Türkiye'nin arabuluculuk yapmaya hazırlandığı Sudan savaşı hakkında neler biliniyor?
İki yıldır savaşla yıpranan ve "dünyanın en kötü insani krizi" ile karşı karşıya olan Sudan’ın fiili yöneticisi General Abdulfettah el-Burhan'ın, çatışmaları bitirmek için Türkiye'nin arabuluculuk teklifini kabul ettiği bildirildi.
Sudan Genelkurmay Başkanı General Abdulfettah el-Burhan'ın, ülkedeki "dünyanın en kötü insani krizi"ne yol açan çatışmaları bitirmek için, Türkiye'nin arabuluculuk teklifini kabul ettiği bildirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, El-Burhan ile 13 Aralık'ta bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiş ve Sudan yönetimi ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında arabuluculuk için devreye girmeyi önermişti.
BAE, ülkeyi fiilen yöneten Sudan Silahlı Kuvvetleri (SAF) ile savaşan paramiliter grup Hızlı Destek Güçleri'ne (RSF) silah sağlamakla suçlanıyor.
Bu iddiayı doğrulayan bağımsız uzmanlar, RSF'ye silah akışını kesmenin Sudan'daki iç savaşı bitirme yolunda hayati bir adım olacağını söylüyor.
Abu Dhabi de Türkiye'nin arabuluculuk teklifini kabul etmişti, ancak RSF'yi silahlandırdığı iddialarını reddediyor.
Birleşmiş Milletler (BM), Sudan'da yaklaşık iki yıldır devam eden çatışmaların dünyadaki en kötü insani krize yol açtığını söylüyor.
Ülkede kıtlık yayılmaya devam ediyor ve şimdiden 11 milyondan fazla kişi yerlerinden edildi.
Sudan arabuluculuk teklifine ne yanıt verdi?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, El-Burhan ile 13 Aralık'ta telefonda görüştü.
Erdoğan görüşmede, Sudan'da "sulh ve istikrarın sağlanması, toprak bütünlüğü ve egemenliğinin korunması" ve "BAE ile arasındaki anlaşmazlıkların giderilmesi" için Türkiye'nin devreye girmesini önermişti.
Cumartesi günü de Port Sudan'da El-Burhan ile Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Burhanettin Duran arasında bir görüşme gerçekleşti.
Fransız haber ajansı AFP'ye göre, Sudan Dışişleri Bakanı Ali Yusuf, görüşmede El-Burhan'ın, paramiliter güçlerle ordu arasındaki çatışmaları bitirmek için Türkiye'nin teklifini kabul ettiğini duyurdu.
Yusuf, "Sudan'ın Türkiye gibi kardeşlere ve dostlara ihtiyacı var" dedi ve "girişimin Sudan'da barışın sağlanmasına yol açabileceğini" sözlerine ekledi.
İç savaş nasıl başladı?
Sudan Afrika'nın üçüncü büyük ülkesi ve jeopolitik açıdan önemli bir bölgede yer alıyor. Aynı zamanda her biri Hartum siyasetiyle iç içe geçmiş güvenlik sorunları olan yedi ülkeyle sınır komşusu.
Bu çatışma, 2019'da Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in devrilmesinin ardından yaşanan gerilimli sürecin devamı.
30 yıldır iktidarda olan El Beşir'in devrilmesinin ardından sivil halk demokrasi talebini sürdürdü.
Bunun ardından ortak bir askeri-sivil hükümet kuruldu ancak bu da 2021 yılında Sudan Silahlı Kuvvetleri Başkanı General Abdulfettah el-Burhan'ın darbeyle iktidarı ele geçirmesiyle son buldu.
"Hemedti" olarak bilinen Hızlı Destek Güçleri'nin (RSF) lideri General Mohamed Hamdan Dagalo da bu süreçte ona yardım etti.
Ancak iki lider iktidarı nasıl paylaşacakları ve RSF'nin gelecekteki rolü ve finansmanı konusunda anlaşmazlık yaşadı.
Ana anlaşmazlık noktalarından biri, 100 bin kişilik RSF'yi orduya dahil etme planları ve daha sonra yeni gücü kimin yöneteceğiydi.
15 Nisan 2023'te gerginlik başkent Hartum'dan başlayarak iç savaşa dönüştü.
BM ve diğer yardım kuruluşları savaş nedeniyle 20 bin kişinin öldüğünü tahmin ediyor ancak gerçek sayının bunun da üzerinde olabileceğine dair açıklamalar var.
Çatışmalar nedeniyle, hayatını kaybeden kişi sayısının kaydı tutulamadı.
Mayıs ayında, ABD'nin Sudan özel temsilcisi Tom Perriello, bazı tahminlere göre 150 bin kişinin öldüğünü söyledi.
Hızlı Destek Güçleri (RSF) nedir?
RSF'nin kökenleri, Darfur'da isyancılarla acımasızca savaşan kötü şöhretli Cancavid milislerine dayanıyor.
2013'te Devlet Başkanı Ömer El Beşir grubu yarı organize bir paramiliter güce dönüştürdü ve liderlerine askeri rütbeler verdi.
Kuruluşundan sonra General Dagalo, grubu Yemen ve Libya'daki çatışmalara müdahale eden ve Sudan'ın bazı altın madenlerini kontrol eden bir paramiliter güce dönüştürdü.
BAE'nin çatışmalardaki rolü ne?
Geçen hafta yaptığı açıklamada BAE, Türkiye'nin "Sudan'daki devam eden krizi çözmek" için yaptığı "diplomatik çabaları" memnuniyetle karşıladığını açıklamıştı.
Dışişleri Bakanlığı, "BAE, Sudan'daki çatışmayı sona erdirmek ve krize kapsamlı bir çözüm bulmak için Türkiye'nin çabaları ve tüm diplomatik girişimleriyle işbirliği yapmaya ve koordinasyon sağlamaya tamamen hazır" açıklamasını yaptı.
Her iki taraf da yabancı güçler tarafından destekleniyor, bu da savaşın sürmesine yol açıyor.
SAF Suudi Arabistan ve Mısır tarafından destekleniyor ve İran'dan silah alıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri ise RSF'yi destekliyor.
Reuters haber ajansının aktardığına göre BM uzmanları, RSF'nin Çad, Libya ve Güney Sudan gibi komşu Afrika ülkeleri tarafından da desteklendiğini söylüyor.
Sudan hükümeti geçen ay, RSF'yi BAE yapımı insansız hava araçları ile komşu Çad'dan ülkeye saldırmakla suçlamıştı.
Geçen ay ABD Kongresi'nin iki üyesi, BAE'nin Beyaz Saray'a RSF'yi silahlandırmayacağına dair söz verdiğini duyurmuştu.