Türk mucitlerin ürettiği Pfizer-BioNTech'in koronavirüs aşısını olan doktor, 16 gün sonra hayatını kaybetti
ABD'de 18 Aralık'ta Pfizer-BioNTech'in koronavirüs aşısını yaptıran Gregory Michael adlı doktor, 3 Ocak gecesi hayatını kaybetti. Eşi Heidi, aşı sonrası doktorun ellerinde ve ayaklarında noktalar meydana geldiğini söylerken, Pfizer-BioNTech şirketi ölümün aşıyla doğrudan bir bağlantısı olduğuna inanmadıklarını açıkladı.
ABD'de 18 Aralık'ta Türk profesörler Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin ortağı olduğu Pfizer-BioNTech'in Kovid-19 aşısını vurulan Gregory Michael adlı doktor, 3 Ocak gecesi hayatını kaybetti. Florida eyaletindeki adli tıp birimi, Dr. Michael'ın ölümünün Eyalet Sağlık Bakanlığı ve ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri'yle araştırıldığını belirtti.
ÖLÜM NEDENİ ARAŞTIRILMAYA DEVAM EDECEK
Ölümün aşıyla kesin bağlantısı bulunmasa da adli tıp biriminden Darren Caprara, bunun bir ihtimal olarak göz önünde tutulduğunu söyledi. 56 yaşındaki Micheal'a 5 Ocak'ta otopsi yapıldığını ve ölüm nedeninin adli tıp uzmanı ve ortak kurumların çalışması tamamlanana kadar araştırılacağını belirtti.
AŞI VURULDUKTAN 3 GÜN SONRA ACİL SERVİSE GÖTÜRÜLMÜŞ
Eşi Heidi Neckelmann, olayın ardından yaptığı Facebook paylaşımında, Micheal'ın aşı vurulduktan üç gün sonra ellerinde ve ayaklarında noktalar meydana geldiğini ve bu yüzden acil servise gittiklerini ifade etti. Söz konusu noktalar iç kanamaya işaret ederken Pfizer, Michael'a dair yaptığı açıklamada, vücudun kanı pıhtılaştırma ve iç kanamayı durdurma becerisini düşüren trombositopeni meydana geldiğini bildirdi.
Neckelmann, eşinin, trombosit eksikliğinden kaynaklanan beyin damarlarının yırtılmasıyla bu bölgede meydana gelen kanamanın yol açtığı hemorajik inme sonucu hayatını kaybettiğini söyledi.
"AŞIYLA DOĞRUDAN BİR BAĞLANTIYA İNANMIYORUZ"
CNN International'ın haberine göre, Pfizer, yaptığı açıklamada milyonlarca kişinin aşılandığını ve yaşanan tüm beklenmeyen olayları takip ettiğini belirtti ve şu ifadeleri kullandı:
"Vakayı aktif şekilde araştırıyoruz. Fakat şu anda aşıyla herhangi bir doğrudan bağlantıya inanmıyoruz."
Şirketin açıklamasında, klinik deneyler ve aşı dağıtımının başladıktan sonraki süreçte trombositopeniyle ilgili hiçbir belirti tespit edilmediği de vurgulandı. Açıklamada, aşıyla ilgisi bulunmayan ölüm gibi beklenmeyen olayların genel nüfusta yaşandığı gibi aşılananlarda da meydana gelme ihtimaline de dikkat çekildi.