Akaryakıt Bayileri Pompa Kapatmaya Hazırlanıyor
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Başkanı Muhsin Alkan, ulusal bayi toplantısında, "Akaryakıt bayileri adeta haritadan silinmeye çalışılıyor.
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Başkanı Muhsin Alkan, ulusal bayi toplantısında, "Akaryakıt bayileri adeta haritadan silinmeye çalışılıyor. Bu bir ikaz toplantısıdır. Sorunlarımız çözülmezse ikinci toplantının hedefi başka olur. İstasyonlarımızı kapatmaya kadar gideriz" dedi.
Akaryakıt bayileri temsilcileri, Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) ve Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası'nın (TABGİS) düzenlediği 'Akaryakıt Bayileri Ulusal Toplantısı'nda bir araya geldi. PÜİS Genel Başkanı Muhsin Alkan, Genel Başkan Yardımcısı İmran Okumuş, TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar ve TABGİS Başkan Vekili Murat Bilgin'in yer aldığı Divan Heyeti'ne TOBB Yönetim Kurulu eski Üyesi İlhan Parseker Başkanlık etti. Türkiye genelinden bini aşkın bayinin katıldığı toplantıda konuşan PÜİS Genel Başkanı Muhsin Alkan, "İzlenen politikalarla akaryakıt bayileri adeta haritadan silinmeye çalışılıyor. Bu bir ikaz toplantısıdır. Sorunlarımız çözülmezse ikinci toplantının hedefi başka olur. İstasyonlarımızı kapatmaya kadar gideriz" dedi.
PÜİS Genel Başkanı Muhsin Alkan, bayilerin Devletin ücretsiz birer vergi tahsildarı olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye'de 2013 yılında elde edilen toplam vergi gelirinin yaklaşık yüzde 14'lik kısmını kuruş kuruş toplamış bir sektörüz. Madem ki bayi karını bana fazla görüyorsun o halde ÖTV'yi de bana toplatma. Ben neden ÖTV'yi peşin vereyim, sonra da kuruş kuruş toplamaya çalışayım? Ayrıca her birimiz ödediğimiz vergilerle bu ülkenin hazinesine büyük bir katma değer de sağlıyoruz" dedi.
"BİZ OLMAZSAK HAYAT DURUR"
Bayilerin gündelik hayatın vazgeçilmez bir parçası olduğunu ifade eden Alkan, "Biz olmazsak, hayat durur. Nakliyeci malını götüremez, öğretmen okuluna, doktor hastanesine gidemez. Gece yolları aydınlatan biziz. İstasyonlarımız yolda kalanlar için adeta birer sığınak. Her birimiz adeta bir aşevi gibi yaz kış 24 saat sıcak çayımız ve çorbamızı hiçbir karşılık beklemeden bu ülkenin vatandaşlarıyla paylaşıyoruz" şeklinde konuştu.
Her bir istasyonda ortalama 15 kişinin çalıştığını ifade eden Alkan, "Dolayısıyla yüzbinlerce ailenin geçimini sağlayan büyük bir sektörüz. Ayrıca, işsiz kalan bir çok mühendislik dalına bir istihdam kapısı haline geldik. Sorumlu müdür, iş güvenliği uzmanı, iş yeri hekimi gibi bir çok ilave istihdam alanları oluşturuyoruz" dedi.
"BAYİLERİ HARİTADAN SİLMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Bu kadar önemli bir işlevi yerine getiren akaryakıt sektörüne reva görülen kar payının son derece düşük olduğuna dikkat çeken Genel Başkan Alkan şöyle devam etti: "Sunduğu hizmetlerle övülmesi gereken bir sektörüz. Ancak izlenen politikalarla akaryakıt bayileri adeta haritadan silinmeye çalışılıyor. Şu anda dağıtıcı ve bayinin toplam brüt karı 38 kuruşa kadar düşürüldü. EPDK'nın hazırladığı son fiyat metodoloji uygulamaya devam ettiği müddetçe, karımız da düşmeye devam edecek. Karımız düşük tamam. Bari bu karı adil biçimde paylaşalım istiyoruz, ama bu da mümkün olmuyor. Toptancı konumundaki dağıtım şirketleri karın büyük bölümünü kendilerine alıyor, perakendeci olan biz bayiler 3-5 kuruşla ayakta kalmaya çalışıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir sektöründe toptancının perakendeciden daha fazla kar ettiği görülmüş şey değildir. Biz adalet istiyoruz. Adil bir paylaşım istiyoruz. Kısacası sadece hakkımızı istiyoruz."
"HEDEF TAHTASINA OTURTULDUK"
EPDK'nın akaryakıt bayilerine olan tutumunu da eleştiren Muhsin Alkan, "Asli görevlerinden biri bu sektörü koruyup kollamak olan EPDK, anlamsız bir biçimde yüksek akaryakıt fiyatları konusunda dağıtıcıyla, bayisiyle sektörü hedef tahtasına oturtuyor" diyerek"EPDK gözünü bayinin 16-17 kuruşluk brüt karına dikmiş durumda. EPDK'nın başi düşmanlığını anlayabilmiş değilim. Her gelen başkan maalesef bayiyi düşman, hırsız, kaçakçı gibi gördü. Ama gerçek hırsızı, kaçakçıyı gözünün önünde dolaşırken görmedi. Sayın EPDK Başkanı, önce yolsuzluklarla, kaçakla uğraşsın. Asli görevi odur. Ondan sonra gelsin bayinin 3-5 kuruş karıyla uğraşsın. Ucuz akaryakıt ver de nasıl verirsen ver şeklinde bir yaklaşımla hareket ediliyor. Oysa sektörün tüm bileşenlerinin adil bir denge içerisinde faaliyetlerine devam etmesinin olanakları yaratılmalı. Ama EPDK'nın sayın başkanı bunlarla uğraşmak yerine, işi gücü bırakmış, bayinin karıyla uğraşıyor. Gün geçmiyor ki sektörle ilgili yeni bir demeci çıkmasın. Her demecinde de yüksek akaryakıt fiyatlarının gerekçesi olarak bayilere ödendiği iddia edilen milyon dolarlık intifa bedellerini dile getiriyor. Sorarım size aranızdan kaçınız milyon dolarlık hava parası aldı dağıtıcısından. 18 Eylül bayinin özgür olduğu gündür dedik. Şimdi yeni intifa döneminin başlayacağı 2015'e sayılı günler kala EPDK bayinin özgürlüğünü nasıl kısıtlarım diye düşünüyor. Ama özgürlüğümüzün elimizden alınmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. 30-40 yıllık kölelik dönemi sona ermiştir. Bundan da geri dönüş yoktur. Bunu herkes bilmeli" ifadelerini kullandı.
"KAR PAYLAŞIMI ADİL DEĞİL"
Bayilerin onlarca sorunla uğraşmak zorunda kaldığını ancak EPDK'nın bu sorunları çözmek yerine her geçen gün bayinin omzuna daha fazla yük bindirdiğini belirten Alkan, EPDK'nın akaryakıt fiyat metodolojisi hazırlayarak bayileri çok daha zor bir duruma soktuğunu söyleyerek "Bayinin onlarca sorunu var. Bu sorunları çözecek birinci merci de EPDK. Ama EPDK ne yapıyor? Bizim sorunlarımızı çözmek yerine, akaryakıt fiyat metodolojisi diye bir şey çıkarıp önümüze koyuyor. Diyor ki, bundan sonra fiyatlarınızı İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya'daki fiyatlara göre belirleyeceğim. Bu fiyatlardan bir sapma olursa tavan fiyat uygularım diyor. Bizi susturmak için de örnek alacağınız ülkelerle, Türkiye piyasasının şartlarındaki farklılığı fiyatlara yansıtabilirsiniz diye ucu açık, muğlak bir şeyler söylüyor. Türkiye akaryakıt piyasası dünyadaki başka hiçbir piyasayla mukayese edilecek bir piyasa değildir. Üzerimizdeki istihdamdan tutun da, yatırım ve giderlerimize kadar sayısız yükümüz var. Peki bu farklılıkları kim, nasıl ölçecek de tarifeye yansıtacak. Bütün bunları bir tarafa bıraksak bile tarife metodolojisi diye önümüze koydukları 2 sayfalık yazıda kar paylaşımının adil bir şekilde bölüşüleceğine dair bir ibare dahi yok. Hadi onu da geçtik, maliyetlerimizin önemli unsurlarından olan nakliye bedellerinin nasıl hesaplanacağına dair bir şey de yok. Yani bu metodoloji, neresinden tutsak elimizden kalan bir metodolojidir. Bu düzenleme yargıya taşındığında da mutlaka iptal edilecektir" dedi.
"İSTASYONLARI KAPATIRIZ"
EPDK yetkililerine seslenen PÜİS Genel Başkanı Alkan, bayileri ilgilendiren düzenlemeler yapılırken kendilerinden de görüş alınmasını gerektiğinin altını çizerek "Bizi ilgilendiren bir düzenleme yapacaksanız, önce bize sorun. Sorun ki, rahat koltuklarınıza yaslanarak aldığınız kararlardan, bin bir güçlükle sattığı akaryakıttan kazanacağı 3-5 kuruşu evine götürmeye çalışan bu namuslu, çilekeş bayi kesimi mağdur olmasın. Sorun ki, dünyanın en güzel istasyonlarında, tüketiciye en iyi hizmeti sunan bu bayiler ekmek kapılarına kilit vurmayı akıllarından geçirmesin. Geçmişte bayinin haklarını aramak için çeşitli eylemler yaptık. Bayiyi sokağa dökecek kararlara imza atmayın. Zira gerektiğinde sokağa çıkmaktan çekinmeyeceğimizi herkesin bilmesini isterim" dedi.
Toplantının EPDK'ya ikaz niteliğinde bir toplantı olduğunu ifade eden Alkan, "İzlenen politikalarla akaryakıt bayileri adeta haritadan silinmeye çalışılıyor. Bu bir ikaz toplantısıdır. Sorunlarımız çözülmezse ikinci toplantının hedefi başka olur. İstasyonlarımızı kapatmaya kadar gideriz" ifadelerini kullandı.
EPDK'nın haksız yere kesmiş olduğu idari para cezalarının affedilmesini bekleyen yüzlerce bayi bulunduğunu ifade eden Muhsin Alkan, "Biliyorum kaçak akaryakıt dolayısıyla mal satamaz hale gelen yüzlerce bayi var. Biliyorum aranızda istasyonuna LPG ekletemeyen yüzlerce bayi var. Biliyorum bu salonda bulunan her bayinin istihdam yükü gerçekten ağır. Bu konuların hepsinin farkındayız. Çünkü biz de bayiyiz. Aynı sorunları birebir biz de yaşıyoruz. Her birimiz istasyonlara milyon dolarlık yatırımlar yaptık. Bu yatırımların gözümüzün önünde eriyip gitmesi hepimizi üzüyor. Şimdi sözü bu sorunların gerçek sahibi olan sizlere bırakıyorum" şeklinde konuştu. - İSTANBUL
