Dünya Kiliseler Birliği'nden Ayasofya açıklaması: Dinler arası diyalog çabalarına zarar veriyor
Dünya Kiliseler Birliği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bir mektup yazarak Ayasofya kararından dolayı "acı ve dehşet" duyduklarını söyledi.
Hristiyanlık inancının farklı kollarını temsil eden 350 kiliseyi çatısı altında bulunduran Dünya Kiliseler Birliği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bir mektup yazarak Ayasofya kararından dolayı "acı ve dehşet" duyduklarını söyledi. Birlik, bu kararın farklı inançtan mensup kişiler arasında diyalog kurma çabalarına zarar verdiğini öne sürdü.
Birliğin Genel Sekreter Vekili Ioan Sauca, "Ayasofya, 1934 yılından bu yana her ülkeden ve inançtan insan için açıklık, karşılaşma ve ilham mekanı olmuştur" dedi.
Danıştay, Cuma günü 1934 tarihinde Ayasofya'yı müzeye dönüştüren Bakanlar Kurulu kararını iptal etmişti. Bunun üzerine Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilen Ayasofya'nın camiye dönüştürülerek 24 Temmuz'da Müslümanlar için ibadete açılacağı açıklandı.
Yaklaşık 1500 yıl önce manastır olarak inşa edilen Ayasofya, Hrıstiyanlık inancına mensup kişiler için kutsal bir mekan olarak görülüyor.
Osmanlı Devleti'nin 1453'te İstanbul'u almasının ardından camiye çevrilen Ayasofya, Müslümanlar tarafından da kutsal bir mekan olarak kabul ediliyor.
Ayasofya, 1980'li yıllardan bu yana UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
Kiliseler Birliği: Belirsizlik yaratması kaçınılmaz
Birliğin açıklamasında, Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesiyle "Türkiye'nin açık kalpliliğiyle ilgili olumlu işareti tersine çevirdiği ve bunu dışlama ile bölme sinyaline dönüştürdüğü" ifade edildi.
Açıklamada, bu kararın belirsizlik, kuşku ve güvensizlik ortamı yaratacağı vurgulandı.
Dünya Kiliseler Birliği, "Bu karar, farklı inançlara mensup kişileri diyalog ve işbirliği masası etrafında bir araya getirme çabalarımızın tamamına zarar vermiştir" denildi.
Birlik, bu kararın "başka yerlerde de kurulmuş mevcut statükoları tersine çevirmek ve farklı dini gruplar arasındaki bölünmeyi yeniden kışkırtmak isteyen başka grupları da cesaretlendirebileceğini" öne sürdü.