Haberler
BBC

İsrail, Batı Şeria'da büyük askeri harekat düzenliyor

Güncelleme:
Abone Ol

İsrail, Batı Şeria'daki şehirlere ve mülteci kamplarına son 20 yılın en büyük baskınlarını düzenledi.

İsrail ordusunun, Batı Şeria’daki kentlere yönelik düzenlediği asker harekat sürüyor.

İsrail, “terörle mücadele operasyonu” adını verdiği operasyonlar kapsamında dört kente askeri birliklerini gönderdi.

Bu, İsrail'in son 20 yılda Batı Şeria'da düzenlediği en büyük askeri harekat olarak değerlendiriliyor.

Batı Şeria nerede ve kimin kontrolünde?

Batı Şeria, Ürdün Nehri'nin batısında ve Kudüs'ün de doğusunda yer alıyor.

Filistin İstatistik Kurumu verilerine göre bölgede yaklaşık 3,2 milyon insan yaşıyor. Bunların çoğu Filistinli. Çok sayıda Yahudi de uluslararası hukuka göre yasadışı bir biçimde burada yaşıyor.

Modern İsrail devletinin kurucuları 1947'de Batı Şeria'nın büyük bölümünün gelecekte kurulacak bir Filistin devletinin parçası olması konusunda anlaştı. Ancak Arap ülkelerinin kendisine saldırısı üzerine İsrail bu plandan vazgeçti.

Bir ateşkesin ardından Ürdün 1950 yılında bölgeyi işgal etti. İsrail güçleri 1967'deki Altı Gün Savaşı sırasında bölgeyi Ürdün'den aldı ve askeri işgal altına soktu.

İsrail’in 1970'ler ve 1980'ler boyunca bölgede yerleşimler kurması Arap nüfusu arasında öfkeye neden oldu. Bu nedenle uluslararası protestolar gerçekleştirildi.

Filistinliler Batı Şeria’da 1987'den 1993'e ve 2000'den 2005'e kadar Batı Şeria'da ayaklanmalar düzenledi.

Ürdün 1988’de Batı Şeria üzerindeki hak iddiasından vazgeçti. 1993'teki Oslo Anlaşması ile beraber Batı Şeria’nın bir kısmı Filistin Yönetimi tarafından yönetilirken, geri kalan kısmı da doğrudan İsrail yönetimi altında kaldı.

Hem İsrail hem de Filistinliler bölge üzerinde hak iddia ediyor. Ancak onlarca yıldır devam eden görüşmelerin ardından bölgenin nihai statüsü hala karara bağlanmadı.

İsrail operasyonları nerede ve neden gerçekleştirdi?

İsrail ordusu Batı Şeria'nın işgal altındaki bölgesinde yer alan en az dört Filistin şehrine eş zamanlı baskınlar düzenledi. Bunlar Cenin, Tulkarim, Nablus ve Tubas.

Filistin medyası Cenin'e giden ana yolların kapatıldığını ve kentteki mülteci kampında silahlı çatışmalar yaşandığını duyurdu. Bir İsrail ordu sözcüsü “büyük birliklerin” şehre girdiğini söyledi.

Filistinli kaynaklar İsrail askerlerinin şafak vakti Cenin'deki bir hastaneye girdiğini ve Tulkarim'deki iki hastaneye de erişimi engellediğini söyledi.

Nablus'a düzenlediği baskınlarda İsrail ordusunun buradaki iki mülteci kampına odaklandığı bildirildi.

Tubas yakınlarındaki Far'a kampına yönelik insansız hava aracı saldırısı olduğu belirtilen İsrail saldırısı sonucunda yaralananlar olduğu ve İsrail askerlerinin Kızılay'a ait bir tıbbi tesise girdiği bildirildi.

İsrailli yetkililer dokuz Filistinlinin öldürüldüğünü söyledi. Bu kişileri “silahlı teröristler” olarak tanımladı.

İsrail güçlerinin Tulkarim'deki Nur Shams kampını kuşattığı bildirildi ve bir bölge sakini “çok sayıda noktada çatışmaların” olduğunu söyledi.

Bir başka bölge sakini ise askerlerin herkese kimlik kontrolü yapmak için kampın çıkış yollarını kapattığını söyledi.

İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, İsrail ordusunun “dün geceden beri Cenin ve Tulkarm mülteci kamplarında kurulan İran-İslamcı terör altyapılarını dağıtmak için tam güçle çalıştığını” söyledi.

İsrail ordu sözcüsü Nadav Shoshani ise Cenin ve Tulkarm'daki birliklerin sivillere yönelik saldırıları önlemek için “istihbarat güdümlü, terörle mücadele operasyonları” yürüttüğünü ifade etti.

İsrail ordusu, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıdan bu yana neredeyse her gün Batı Şeria'da baskınlar düzenliyor.

Baskınlara Filistinliler ne tepki verdi?

Batı Şeria'daki Filistin Sağlık Bakanlığı, uluslararası topluma yaptığı çağrıyla Cenin, Tulkarim ve Tubas'taki hastanelerin korunmasını istedi.

Bakanlık bu sabah yaptığı açıklamada “uluslararası toplumdan ve Kızıl Haç'tan” yardım istedi. İsrail ordusunu da ambulans erişimini engellemekle suçladı ve bunun insancıl hukukun “bariz bir ihlali” olduğunun altını çizdi.

Bakanlık, İsrail ordusunun İbn Sina Hastanesi'ne giden yolları kapattığını ve Halil Süleyman Hastanesi ile Kızılay ve Friends of the Patients kuruluşlarının merkezlerini kuşattığını söyledi.

Filistin medyasına göre Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, Batı Şeria'daki durumu takip etmek üzere Suudi Arabistan'a yaptığı ziyareti yarıda kesti.

Uluslararası toplum nasıl tepki verdi?

BM İnsan Hakları Ofisi (OHCHR) İsrail güvenlik güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria'da “giderek artan askeri müdahalesini” kınadı.

OHCHR, İsrail ordusunun Batı Şeria'daki son operasyonunun “uluslararası hukuku ihlal eden bir şekilde” yürütüldüğünü söyledi.

Açıklamada, “Batı Şeria'da güç kullanımı insan hakları normlarına uygun olmalıdır” denildi.

BM geçen hafta yaptığı bir açıklamada, 7 Ekim'den bu yana İsrail'in Batı Şeria'da düzenlediği hava saldırılarında 26'sı çocuk olmak üzere 128 Filistinlinin öldürüldüğünü duyurmuştu.

Aynı dönemde Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria'da 11'i İsrailli yerleşimciler tarafından olmak üzere toplam 607 Filistinlinin öldürüldüğü belirtildi.

Batı Şeria'da, şimdiki İsrail topraklarındaki evlerinden edilen on binlerce Filistinlinin barındığı çok sayıda mülteci kampı var.

Bu kamplarda özellikle gençler arasında yüksek düzeyde yoksulluk ve işsizlik söz konusu.

BBC

Uluslararası Batı Şeria Politika İsrail Dünya Uluslararası Politika Dünya Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title