Covid aşısı: 241 milyon doz aşı çöpe mi gidecek?
Şu ana kadar dünyada üretilen Covid aşılarının yüzde 75'i, 10 ülkede kullanıldı.
ABD Başkanı Joe Biden dünya liderlerinin 2022 yılının Eylül ayına kadar dünya nüfusunun yüzde 70'ini aşılamayı taahhüt etmesini istiyor. Fakat araştırmalar zengin ülkelerin elinde hala büyük aşı stokları bulunduğunu ve bunların çoğunun yakında son kullanma tarihi geçtiği için çöpe gidebileceğini gösteriyor.
Bahar, geçtiğimiz yaz uçağa binerken İran'daki babasını dört yıl sonra ilk kez göreceği için çok heyecanlıydı
Koronavirüsün ikinci dalgasının ülkeyi ve aileyi perişan edeceğini nereden bilebilirdi ki?
Önce, oğlunu evlendirmeye hazırlanan bir aile dostları hastalandı. Kısa süre sonra öldü. Sonra babasının amcası, sonra yaşlı bir halaları. Bahar, sadece bir doz aşı olan ve ikinci doz aşısını bekleyen büyük annesi için çok endişeleniyordu.
ABD'de yaşayan 20 yaşındaki Bahar, Nisan ayında aşılarını olmuştu.
Bu nedenle bir ölçüde korunduğunu biliyordu ama yine de İran ziyaretinin son günlerini babasının evine kapanıp virüsün bir sonraki kurbanının kim olacağından endişelenerek geçirdi. İran'da aşı sıkıntısı vardı ve ailesinden aşı olabilenlerin sayısı çok azdı.
ABD'ye döndükten kısa süre sonra babasının hastalandığını duydu. Uzaklarda korku içinde kalmıştı.
Babası iyileşmiş fakat yaşlı akrabalarından bir kısmı hastalığı atlatamamış. "Kendimi adeta hastalanmadığım için suçlu hissediyorum. İki doz Pfizer aşımı olduğum için İran'dan sapasağlam ayrılabildim" diyor.
Aşıların dörtte üçü 10 ülkeye gitti
Aşı tedariki konusundaki bu dengesizlik rakamlara döküldüğünde karşımıza çok çarpıcı bir tablo çıkıyor. Dünya nüfusunun yarısından fazlası henüz bir doz Covid-19 aşısı bile olmadı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre (Human Rights Watch) Covid aşılarının yüzde 75'i sadece 10 ülkeye gitti. Economist dergi grubunun düşünce kuruluşu Economist Intelligence Unit, şu ana kadar yapılan tüm aşıların yarısının, dünya nüfusunun sadece yüzde 15'ine gittiğini, dünyanın en zengin ülkelerinin yoksul ülkelerin 100 katı aşılama yaptığını hesapladı.
Haziran ayında G7 ülkeleri (Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere ve ABD) dünyanın yoksul ülkelerine bir yıl içerisinde 1 milyar doz aşı bağışlamayı taahhüt etmişti.
Economist Intelligence Unit'in küresel aşı stokları raporunu hazırlayan grubun başyazarı ve eski diplomat Agathe Demarais, "Bu haberi gördüğümde gülümsedim" diyor ve ekliyor:
"Böyle şeyleri geçmişte çok sık gördüm. Asla gerçekleşmeyeceğini biliyorsunuz."
Yerine getirilmeyen sözler
İngiltere hükümeti bu 1 milyar dozun 100 milyonunu vereceğini açıklamıştı, şu ana kadar sadece 9 milyon yolladı. ABD Başkanı Biden 580 milyon doz aşı sözü vermişti, bunun şimdilik sadece 140 milyonu yollandı. Avrupa Birliği üyesi ülkelerin taahhüdü yıl sonuna kadar 250 milyon doz aşı bağışlamaktı, bunun sadece yüzde 8'ini gerçekleştirdiler.
Birçok orta gelirli ülke gibi İran da Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından desteklenen ve aşının ihtiyaca göre dağıtımını hedefleyen uluslararası oluşum Covax üzerinden aşı aldı. Covax, satın aldığı aşıları orta gelirli ülkelere düşük fiyatla satıyor, yoksul ülkelere ise parasız bağışlıyor.
Fakat Covax büyük bir tedarik sorunu yaşadı. 2021 yılı içerisinde iki milyar doz aşı dağıtmayı planlıyordu ve bunların büyük kısmı Hindistan'dan gelecekti. Fakat ikinci dalgayla fena sarsılan Hindistan'da hükümet aşı ihracına yasak koyunca durum değişti.
O zamandan beri Covax, aşı konusunda zengin ülkelerin yapacakları aşı bağışlarına bağımlı hale geldi. Bu da çok yetersiz. Bazı ülkeler henüz nüfuslarının yüzde 2'sini bile aşılayamamış durumdalar.
Covax'ın dağıtım yetkililerinden Aurelia Nguyen,"Şu anda paylaşım çok az düzeyde ve ideal son kullanma tarihinin dolmasına çok az zaman kala, yeterince önceden haber verilmeden yapılıyor. Bu da bunların hemen kullanabilecek ülkelere nakledilmesini lojistik olarak çok zorlaştırıyor" diyor.
Yaşanan küresel bir aşı arzı sorunu değil. Küresel aşı arzı konusunda araştırmalar yapan Airfinity adlı kuruluşa göre zengin ülkeler ihtiyaçlarının üzerinde aşı stokluyor. Aşı üreticileri şu anda her ay 1,5 milyar doz aşı üretiyor ve yılın sonuna kadar 11 milyar doz aşı üretmiş olacaklar.
Airfinity'nin araştırma ekibinin başı Dr. Matt Linley, "Dev boyutlarda üretim yapıyorlar. Son üç-dört ay içerisinde üretim büyük artış gösterdi" diyor.
Dünyanın en zengin ülkelerinin elinde, üçüncü doz aşılamaya girişseler bile tahminen 1 milyar 200 milyon doz fazla aşı var.
Matt Linley'e göre bunların beşte biri yani 241 milyon doz aşı çok yakın bir tarihte bağışlanmadığı takdirde tarihi geçeceği için çöpe gitme riskiyle karşı karşıya. Yoksul ülkelerin son kullanma tarihine iki aydan az süre kalmış aşıları kabul etmeme ihtimali de yüksek.
Linley, "Zengin ülkelerin ille de açgözlülük nedeniyle bu aşıları stokladığını düşünmüyorum. Daha ziyade aşıların hangisinin etkili olacağını bilmedikleri için birçok farklı aşıyı birden sipariş ettiler" diyor.
Airfinity yaptığı son araştırma ile hükümetlere, sağlıklı bir aşı arzı bulunduğunu, stok yapmalarına gerek olmadığını anlatabilmeyi umuyor. Onun yerine ihtiyaç fazlasını hemen bağışlayabilir ve önümüzdeki aylarda aşı sıkıntısı çekmeyecekleri konusunda rahat olabilirler.
Agathe Demarais, "Hazırlıksız yakalanmak istemiyorlar" diyor ve ekliyor:
"Bu aynı zamanda iç politik baskılarla da ilgili çünkü seçmen muhtemelen henüz ülkede ihtiyaç olduğunu hissediyorsa aşıların başka ülkelere bağışlanmasından hiç memnun olmayacaktır."
'Aşı üreticilerinin Covax'a öncelik vermesi gerek'
Covax yetkilisi Aurelia Nguyen ise harekete geçmesi gerekenin sadece hükümetler olmadığını düşünüyor:
"Ayrıca üreticilerin de Covax'a bağış taahhütlerini yerine getirmeleri ve zaten yeterli doz aşısı olan ülkelerle yaptıkları ikili anlaşmalara göre önceliği bize vermeleri gerekiyor."
Eğer aşı üreticileri şu anda ayda 1,5 milyar doz aşı üretiyorsa, Nguyen'e göre cevaplanması gereken en önemli soru neden yoksul ülkelere bu kadar az aşı ulaştığı olmalı.
Nguyen, "Covax'ın çok büyük ihtiyacı varken hükümetler kuyrukta geri sıraya geçmeli ve bizim sipariş ettiğimiz aşıları biran önce almamıza fırsat vermelidir" diyor.
Bahar ve ailesi için bu hesaplar bazı rakamlardan ibaret değil, her biri gerçek hayatlara, eş dost ve akrabaların hayatlarına tekabül ediyor.
Bahar iki-üç günde bir, tanıdığı birinin daha öldüğü haberini alıyor. Üniversitede arkadaşları aşı olmak istemediklerini söylediklerinde onlara karşı çıkmış ama artık çok üzücü bulduğu bu tartışmalara giremiyor bile.
"Aldırmamaya çalışıyorum ama insanların ellerindeki ayrıcalıkları kullanmadığını görmek gerçekten çok zor" diyor.