Cinsel İlişki Tarikatı Liderinin Sağ Kolu Yaşanan Skandalları Anlatı: Kız Arkadaşımla Bile Yattı
Kurduğu tarikatla ABD'nin göbeğinde büyük bir komün hayatı kuran ve skandallarla gündeme gelen "cinsel ilişki gurusu" lakaplı Hint tarikat liderinin en yakınındaki isim, yaşanan skandalları anlattı.
Hugh Milne, cinsel ilişki gurusu olarak ün salan Hint tarikat lideri Bhagwan Shree Rajneesh'in en eski müritlerinden biri. Ancak Milne, BBC İskoçya radyosuna verdiği röportajda sevgi ve saygıya dayalı aydınlanmış bir cemaat hayalinin nasıl yerle bir olduğunu çarpıcı örneklerle anlattı.
NETFLİX'TE BELGESEL OLARAK YAYINLANACAK
Rajneesh'in tarikatını Hindistan'daki aşramdan ABD'nin orta yerine taşıyarak binlerce müridiyle devasa bir komün kurmasını anlatan "Wild Wild Country" adlı belgesel, yakınlarda internette film ve dizi izleme sitesi Netflix'te yayınlandığında izleyicilerin büyük ilgisini toplamıştı.
HER TÜRLÜ SUÇA KARIŞTILAR
Belgesel, beş yıllık bir süre içinde tarikatın karıştığı hukuki davalar, yerel halkla yaşanan gerginlikler, cinayete teşebbüs, seçimlere hile karıştırma, silah kaçakçılığı hatta ABD tarihinin en büyük biyolojik terör saldırılarından biri olarak görülen toplu zehirleme vakası gibi pek çok olayı belgelere ve tanıklara dayandırarak işlemişti.
TARİKAT LİDERİ KIZ ARKADAŞIYLA YATMIŞ
Edinburghlu Hugh Milne, radyo mülakatında ömrünün on yılını kendisine ilham verdiğini söylediği tarikatta ve Bhagwan Rajneesh'in çok yakın çevresiyle geçirdiğini anlattı. Ancak Bhagwan, bu süre boyunca Milne'in kız arkadaşıyla yatmaktan ya da onu ağır işçilik yapmak üzere tarlalara göndermekten geri durmamış.
Uzun yıllar Bhagwan'ın koruması olarak hizmet veren Milne'in başlıca görevlerinden biri müritlerinin kendisine dokunmasını engellemekmiş.
Hugh Milne mülakatta Bhagwan'ın, müritlerinin kendisine dokunmasına izin vermeme fikrinden rahatsız oluyormuş gibi davrandığını ama gerçekte, insanların kendisine dokunmasını ya da ayaklarını öpmesini iğrenç bulduğuna dikkat çekti.
20 MÜRİTTEN 20 BİNE ULAŞMIŞTI
Bhagwan tarikatının üye sayısı, Hugh'un da bulunduğu yıllarda 20 müritten 20 bine dayanıyor.
Hugh Milne "Bu 20 bin kişi, öyle sadece dergi satın almıyordu" diyor.
"Bu insanlar, evlerini, ailelerini terk etmişlerdi, sahip oldukları her şeyden vazgeçmişlerdi ve haftada 60 ila 80 saat, tek kuruş almadan çalışıp yatakhanelerde konaklıyorlardı. İşte ona bu derecede bağlıydılar."
90 LÜKS OTOMOBİLİ VARDI
Müritlerinin bağlılığı bir yana lükse düşkünlüğüyle bilinen Bhagwan'ın bir ara 90 adet Rolls Royce arabası olduğu tahmin ediliyor.
Şimdi 70 yaşında Hugh Milne de alternatif inançları olan bir aileden geliyor. İskoçya'daki tek doğal doğum merkezinin bulunduğu Lanark'ta dünyaya gelen Milne'in büyükbabası, hidroterapi gibi doğal yöntemleri savunan Kingston Kliniği'nin kurucusu.
Osteopat olarak eğitim alan Hugh, 1973'te 25 yaşındayken kasetlerden dinlediği Bhagwan Rajneesh'in öğretisini yakından görmek üzere Hindistan'a gidiyor.
"Böyle fevkalade biriyle tanışmanın varlığınız üzerinde olağanüstü etkisi oluyor. Ne harika, düşünceli, sevgi dolu bir varlık diye düşündüm." diyen Hugh Milne, onun dizinin dibinden ayrılmayıp bir şeyler öğrenmeyi arzuladığını anlatıyor.
HAKKINDA KİTAP DA YAZDI
Sonraki yıllarda Bhagwan hakkında "Başarısız olan Tanrı" adlı bir de kitap yazan Hugh, onu dini anlamda bir Tanrı olarak görmediğini söylüyor. "Onu son derece gelişmiş algı ve anlayış açısından olağanüstü hediyelerle donatılmış bir insan olarak düşünüyordum." diyor.
Milne, 1990'da ölümünden önceki yıllarda Osho adını benimseyen Bhagwan'ı, "insanların kendisinden beklediği şekli alan bir bukalemun" olarak tanımlıyor.
Hugh, Bhagwan ile birebir görüşmelerini "bir hayli zihin açıcı" bulsa da başta Hindistan'da yaşamakta zorlandığını saklamıyor. Zira Bhagwan ilk 18 ay içinde Hugh'ün kız arkadaşıyla yatmaya başlıyor ve onu da Hindistan'ın en sıcak yerlerinden birinde uzak bir çiftliğe çalışmaya yolluyor.
KADIN MÜRİTLERİYLE YATIYORDU
Hugh, Bhagwan'a boşuna "cinsel ilişki gurusu" denmediğini, zira yaptığı konuşmalarda devamlı seks ve orgazmdan bahsettiğini ve kadın müritleriyle yattığının da gayet bilinen bir gerçek olduğunu söylüyor.
O zamanlar 40'lı yaşlarında olan Bhagwan, kadın müritleriyle sabahın dördünde darşan adı verilen "özel" görüşmeler yapıyordu.
Hugh kız arkadaşını kıskandığını ve kendisini aşramdan tarlalara göndermelerine başta kızdığını ama bunun sonunda iyi bir amaca hizmet ettiğine kendisini inandırdığını söylüyor.
1973'te farklı bir anlayışın hakim olduğunu, herkesin cinsel açıdan özgür olduğunu, pek az kişinin tek eşli olduğunu anlatıyor. Hugh Milne, geri döndüğnde önce Bagwan'ın sekreterinin, daha sonra da kendisinin koruması olarak görevlendiriliyor.
HİNDİSTAN'DA TARTIŞMALARA SEBEP OLDU
Tarikatta Hugh gibi hayli yükselen isimlerden bir diğeri, Netflix belgeselinde geniş yer bulan Ma Anand Sheela.
Sheela aslen Hindistanlı olsa da ABD'nin New Jersey eyaletinde koleje gidip bir Amerikalıyla evleniyor, Bhagwan ile çalışmak için geri dönüyor.
Hugh, Hindistan'dayken Sheela ile kuvvetli bir ilişki yaşadıklarını ancak kocasının Bhagwan'dan talebi üzerine bu ilişkinin sona erdiğini ve sonrasında Sheela'nın davranışlarının da hızla değiştiğini söylüyor.
Hızla genel sekreterliğe yükselen Sheela, aynı zamanda tarikatın ABD'nin Oregon eyaletine göç etmesi ardındaki itici güç olarak öne çıkıyor. Bhagwan Rajneesh önce müritlerine yepyeni bir yaşam alanı kurmak istediğini anlatarak Hindistan'da tartışmalara yol açıyor.
HER ŞEYİ GÖZE ALMIŞLARDI
Ardından Sheela 1981'de Sannyasin diye anılan tarikat üyelerinin yaşaması için Oregon'da dev bir çiftliği, Big Muddy Ranch'i satın alıyor. Oregon'a gitmelerinin korkunç bir hata olduğunu söyleyen Hugh, en başından beri yerel hukuk kurallarının hiçe sayıldığını savunuyor.
Hugh, Sheela ve bir grup destekçisinin "planlarını uygulamak için her şeyi göze aldıklarına" dikkat çekiyor. Buna Antelope kasabasındaki halkı bezdirmek, gözdağı vermek, eyalet yetkililerini öldürmeye yönelik planlar yapmak dahil.
En dikkat çeken vakalardan biri ise seçimler sırasında yaşanıyor. Müritler, yerel bar ve restoranlardaki gıdalara Salmonella bakterisi zerkederek 750'den fazla insanın zehirlenmesine neden oluyor.
Bhagwan'ın müritleri o dönemde haksız yere suçlandıklarını ve yetkililerce hedef alındıklarını savunsalar da Hugh, asıl kendilerinin başa bela olduklarını ve hukuku görmezden geldiklerinin altını çiziyor.
HAFTADA 100 SAAT ÇALIŞIYORLARDI
Hugh Milne, 1982'de komüne olan inancını kaybetmeye başlıyor.
"Artık sevgi, saygı ve meditasyondan eser kalmamıştı" diyen Hugh, haftada 80 ila 100 saat çalışan müritlerin, yorgunluktan darmadağın olduklarını söylüyor.
Osteopat olarak çalıştığı Sağlık Merkezi'nde Sheela'nın kendisine verdiği bir talimat ise Hugh'un deyimiyle "insanlık dışı." "Onlara iğne yapıp yeniden çalışmaya yollamamı istedi" diyor, Hugh.
"CANAVARA DÖNÜŞMÜŞTÜK"
Bir başka olayda da kanodan nehre düşen arkadaşını aramasına izin verilmemiş ve işine bakması emredilmiş.
"Artık birer 'canavar' olmaya başladık diye düşündüm ve neden hala burada olduğunu sordum kendime" diyor Hugh.
AKIL HASTANESİNDE YATTI
Hugh Milne, Oregon'u 1982 Kasım ayında terkediyor ve kendi ayakları üzerinde durana dek altı hafta bir akıl hastanesinde yatmak zorunda kalıyor.
Bir süre Avrupa'da osteopatlık yapan Hugh Milne, 1985'ten beri California'da yaşıyor.
Hugh Milne, belgesele konu olan olayların çoğunun kendisi ayrıldıktan sonra yaşandığını ama Sheela'nın yaptıklarının boyutunu kendisinin dahi bilmediğini söylüyor.
Peki Bhagwan, Sheela ve destekçilerinin yaptıklarından haberdar mıydı? Hugh Milne, "Bildiğine hiç bir şüphem yok." diye yanıtlıyor bu soruyu.