Kocasına yakalanan kadın, sevgilisiyle birlikte balkondan atlamıştı! Yasak aşk vahşetinin tanıkları konuştu
Küçükçekmece'de işten evine dönen Hüseyin Kurt, yatak odasındaki dolapta iç çamaşırları ile gizlenmiş Aykut Demirtuğ'u görmüş, kaçmak isteyen şahıs ve Kurt'un eşi balkondan atlayarak can vermişti. Bugünkü duruşmada Kurt'un beraati istenirken görgü şahidi de olayı, "Eve girdiğimde Hüseyin abi diz çökmüş ağlıyordu, şoktaydı" sözleriyle anlattı.
Küçükçekmece'de Zeynep Kurt ile evli olan Hüseyin Kurt, 25 Kasım 2019'da işten erken ayrılarak evine gitmiş; yatak odasındaki dolabı açtığında, Aykut Demirtuğ'un üzerinde iç çamaşırı ile gizlenmiş olduğunu fark edip kısa bir boğuşmadan sonra şahsı yatak odasına kilitlemişti. Zeynep Kurt ve Aykut Demirtuğ'un korkup kaçarken balkondan atlayarak ölmelerine neden olduğu iddia edilen sanıklar Hüseyin Kurt ile Engin Cuğ'un bugün görülen davalarında beraatleri istendi.
Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Hüseyin Kurt ve Engin Cuğ ile tarafların avukatları katıldı. Maktuller Aykut Demirtuğ ve Zeynep Kurt'un aileleri de duruşmada hazır bulundu.
"DİZ ÇÖKMÜŞ AĞLIYORDU"
Duruşmada tanık olarak dinlenen Taylan Mümin Coşkun, olay günü gelen telefon üzerine dayısı Engin Cuğ'un yanından ayrıldığını belirterek, "Yanımızdan ayrıldıktan 1-2 dakika sonra dayımın evinin balkonundayken Aykut Demirtuğ'un korkuluklara tırmandığını ve atladığını gördüm. Zeynep Kurt'u görmedim. Olayın olduğu yere gittiğimde Aykut yerde yatıyordu. O sırada bina kapısından dayım çıktı ve 'Yukarı git, Hüseyin çocuklarla birlikte, bir delilik yapmasın.' dedi. Yukarı çıktığımda Hüseyin ağabey holün köşesinde diz çökmüş ağlıyordu, şoktaydı. Balkona çıkıp aşağı baktığımda Zeynep Kurt'un da ayağını gördüm. Aşağı yanına indiğimde Zeynep Kurt orada ölmüştü." ifadelerini kullandı.
"YUKARI BAKTIĞIMDA BALKONDAN DÜŞTÜKLERİNİ GÖRDÜM"
Bir diğer tanık Yusuf Hicazi de olay yerine yakın bir oto yıkamacıda çalıştığını dile getirerek, "Bağırma sesinin geldiği yöne doğru baktığımda balkonun dışında korkuluklara asılı kadının ellerini bırakarak yere düştüğünü, balkonda korkuluklara tutunan erkeğin de kadının ardından ellerini bırakarak düştüğünü gördüm." dedi.
MAKTULLERE YÖNELİK DOĞRUDAN EYLEMLERİ BULUNMUYOR
Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, somut olayda sanıklar Engin Cuğ ve Hüseyin Kurt'un, maktuller Aykut Demirtuğ ve Zeynep Kurt'a karşı doğrudan eylemleri bulunmadığını, maktullerin ölümünde sanıkların ihmali davranışlarından da bahsetmenin mümkün olmadığı belirtildi.
YATAK ODASINDAKİ DOLAPTA İÇ ÇAMAŞIRLARI İLE BULMUŞ
Mütalaada, maktullerin kendilerini aşağı bırakmalarının anlık bir davranış olduğunu belirtilerek, "Maktullerin ölmeleri ile sanıkların müdahale etmemeleri arasında illiyet bağı bulunmamaktadır. Hüseyin Kurt'un kendi evinde Aykut Demirtuğ'u iç çamaşırıyla gördüğünde herhangi bir eylemde bulunmayıp yatak odasına kilitleyip yakınlarını araması da öldürme amacının bulunmadığını göstermektedir. Olay nedeniyle maktullerin kendilerinde oluşturduğu korkuyla atladıklarından sanıkların üzerlerine atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesi talep edilir." denildi.
Mahkeme, müşteki avukatına mütalaaya karşı beyanda bulunması için süre vererek, duruşmayı erteledi.