Kız arkadaşını 10 bıçak darbesiyle öldürmüştü! Verilen ceza sonrası hüngür hüngür ağladı
Elazığ'da Nisan ayında kız arkadaşını bir barakada 10 bıçak darbesiyle öldüren zanlı mahkeme heyeti tarafından 24 yıl hapis cezasına çarptırırken, sanık kararın ardından hüngür hüngür ağladı.
8 Nisan saat 16.30 civarlarında merkeze bağlı Aksaray Mahallesi Kuleli Sokak'taki boş bir arazi üzerinde bulunan barakada meydana gelen olayda cinayet şüphelisi Salih Yılmaz Coşkun, arkadaşlarını arayarak "sevgilimi öldürdüm" dedi. Bunun üzerine olay yerine giden şüphelinin arkadaşları 19 yaşındaki Bahar Bal olarak bilinen Emine Fulya Akçelebi'yi bıçak darbeleriyle öldürülmüş halde buldu.
KARARI DUYUNCA HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADI
Olayın ardından yakalanarak gözaltına alınan zanlı tutuklanıp cezaevine gönderildikten sonra davanın 3'ncü duruşması bugün Elazığ Adliyesi 1'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Kasten öldürme suçundan yargılanan sanık Salih Yılmaz Coşkun, duruşmaya SEGBİS üzerinden katıldı. Savcı sanık Coşkun'un, 'Küçüğü Öldürme Suçundan' cezalandırılması için mütalaa verdi. İfadelerin ardından mahkeme heyeti Coşkun'a 24 yıl hapis cezası verdi. Sanık Coşkun verilen kararın ardından hüngür hüngür ağlamaya başladı.
"BEN BÖYLE BİR İNSAN DEĞİLİM"
Son ifadesi sorulan sanık Salih Yılmaz Coşkun, "Olay bir anda oldu. Alkolün verdiği maktulün de hakaret ve küfür etmesiyle gerçekleşti. Bundan dolayı vicdan azabı çekiyorum. Çok pişmanım. Ben böyle bir insan değilim. Beni dışarıya karşı cani ve vahşi olarak gösteriyorlar. Taktir mahkeme heyetinindir tahliyemi talep ediyorum.
"AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET CEZASI İSTİYORUZ"
Duruşmasının 3'ncü celsesinde bugün itibariyle kararın çıkmış olduğunu aktaran Maktul Emine Fulya Akçelebi'nin avukatı İbrahim Gök, "Kararda öldürülme hadisesi gerçekleştiği için şahsa 24 yıl hapis cezası verildi. Tahrik altında öldürme gerçekleştirdiği ifadeleri sanığın ifadelerine beyan ederek mahkeme tarafından karar verildi. İyi niyet dediğimiz maddeleri de uygulamadı. Biz bu karara karşı istinaf yoluna gideceğiz çünkü neticesi itibariyle biz öldürme hadisesinin tahrik altında değil küçüğe karşı işlenen eylemin canavarca hisle öldürüldüğünü değerlendiriyoruz. 10 bıçak darbesiyle gerçekleşmiş bir hadisedir. Burada sanığın doğru söyleyip söylememe konusunda mahkememizin kararına saygı duyuyoruz. Netice itibariyle biz mahkemenin adaletine güveniyoruz ama yasal hakkımız olan istinaf başvurumuzu yapacağız. Bu dosyada tahrik yükümlerinin uygulanmaması gerektiği düşüncesi vardı. Çünkü sadece sanığın sözleriyle böyle bir karar vermek mümkün değildir. Sanığın söylediklerinin doğruluğu tartışılması gerekirdi. Verilen ceza rakamı az, çünkü biz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istiyoruz. Bir genç kız kanında uyuşturucu çıkmış, alkol var ve sanığın kendi beyanı kendisiyle ilişkiye girdiğini de ifade ediyor her ne kadar avukat kardeşimiz böyle bir ilişkinin varlığı yoktur beyanı verse de bu sanığın kendi beyanıdır. O cezanın muhakkak ağırlaştırılmış müebbet olması lazım" dedi.