Tahliye olan Melek İpek, kızlarıyla ilk gecesini ve hayallerini anlattı: Üniversiteye gireceğim
Antalya'da işkenceci eşini öldüren ve 108 gün sonra tahliye olan Melek İpek, kızlarıyla geçirdiği ilk geceyi ve gelecek hayallerini anlattı. "Rüyada gibiyim" diyen İpek, hep hayali olan üniversite sınavına yeniden hazırlanacağını ve tıp okumak istediğini söyledi.
8 Ocak'ta Antalya'daki evlerinde kelepçeli bir şekilde kendisine çıplak işkence yapan 36 yaşındaki eşi Ramazan İpek'i av tüfeği ile vuran 31 yaşındaki Melek İpek, önceki gün tahliye edildi. Melek'in tahliyesi, TCK 27 / 2 maddesi uyarınca "Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez" hükmü gereği ile açıklandı.
108 GÜN SONRA KIZLARINA KAVUŞTU
Tahliyenin ardından özgürlüğüne kavuşan Melek İpek, 108 gün sonra kızları Ceylin Deniz ve İkra Nur'u görünce koşarak sarıldı. Gözyaşları eşliğinde kızlarına uzun süre sarılan İpek, onları çok özlediğini söyledi. Cezaevinin önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamalarının ardından İpek, ailesiyle birlikte baba evine döndü.
"RÜYADA GİBİYİM"
Melek İpek, ilk geceyi kızları C.D.İ. (9) ve İ.N.İ. (7) ile hasret gidererek geçirdi. Yaşadığı şoku atlatmaya çalışan Melek İpek, sabah kalkar kalmaz şalvarını giyip işe koyulurken, bir yandan da gelen telefonlara cevap vermeye çalıştı.
Sabah'ın haberine göre Melek İpek, "Şuan kendimi rüyada gibi hissediyorum. Cezaevinde hep kızlarım, kardeşlerim, anne ve babamın özlemini çektim. Ama en çok kızlarımın kokusunu özlemişim. Allah hiçbir anneye evlat özlemi yaşatmasın. Özgürlüğüme kavuştuktan sonraki ilk gecemi, kızlarımla birlikte aynı uyuyarak geçirdim. Sabah ailece kahvaltı yapmak inanılmaz bir mutluluk verdi. Cezaevinde hep içimde beraat edeceğime dair umut vardı. Avukatım Ahmet Onaran çok ama çok çalıştı. Ona nasıl teşekkür etsem hakkını ödeyemem. Derin ve sonsuz nefes almak, gökyüzünü doyasıya seyretmek, sonsuzluğa bakmak. Hepsi güzelmiş." dedi.
"ÜNİVERSİTEYE HAZIRLANACAĞIM"
Gelecek hayallerinden bahseden İpek, şunları söyledi: "Kayıp yıllarımı geri getirme şansım yok ama yarınlar için çalışacağım. Hayalim olan ve yarım bırakmak zorunda kaldığım üniversiteye yeniden girmek için sınavlara hazırlanacağım. En büyük hayalimde Tıp Fakültesi'ne girmekti. Kazanmak için elimden gelen çabayı göstereceğim. Bundan sonraki hayatımdaki önceliğim iki kızımın eğitimi. Artık hem kendim hem de kızlarım için çalışacağım. Hayat ileriye doğru akar geriye doğru anlaşılır. Çok acı çektim. Böyle olmasını istemezdim. Çok üzgünüm ancak ileriye bakmak zorundayım. Başta ailem, Tüm Türkiye bana destek oldu. Herkese çok teşekkür ederim."
