Diyarbakır'da Muska Skandalı: Şeyh İddiasıyla Gözaltına Alınan Kişi Serbest Bırakıldı
Diyarbakır'da kendini şeyh olarak tanıtan bir kişi, muska yazdırmak isteyenlere yüksek ücretler talep ettiği iddiasıyla gözaltına alındı. Ancak avukatı, müvekkilinin şeyh olduğunu belirterek suçlamaları reddetti.
DİYARBAKIR'da, etrafı güvenlik kameraları ve dikenli tellerle çevrili, avlulu evde, randevulu sistemle günde yaklaşık 300 kişiden, isteklerine göre muska yazarak 250 TL ya da 500 TL ücret aldığı iddiasıyla gözaltına alınan, adli kontrol şartıyla serbest bırakılan A.A.?nın avukatı Ali Çimen, müvekkilinin kendini şeyh olarak tanıtmasına gerek olmadığını belirterek, 'Zaten kendisi Kadiri şeyhidir. Oraya gelen kişilere iyi geldiğine inandığı bir ayeti söyler. Sıra yönünden tartışmalar olduğu için belki bir fiş verilmiştir, sırayı belirtmek açısından. Çocuğun boynuna orada muska takma olayı da gerçekleşmez. Bir menfaat temini yok' dedi.
Bağlar ilçesi 5 Nisan Mahallesi'nde, çevresi güvenlik kameraları ve dikenli tellerle çevrili, avlulu evde, kendini 'şeyh' olarak tanıtan A.A.'ya muska yaptırmak isteyenlerin oluşturduğu iddia edilen kalabalık, basın mensupları tarafından görüntülendi. Randevulu sistemle çalışılan eve sabah gelenlerin kapıdaki görevliden muska yazdırmak için yeşil renkli fiş alıp 500 TL, dua ettirmek isteyenlerin ise beyaz renkli fiş alıp 250 TL ücret ödediği, A.A.?nın aylık kazancının ise 1 milyon TL'nin üzerinde olduğu öne sürüldü. Ayrıca A.A.'nın akşamları, Kayapınar ilçesindeki bir evde 'VIP hizmet' adı altında varlıklı kişiler için muska yazdığı iddia edildi. İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri tarafından yapılan çalışmayla A.A., 1 Eylül'de gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından 2 Eylül'de adliyeye sevk edilen A.A., çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. A.A.?yı adliye önünde kalabalık bir grup karşıladı. A.A., bir cipe binerek bölgeden ayrıldı.
'PARA KARŞILIĞINDA MUSKA YAPACAK NİTELİKTE BİRİ DEĞİLDİR'
A.A.?nın avukatı Ali Çimen, müvekkilinin kendini şeyh olarak tanıtmasına gerek olmadığını belirterek, 'Zaten kendisi Kadiri şeyhidir. Kötegan ocağına bağlıdır. Kesinlikle birine para karşılığında muska yapacak nitelikte biri değildir. Burada bir yanlış anlaşılma söz konusu oldu. Zaten müvekkilim basında çıkan haberlerden dolayı mağdur da oldu. Orası bir medresedir. Eğitim verir, zikir yapılır, sohbet yapılır. Oraya gelen kişilere iyi geldiğine inandığı bir ayeti söyler. Bu ayeti okuyun, okursanız size faydalı olur der. Sırayla ilgili olarak da orada bir yoğunluk oluyor. İnsanlar geldiği zaman sıra yönünden tartışmalar olduğu için belki o anlamda bir fiş verilmiştir sırayı belirtmek açısından. Yoksa kesinlikle parayla ilgili bir durum söz konusu değildir. Çocuğun boynuna orada muska takma olayı da gerçekleşmez. Bir menfaat temini yok. Zaten öyle olmuş olsaydı savcılıkta daha farklı bir sonuç çıkardı. Dosyada herhangi bir şekilde mağdur bir kimse de yoktur. Savcılıkta sadece haberlerde çıkan hususlara değinildi. Bu hususlarla ilgili bilgisi soruldu. Kesinlikle parayla, fişle ilgili, 'bu kadarlık bir miktarı kabul eder' diye bir soru da söz konusu olmadı. Zaten serbest bırakıldı. Toplumda biz de görüyoruz; 'cinci hocalar, üfürükçü hocalar böyle yaptı' diye. Bunun üzerine bu olayın gerçekleşmiş olması aslında biraz vahamet yarattı. Görüntülerde para alma verme söz konusu değil. Görüntüde görünen kişiyi herkes şeyh sanıyor. Görünen kişi o değil? diye konuştu. (DHA)