Haberler

Avukat Rezan Epözdemir: "Cinayetin öncesini, cinayeti esnasını, sonraki hukuk süreci ve savunma mekanizmasını planlıyor.

Güncelleme:
Abone Ol

Avukat Rezan Epözdemir: "Cinayetin öncesini, cinayeti esnasını, sonraki hukuk süreci ve savunma mekanizmasını planlıyor.

Avukat Rezan Epözdemir : "Cinayetin öncesini, cinayeti esnasını, sonraki hukuk süreci ve savunma mekanizmasını planlıyor. Bu konuda ihtisas mahkemesi kurmaya ihtiyaç var"

ANKARA - Avukat Rezan Epözdemir, "Cinayetin öncesini, cinayeti esnasını, sonraki hukuk süreci ve savunma mekanizmasını planlıyor. Bu konuda ihtisas mahkemesi kurmaya ihtiyaç var. Kadına şiddet başlı başına çözümlenebilecek mecra, uzmanlık gerektiren bir mecra. Adli kolluk teşkilatının kurulması lazım" dedi.

Epözdemir, kadına karşı şiddetin Türkiye'nin kanayan yaralarından bir tanesi olduğunu söyleyerek, "Siyaset üstü bir mesele. Demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri, yazılı ve görsel medya siyasi partiler, kolluk yeknesak, kararlı, müessir bir mücadele ile çözümlenecek bir mesele. Münevver Karabulut dosyası sembol bir dosya oldu. Kurumların iflas ettiği, sistemin sorgulandığı, tartışıldığı, kadına şiddet ile ilgili fikri takip sürecinin başlatıldığı bir dosya oldu. Yaklaşık yüze yakın kadına şiddet bir çok dosyada mağdur aile vekilliği yaptık" ifadelerini kullandı.

Son 15 yılda bir çok dosyada mağdur aile vekilliği yaptıklarını belirten Epözdemir, "Cezaların caydırıcı olması lazım. Yapanın yanına kar kalıyor' çok doğru bir mantık değil. Haksız tahrik ve takdir indirimi sebeplerinin hemen hemen her olayda spesifik koşullara göre uygulanması lazım. Türkiye'de 'kıskandım öldürdüm, mini etek öldürdüm' haksız tahrik indirim alan failler var. Bakıyorsunuz hunharca, vahşice İnsanın insan olma vasfına aykırı cinayet işleniyor, ama bu ezberlenmiş, kurgulanmış cezayı minimize etmeye yönelik cezalar minimize edilmeye çalışılıyor. Kadına şiddeti meşrulaştırmaya çalışılan bir dil, savunma mekanizması var. Profesyonel kadın katilleri türedi. Cinayetin öncesini, cinayeti esnasını, sonraki hukuk süreci ve savunma mekanizmasını planlıyor. Bu konuda ihtisas mahkemesi kurmaya ihtiyaç var. Kadına şiddet başlı başına çözümlenebilecek mecra, uzmanlık gerektiren bir mecra. Adli kolluk teşkilatının kurulması lazım. Kolluk ne yazık ki bu konuda tedbirleri zamanında alamıyor. Kadınların koruma kararı alıyor. Kadınlar koruma kararı aldıktan sonra katledilebiliyor. Etkili denetim ve kontrol mekanizması regulasyonu yok. Belki kollukta sadece aile içi şiddet büroları olmalı. Evden ve işyerinden uzaklaştırma kararınız var. Ama fail kapınıza geldiğinde kolluğu arıyorsunuz ve davet ediyorsunuz. Öncesinde kolluğun bu failleri izlemesi, denetlenmesi yapıyor olması gerekiyor. Aile Bakanlığı ve Adalet bakanlığı bir çalışma yürütülebilir. Şiddete uğrayan kadınlar nasıl hak arama özgürlüğünü koruyacak, hangi hukuki yollara başvuracak merci 6284 sayılı kanuna göre tedbir talepleri ve Aile Mahkemesi'ne yapılan başvurular harç ödenmiyor. Bilinçlendirme, eğitim çalışmaları yapılmalı" dedi.

Türkiye'de kadınların hak arama özgürlüğünü koruyamadığını söyleyen Epözdemir, "Geri bildirim alamayacağını düşünüyor. Toplum baskısı nedeniyle güçlü kadın imajına halel gelmesini istemiyor. Ekonomik imkansızlıklar güçsüz, mağdur durumda" şeklinde konuştu.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / 3. Sayfa

Rezan Epözdemir Kadına şiddet Siyaset Türkiye 3. Sayfa Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title