Dünyaya Kafa Tutan Putin, 63'e Buz Hokeyiyle 'Merhaba' Diyecek
Suriye politikasıyla gündemde olan Rusya lideri Putin, 63. yaş gününde hokey oynayacak. Petersburg doğumlu lider, doğum gününü Çerkes'lerin simge şehri Soçi'de kutlayacak.
Rusya'nın Ortadoğu gibi "kaynayan bir kazan"ın içine dalarak 4.5 yıldır kanlı bir krizin içindeki Suriye'ye el atması dünyayı yerinden oynattı. Dünya, Rusya'nın Suriye'deki askeri hamlesini konuşurken Putin, doğum gününü kutlamaya hazırlanıyor. Hem de Çerkes'lerin simge şehri Soçi'de.
PUTİN 63 YAŞINDA
Altmışın üzerindeki yaşına rağmen yaptığı ekstrem sporlar ve aktivitelerle sık sık gündeme gelen ve adeta zamana meydan okuyan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bugün girdiği 63. yaş gününü ünlü hokeyciler ile hokey oynayarak kutlayacak.
DOĞUM GÜNÜNDE HOKEY OYNAYACAK
Konuyla ilgili gazetecilere açıklamalar yapan Devlet Başkanı'nın Basın Sözcüsü Dmitri Peskov, "Putin doğum gününde hokey oynayacak. Putin eski arkadaşları, eski hokey oyuncuları ve Gece Hokey Ligi oyuncuları ile oynayacak" ifadesini kullandı. Devlet Başkanı birçok kez Gece Hokey Ligi maçlarına katıldı. En son Mayıs ayında buz üstüne çıkan Putin 8 gol attı ve oynadığı takım maçı 18: 6 kazandı.
GEÇEN YIL 9 KM YÜRÜMÜŞTÜ
Putin bugüne dek doğum günlerinde hiç izin kullanmadı. Ancak Putin geçen yılki doğum gününe Sibirya'daki tayga ormanlarında girmiş, 9 Ekim Dünya Yürüyüş Günü vesilesiyle Beden Eğitimi ve Spor Geliştirilmesi ile ilgili toplantılara katılmış ve "9 km yürüdüm, her yerim ağrıyor" demişti.
SOÇİ'DE KUTLAYACAK
7 ekim 1952'de St. Petersburg'da doğan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, doğum gününü ise 1,5 miyon Çerkes'in soykırıma varan sürgününün başladığı şehir olan Soçi'de kutlayacak.
SOÇİ: ÇERKES SÜRGÜNÜNÜN BAŞLADIĞI YER
Putin'in doğum gününü kutlayacağı Soçi, Çerkesler açısından son derece trajik gelişmelerin yaşandığı yer olarak biliniyor. Çerkes direnişinin son kalesi ve 1,5 miyon Çerkes'in soykırıma varan bir sürgününün başladığı şehirde Putin doğum gününü kutlayacak.
1860'lı yıllara gelindiğinde Ruslar Karadeniz kıyısında bulunan Kafkas halklarının topraklarının tamamını ele geçirmişlerdi. Elde edemedikleri tek bölge ise Adıge ya da diger ismiyle Çerkes bölgesiydi. Karadeniz kıyısından hem Osmanlıya hem de Batıya açılan Çerkes bölgesi, Rus egemenlik alanı içinde bağımsız bir bölge şeklinde varlığını devam ettirmekteydi.
Bölgede kesin hakimiyet sağlamak isteyen Rusya'da bölgeye yönelik iki farklı görüş mevcuttu: Çerkeslerin dostluğunu kazanarak sorunu zaman içerisinde barışçı bir şekilde çözmek ya da bölgede yaşayan Çerkesleri topraklarından sürgün etmek. Bunlardan ikincisinde karar kılındı. Kafkasya Ordusu Komutanı General Prens Baryatinski bölgede yaşayan Çerkeslerin Osmanlı topraklarına sürgün edilmesi şeklinde bir plan hazırladı. Çerkeslerin sürgün edilme planı Rus Çarının da uygun görmesiyle 1860 yılından itibaren Rus devlet politikası haline geldi.
KIZIL ÇAYIRDA SON MÜCADELE
Çerkesler Rusların politikasını kavramakta gecikmediler. Hatta Rus Çarı ile görüşerek kendi şartlarını sundular ve müzakereye açık olduklarını ifade ettiler. Ancak Ruslar kesin kararını vermişti. Yüz binlerce kişilik ordular ile bölge kuşatma altına alındı. Bölgede yaşayan Çerkesler zorla yerlerinden yurtlarından edildi, köyleri ateşe veridi, onbinlerce insan öldürüldü.
Son Çerkes direnişi 21 Mayıs 1864 günü bugünkü Soçi şehrine otuz kilometre uzaklıktaki Kbaada'da gerçekleşti. Sayıları 20 bin civarındaydı. Etrafı ise yüz bini aşkın Rus ordusu ile çevrilmişti. Çerkesler teslim olmak yerine savaşarak şehit olmaya karar verdiler. Rus silahları ve top ateşi altında kalan Çerkes direnişçileri büyük zaiyat verdiler. Kbaada, Karadenize akan Açepsu deresinin kenarında şehit olanların kanları ile dere kızıla boyandı. Rus birlikleri Çerkesleri imha etmenin verdiği keyifle zafer şenliği düzenlediler. Çar Alexandre ise 21 Mayısı Ordu ve Zafer bayramı ilan etti.
21 Mayıs 1864 tarihinde Ruslar bölgede denetimi tam anlamıyla sağladı. Çerkeslerin yüzlerce yıllık mücadelesi bu tarihte mağlubiyetle sona erdi. Çarın Kafkasya'da görevlendirdiği kardeşi Grandük Mişel, Ağustos ayında Batı Kafkasya halklarına şöyle bir bildiri yayınlıyordu: ''Bir ay zarfında Kafkasya terk edilmediği takdirde, bütün nüfus savaş esiri olarak Rusya'nın muhtelif mıntıkalarına sürülecektir.' Böylece Çerkeslerin Büyük Felaketi başladı.
ÇERKES SÜRGÜNÜ
Yurtlarından sürülen Çerkesler deniz yoluyla, Kafkasya'da, Taman, Tuapse, Anapa, Tsemez, Soçi, Adler, Sohum, Poti, Batum vd. limanlardan bindirildiler. Osmanlı Devleti'nin Trabzon, Samsun, Sinop, İstanbul, Varna, Burgaz ve Köstence limanlarında inen Çerkezler buralarda kendileri için hazırlanan kamplara yerleştirildiler. Ancak bu kamplar kısa bir süre içinde açlık ve salgın hastalıklar sebebiyle binlerce insanın hayatını kaybettiği ölüm kampları haline geldi.
Soykırıma varan bu sürgün sırasında tam olarak ne kadar Çerkesin sürgün edildiği tespit edilememekle beraber 700 binden 2 milyona kadar çeşitli rakamlar mevcuttur. Ünlü tarihçi Kemal Karpat, 1859-1879 arasında sürgün edilen Çerkeslerin 2 milyon civarında olduğunu, sağ olarak Osmanlı Devleti'ne ulaşanların sayısının ise 1.5 milyon olduğunu belirtir.
Osmanlı liman şehirlerine ulaşan ve sağ kalan Çerkesler başta Anadolu olmak üzere,Trakya, Balkanlar, Irak, Suriye, Ürdün vd. Osmanlı topraklarına yerleştirildiler.