MHP'li Oğan: Ankara'dan Musul'a Teslim Olun Talimatı Verildi
TBMM Dışişleri Komisyonu'nun MHP'li üyesi Sinan Oğan, "Ankara'dan Musul Başkonsolosluğu'na "teslim olun' talimatı verilmiştir. "dedi.
Türkiye'de Musul Başkonsolosluğu'na IŞİD baskını "kriz" olarak ana gündem maddesine dönüşürken, TBMM Dışişleri Komisyonu'nun MHP'li üyesi Sinan Oğan, yaşanacak hadiseye dair bir gün önce yaptığı uyarılara rağmen AK Parti'li vekillerce alaya alındığını belirterek, "Kerkük de işgal edilecek" diyerek şimdiden uyardı.
Musul'da yaşanan gelişmeler nedeniyle Türkiye'de AK Parti Hükümeti'nin izlediği dış politika, Suriye'de Süleyman Şah Türbesi'ne yönelik yaklaşık 2 ay önce İŞİD'in açık işgal tehdidi olmasına karşın alınmazken önlemler, tartışma konusu oldu.
AK PARTİLİLER ALAYA ALDI
TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi, MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan, Musul'daki tabloyu Amerika'nın Sesi'ne değerlendirdi. TBMM Genel Kurulu'nda bir gün önce söz aldığını ancak AK Parti'lilerce Musul üzerine yaptığı konuşma nedeniyle alaya alındığını kaydeden Oğan, "Bildiğiniz üzere Meclis'te yargı paketi görüşmeleri vardı. Ancak ben kürsüye geldim ve özellikle iktidar partisi vekillere TBMM çatısı altında acilen "Irak'taki gelişmeleri konuşalım' dedim. Irak ordusu tek kurşun atmadan elindeki silahları devrederek kaçtı. Şimdi konsolosluğumuz kuşatılmış durumda TBMM'de bunu acilen konuşalım. Bunu milli menfaat olarak görelim dedim. Ancak AKP'li vekiller oturdukları yerlerden laf atarak 'Biz burada ciddi işlerle uğraşıyoruz' benzeri ifadelerle Musul konusu ihmal edildi" diye konuştu.
"ANKARA'DAN MUSUL'A DEMİR KAPIYI AÇIN TESLİM OLUN TALİMATI VERİLDİ"
Şimdi Türkiye'nin toprağı işgal edilmiş bir ülke konumunda olduğunu belirten Oğan, "Bu hadise yenilir yutulur değildir. Maalesef edindiğimiz bilgiye göre Ankara'dan Musul Başkonsolosluğu'na "teslim olun' talimatı verilmiştir. Oradaki demir kapı hiç direniş gösterilmeden hükümetin talimatı üzerine açılmış ve içerideki herkes İŞİD'in rehinesi olmuştur" dedi.
TÜRKMENLERİN YAŞADIĞI TELAFER DE CİDDİ TEHDİT ALTINDA
Orta Doğu'yu yakından izlediğini anımsatan Oğan, "Bölgede durum gittikçe sıkıntılı hale geliyor. Türkmenler'in ağırlıklı olduğu Telafer de ciddi tehdit altındadır. Oradaki Türkmenler kısmen silahlı ancak kendilerini ne derece savunma şansı olur bilemiyoruz. Ancal İŞİD'in öncelikli hedefi Kerkük'tür. Açıkça söylüyorum Kerkük de işgal edilecektir" diye konuştu.
"HÜKÜMETİ ART NİYETLİ GÖRÜYORUM"
Musul'da aylardır kenar mahallelerde İŞİD'in hücre evleri olduğunu kaydeden Oğan, "Muhalefet vekillerince bilinmekte olan bu gerçekleri Hükümet'in MİT'in bilmemesi mümkün değil. Tam bir becerisizlik, aymazlık ve art niyet olarak görüyorum. Bunu bilmemek için ya çok saf olunması ya da çok cahil olunması lazım. Ben şahsen saflık veya cehalet olduğunu düşünmüyorum işin içinde hükümetin ileriye dönük başka hesapları olduğunu düşünüyorum" dedi.
KORUTÜRK: TÜRKİYE'NİN YAŞANANLARDA MAALESEF CİDDİ SORUMLULUĞU VAR
TBMM Dışişleri Komisyonu üyesi, CHP'li Osman Korutürk de, "Bölgemizde meydana gelen bu olay tüm istikrarı bozacaktır. Şimdi Suriye ardından Irak'ın da zaten sarsıntıda olan toprak bütünlüğü tehdit altına girmiştir. Yaklaşık iki yıldır Musul'un varoşlarından itibaren örgütlenmeye başlamıştır. Türkiye'nin ciddi sorumluluğu var maalesef. Türkiye eskiden Orta Doğu'daki ihtilaflarda taraf olmazken, etnik ayrımcılık yapılmazken fabrika ayarları diyebileceğimiz diplomasisindeki bütün temel tavrı değişti. Hükümetin çok ciddi tutum değişiklikleri söz konusu olmuştur ve sonuçta Türkiye aleyhine bu gelişmeler de yaşanmaya başlamıştır" diye konuştu.
"KONSOLOSLUKTA ÇEKİRDEK KADRO KALMALIYDI"
Emekli Büyükelçi Korutürk, diplomat gözüyle Musul Başkonsolosluğu'nda 49 kişi bulunmasını eleştirdi. Musul'da ne olacağını, birkaç aydır İŞİD'in oraya ilerlediğini uluslararası medyanın yazdığını belirten Korutürk, "Musul Başkonsolosluğu'nu çekirdek kadroya çekmek gerekirdi. Aileler çoktan Türkiye'ye dönmüş olmalıydı. Ayrıca başkonsolosluğumuz için mutlaka bir acil tahliye planı vardır ancak bunun da uygulanmadığını görüyoruz. Hem personelimiz hem ailelerimiz tehlike altında. Bir başka sıkıntı orada şimdi kriptolu, gizli yazışmalarımız da artık ortada kaldı. Orası tümüyle ele geçirilmiş oldu" dedi.
"TÜRK DİPLOMASİSİ ROTA DEĞİŞTİRİNCE"
Türkiye'nin eskiden Orta Doğu'da sözü dinlenen ve Arap ailesine mensup olmayan taraf olarak olaylara serinkanlı yaklaştığını anlatan Korutürk, "Ancak yıllardır Türkiye'ye yönelik bu tarz saldırılar olmamıştı. Ne zaman ki Türkiye çatışmalarda taraf oldu, Sünni ağırlıklı etnik bir kimliğe dönük politikalar izlenince Türkiye maalesef hedef ülke haline geldi" diye konuştu.
TÜRKMENLER DE SAHİPSİZ BIRAKILDI
CHP'li Korutük, Türkmenler'in yaşananlardan dolayı ciddi endişe duyduğunu belirterek, şunları ifade etti:
"Oradaki Türkmenler de Türkiye'nin kendilerine sırt çevrildiğini düşünüyorlar. Şu anda da ciddi endişe duyuyorlar. Irak'ın asli sahipleri olan Türkmenler, hükümetin bu etnik dış politikasıyla dışlanmış hissediyorlar. Çünkü orada Türkmenler'in yarısı Şii'dir, şimdi Türkmenler'in önemli bölümü sahipsiz kaldı."
MHP'li Oğan da, "Türkmenler kendilerine kimsenin sahip çıkmadığı, ellerinde silah olmadığı için derin kaygı içindeler. Kerkük'ü de mesela terk etmek durumunda kalacaklardır" dedi.
IŞİD TÜRKİYE'YE KOMŞU OLDU
Amerika'nın Sesi'ne değerlendirmelerde bulunan bir diğer isim olan Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Soli Özel de Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, "Kimse Türkiye'nin kudretini test etmeye kalkışmasın" açıklamasını sert bir dille eleştirdi ve "Vatandaşlarınız ve konsolosluk personeliniz rehinken, bu tür lafların çok da büyük bir anlam taşıdığını ben söyleyemiyorum. Daha ne yapsınlar?" şeklinde konuştu.
Örgüte, gereğinden çok daha uzun bir süre müsamaha gösterildiğini savunan Özel, konsolosluk olayı öncesinde, Türkiye'nin politikalarını yavaş yavaş değiştirmeye başladığını hatırlattı: "Fakat bu tür örgütlerle bir kere iş yaptığınız zaman bu işin nerede biteceğini, kendiniz fikir değiştirdiğinizde başınıza neler geleceğini kestirmeniz mümkün olmuyor."
Şu anda örgütün Suriye'de kontrolu elinde tuttuğu bölgelerle birlikte Türkiye'nin komşusu konumunda olduğunu vurgulayan Özel, IŞİD'in Halep'i de ele geçirmesi durumunda, Türkiye açısından son derece tatsız bir durum ortaya çıkacağını söylüyor.
"DUA ETMEK GEREK"
Soli Özel, rehin alma olayının, örgütün "Türkiye ve İran birleşerek bizi yok etmeye çalışırlar mı?" kaygısından kaynaklanan bir karşı hamle olabileceğini belirtiyor.
Bundan sonra vatandaşların serbest bırakılması ve "insan hayatına zerre önem vermediği bilinen" örgüt olarak tanımladığı İŞID'ın elinden kurtulması için dua etmek gerektiğini söyleyen Özel, daha sonra da Türkiye'nin dış politikasında radikal bir değişikliğe gidilmesini öngörüyor.