Haberler
BBC

Martin Mcguinness: Şavaşın ve Barışın Hikâyesi

Abone Ol

66 yaşında hayatını kaybeden Martin McGuinnes, IRA (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) örgütünün liderliğinden, barış süreci sonrası kurulan bölgesel parlamentonun birinci bakan yardımcılığına uzanan hayatında, Kuzey İrlanda siyasetinin en önemli figürlerindendi.

IRA (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) örgütünün liderliğinden, barış süreci sonrası kurulan bölgesel parlamentonun birinci bakan yardımcılığına uzanan hayatında Kuzey İrlanda siyasetinin en önemli figürlerinden olan Martin McGuinnes, Salı günü yaşamını yitirdi.

McGuinnes, Gerry Adams'la birlikte Kuzey İrlanda sorununun, barış süreciyle çözülmesinde en etkin isimlerdendi.

Hayatının bir bölümü şiddet eylemleri, bir bölümü ise yasal siyaset alanı içinde geçti.

Hayatının son döneminde, İngiltere'yle birlik yanlısı Demokratik Birlik Partisi'nin cumhuriyetçileri en sert bir şekilde eleştiren isimlerinden Ian Paisley ile anlaşarak, Kuzey İrlanda'daki özerk yönetimin birinci bakan (bölgesel yönetimde başbakanlığa eş bir görev) yardımcısı oldu.

Daha 21 yaşında örgütte etkin olmuştu James Martin Pacelli McGuinness, 1950 yılında, Londonderry'nin kentinin yoksul bir alanı olan Bogside'da doğdu.

Orta öğrenimi sırasında, bir aşama geçme sınavı olan 11+ sınavında başarısız olunca dini bir teknik okula gitti, ancak buradaki eğitimi de sevmedi.

Kuzey İrlanda sorununun alevlendiği 1960'ların sonunda bir kasapta çalışıyordu.

Bu dönemde hızla politikleşerek IRA saflarına katıldı.

Ocak 1972'de, İngiliz askerlerinin Londonderry'de 14 kişiyi öldürdükleri, "Kanlı Pazar" olarak bilinen olaya gelindiğinde artık o, kentte IRA'nın ikinci adamı olmuştu.

Olayla ilgili soruşturmanın sonucuna göre o gün büyük ihtimalle silahlıydı ancak yine sonuca göre askerlerin göstericilere ateş açmasını haklı çıkaracak herhangi bir eylemde bulunmamıştı.

IRA eylemleri devam ederken İngiltere'yle gizli görüşmeler McGuinnes, Gerry Adams'la birlikte, Temmuz 1972'de Londra'da İngiliz hükümetiyle görüşmeler yapan IRA delegasyonu içinde yer aldı. Bu görüşmeler başarısız oldu.

Ertesi yıl, patlayıcılarla dolu bir araçta yakalanması ardından mahkeme tarafından suçlu bulundu.

Güvenlik yetkilileri, 1980'lerde IRA'nın yeniden örgütlenmesi ve silahlanmasında onun büyük rolü olduğundan emindi.

Bu dönemde birçok saldırıda bulunan örgüt, 1984'te dönemin başbakanı Margaret Thatcher'ı bir otelde öldürme girişiminde bulunmuş, bunda başarısız olmuştu.

McGuinness'e de farklı bombalı saldırılarla ilişkili olduğu suçlamaları yöneltildi.

Ancak McGuinness bu dönemde bir yandan da İngiliz istihbaratçılarla kapalı kapılar ardında görüşmeler yapıyordu.

İstihbaratçılarla görüşmeler barış sürecinin önünü açtı IRA ateşkesleri, bu görüşmelere bağlı olarak ilan edildi, 1990'lardaki barış görüşmelerinin önünü de yine bu görüşmeler açtı.

McGuinness, "Hayırlı Cuma" anlaşması ardından yetki devrine dayanılarak kurulan bölgesel yönetimin hükümetinde eğitim bakanı oldu.

İlk uygulamalarından biri, yıllar önce kaldığı sınav olan 11+ sınavını yürürlükten kaldırmak oldu.

'Düşman' liderlerin sürpriz hükümeti 2007'de birlik yanlısı Demokratik Birlik Partisi, Sinn Fein (IRA kökenli siyasi parti) ile iktidar paylaşımını kabul etti.

Partinin lideri Ian Paisley ile McGuinness'in birlikte çalışması kamuoyu tarafından neredeyse imkansız görünüyordu. Ancak bu gerçekleşti.

2007'nin ilerleyen aylarında, "O zamana kadar Ian Paisley ile hiçbir şey hakkında tek kelime konuşmamıştık. Hava hakkında bile... Şimdiyse, son yedi aydır yakın bir şekilde birlikte çalışıyoruz ve birbirimize karşı hiç öfkeli bir söz kullanmadık" diyecekti.

Paisley'nin halefleriyle arasıysa, onunla olduğu kadar iyi olmadı.

'Benim için savaş bitti'

Buna rağmen, birinci bakan yardımcılığı görevi sırasında, barış projesini eleştiren muhalif cumhuriyetçileri sert bir şekilde 'İrlanda adasına ihanetle suçladı'.

Hükümetle ilgili sorunların yaşandığı bir dönemde cumhuriyetçiler arasında yapılan farklı tartışmalar karşısında, net olarak silahlı mücadelenin geri gelmesini savunmadığı belirtti ve "Benim savaşım bitti" diye konuştu.

McGuiness, ilerleyen yıllarda birkaç kez İngiltere Kraliçesi'yle bir araya geldi. Onun Kraliçe ile el sıkışması fotoğrafı barış projesinin en önemli fotoğraflarından biri olarak değerlendiriliyor.

Ocak 2017'de, enerji ve sağlık alanındaki bazı politikalarla ilgili Birinci Bakan Arlene Foster'la düştüğü anlaşmazlık üzerine sürpriz bir şekilde istifa etti.

BBC'ye bunun büyük bir karar olduğunu ve gelecek seçimlerde yeniden aday olmayacağını söyledi.

Barış anlaşmasına göre, hükümetteki cumhuriyetçiler ve birlikçilerden bir taraf istifa ederse, seçimlerin yenilenmesi gerekiyor.

Bunun üzerine 2 Mart'ta gerçekleştirilen seçimlerde Sinn Fein parlamentodaki gücünü artırdı ve birlikçilerin parlamentodaki üstünlüğüne son verdi. Sert adam imajı

Kuşkusuz McGuinness, IRA lideri olarak birçokları tarafından nefret edilen ve korkulan bir kişiydi.

Ancak barış süreci sırasında, karizması sayesinde kendisi hakkında böyle düşünenlerin bir bölümünü kazandı.

Daha önemlisi sert adamlıkla ünlü olması, IRA'nın silahlandırılması ve reforme edilmiş bir polis servisinin kabulü gibi, cumhuriyetçiler arasında kabulü büyük tartışmalara neden olan kararların alınmasında etkili olmasına sebebiyet vermişti.

Martin McGuinness, 1972'de Bernadette Canning ile evlendi. Çiftin dört çocuğu oldu.

Siyaset dışında Gal futbolu ve fırlatma sporuna ilgiliydi.

Yine sineklerin yem olarak kullandığı olta balıkçılığı ve krikete de ilgili duyuyordu.

BBC

Demokratik Birlik Partisi Kuzey İrlanda Dünya Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title