beyan etti
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı adına davaya müdahil olan avukatlar ise sanık tanıklarının akrabalık bağlarının olduğu bu nedenle sübjektif ifade verdiklerini, taraflı olması sebebiyle dikkate alınmamasını talep etti. Sanık ile maktul arasında daha önce koruma kararları alındığını ve taraflar arasında şiddet olduğunun belli olduğunu ifade eden avukatlar, sanığın ilk duruşmada aldatma iddiasında bulunmadığını ancak indirim almak maksadıyla bu iddiayı ileri sürdüğünü ifade ederek sanık savunmalarının somut delillerle desteklenmediğini, üst hadden cezalandırılmasını ve haksız tahrik uygulanmamasını talep etti.
Maktul tanıkları ise olaydan sonra eve girmek istediklerinde kapı kilidinin değiştiğini ve içeriye zorla girdiklerini ifade ederek olayın çocukların gözünün önünde olduğunu söyledi. Olaydan sonra maktulü halıya sardığını, sanığın kendisini mağdur göstermeye çalıştığını söyledi. Sanığın olaydan sonra kaçma girişiminde bulunduğunu ancak kaçamayacağını anladığında 112 Acil Çağrı Merkezini arayarak ihbarda bulunduğunu dile getiren maktul tanıkları, Hülya Tortop'un sanık ile kavgalarından sonra dahil olmak istediklerinde 'Kimse bir şey yapmayacak. O benim eşim, çocuklarımın babası' dediğini ve bu nedenle maktulün hakarette bulunup, aşağılamadığını beyan etti.
"Katil yaftası yedim"
Sanık Murat Tortop ise ifadesinde son söylenen lafların kendisine yakışmadığını, talihsiz bir olay olarak nitelendirip, 14 aydır ızdırap çektiğini belirterek, "3 çocuğumu bir daha görmeyeyim ki yemin ederim, sürekli cani gibi gösteriliyorum. Daha önce uzman psikolog çocuklarımı ve Hülya'yı kemerle dövdüğümü söyledi, asla gerçek değil. Bu olaydan en çok zarar gören benim. Katil yaftası yedim. Üç çocuğumun annesinin ölümüne sebebiyet verdim, bunun affedilecek yanı yok ama bazı laflar da doğru değil. Katılanlar benim ağır ceza almam için bütün komplo teorilerini ortaya koyuyorlar. Ben de üzgünüm, benim de ailem dağıldı. Karşı tarafın beyanları gerçeği yansıtmıyor. Ben böyle bir insan değilim" dedi.
Sanık avukatı ise yazılı beyanda bulunacağını bildirdi.
Mütalaayı açıklayan savcılık makamı, tüm delilerin değerlendirilmesi sonucu sanığın olay günü eşi ile birlikte alkol kullandıklarını ve tartıştıklarını, maktulün dışarı çıkmak istediğini, sanığın izin vermediğini ardından 11 bıçak darbesiyle öldürdüğünü söyledi. Mütalaada, "Sanığın öldürme kastıyla hareket ettiği, eşi kasten öldürme suçunun işlendiği sabit görülmekte, eşi kasten öldürme hükümlerince cezalandırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur" ifadeleri yer aldı.
Kararı açıklayan mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına ve gelecek celsenin 14 Mart 2024 tarihinde görülmesine karar verdi. - DENİZLİ