Ambargo Sonrası İran Ekonomisinde Hava Nasıl?
ESKİ Galatasaray Başkanı Ünal Aysal'ın şirketi Unit International, İran Enerji Bakanlığı ile yaklaşık 4 milyar dolarlık doğalgaz santrali kurma konusundaanlaşmaya vardı.
ESKİ Galatasaray Başkanı Ünal Aysal'ın şirketi Unit International, İran Enerji Bakanlığı ile yaklaşık 4 milyar dolarlık doğalgaz santrali kurma konusunda
anlaşmaya vardı. Anlaşmanın gerçekleşeceğini imzadan birkaç gün önce İran Enerji Bakan Yardımcısı Huşeng Felahetiyan, Hürriyet'e açıklamış, Türk özel sektörünün ülkeye yönelik ilgisinin yoğun olduğunu, başka şirketlerle de yatırım görüşmeleri yürüttüklerini kaydetmişti.
Peki, İran'da yatırım ortamı aslında nasıl? Şirketler yatırım yapmak için sıraya girmiş durumda mı? Yaptırımların ardından her şey güllük gülistanlık mı? Hepimizin merak ettiği bu soruların yanıtlarını, hem İranlı hem Türkiye'den yetkililerle konuşarak öğrenmeye çalıştık.
TRUMP SEÇİLSE DAHİ
11. Uluslararası Enerji Konferansı için vardığımız Tahran'da oteller dolu. Tahran'ın beş yıldızlı otellerinden Parsian Esteghlal International Hotel'de, süitlerle birlikte 550 civarında odanın tamamının dolu olduğunu öğreniyoruz. Lobide farklı ülkelerden gelen şirket temsilcileri, özellikle Avrupalılar çoğunlukta. Şirketler, ülkede yatırım fırsatları araştırıyor, toplantılar yapıyor, Bakanlıklara gidiyor, temaslar yoğun. Tur rehberimiz, ambargolar kalktığından beri Tahran'a gelen heyetlerin sayısında bir artış olduğunu söylüyor ve "İlk gelenler fırsatlardan faydalanacak" diyor. Diğer yandan İran Enerji Bakanlığı'ndan bir yetkili ile sohbet ettiğimizde, ambargo sonrası gelen yatırımların henüz beklenildiği ölçüde olmadığını, bunda bankacılık alanındaki kısıtlamaların sürmesinin etkili olduğunu anlatıyor.
Aynı temsilciye göre, hem İran'da, hem ABD'de önümüzdeki yıl seçimlerin gerçekleşecek olması da şirketleri bekle-gör yaklaşımına itiyor, fakat kendisi ABD'de Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump seçilse dahi İran'a yönelik yaklaşımda ve ambargoların kaldırılmasıyla ilgili farklı bir tutum sergilenmeyeceğinden emin. Yani bunun artık ABD'nin yeni dış politikası olduğunu ve siyaset üstü olduğunu düşünüyor.
FIRSAT KOVALIYORLAR
Suudi Arabistan'ın ardından Ortadoğu'nun en büyük ikinci ekonomisi olan İran, dünyaya açılmaya çalışırken önündeki en büyük zorluklardan biri altyapısını ayağa kaldırmak. İslam Devrimi'nden bu yana şu veya bu şekilde yaptırım kıskacında olan İran'ın, 21. yüzyıla ayak uydurabilmesi için havalimanları, oteller, fabrikalar, ulaşım sistemleri, santraller, rafineriler, hastaneler, uçaklar, gemiler, hepsinde yeni yatırıma ihtiyacı var. Tabii bu durum şirketler için dev bir yatırım fırsatı sunuyor. İşte bu da, Tahran'da Fransa'dan, İtalya'dan, Türkiye'den, Afrika'dan gelen işadamı heyetlerini açıklıyor.
İran'da yatırımıolan Türk şirketler
SIK sık Tahran'a giden Sarempet Enerji Genel Müdürü Ali Rıza Öner'e göre, İran'da yapılacak en önemli yatırımlar şöyle: Oteller, alışveriş merkezleri, nitelikli lüks konutlar, kafe ve restoran zincirleri, enerji üretimi, özellikle yüksek verimli gaz santralleri, kablolu yayıncılık, yenilenebilir enerji yatırımları ve internet servis sağlayıcı hizmetleri. Dünyanın en büyük maden yataklarına sahip olan İran'da çeşitli Türk şirketlerinin maden ruhsatları aldığını da kaydeden Öner, şunları söylüyor: "Bugün İran'da yatırımı olan Türk şirketlere baktığımızda Hayat Holding, Adopen gibi şirketler dikkat çekiyor. Kaya Holding'in otel yatırımının yanı sıra, diğer bazı yerli otel şirketleri de İran'da yatırım imkanı arayışında. Perakende sektöründeyse LC Waikiki, Derimod, Yataş, Sarar Home gibi Türk markalarının İran'ın çeşitli şehirlerinde mağazaları bulunuyor. Enerji sektöründe Unit Grubu dışında birçok Türk şirket, İran'ın güneşine ve rüzgarına yatırım yapmak için proje geliştiriyor. Turcas ve Ağaoğlu gibi şirketlerin İran temasları yoğun şekilde devam ediyor. Küresel şirketlerden de Shell, Bayer AG, Siemens, Schneider Electric, Philips, KLM, OMV gibi şirketlerin ilgisi yoğun."
Türkiye'den İran'a ikinci el santral
DÜNYANIN en büyük dördüncü büyük ispatlanmış petrol rezervlerine ve ikinci en büyük doğalgaz rezervlerine sahip olan İran, dünya çapındaki ilk beş petrol ve gaz üreticisi arasında. Ancak yaptırımlar nedeniyle petrol pazarındaki payı 2012'den beri düşüş gösteriyordu. Şimdi hem petrol, hem doğalgaz üretiminde atağa geçmeye çalışıyor. Diğer yandan elektrik üretiminde de doğalgaz santrallerinin payını yükseltmek, hatta inşa edilecek yeni santrallerle komşu ülkelere elektrik ihracatını arttırmak hedefleniyor.
Yurtiçinde elektrik üretimi karlı olmayan doğalgaz santrallerini söküp yurtdışına taşımaya başlayan Türk yatırımcısı için bunun bir fırsat olup olmadığını sorduğumuz yetkililer, bazı şirketlerin şimdiden bunu yapmak için kolları sıvadığını söylerken, bu kapsamda İran'ın doğalgazı bedava verme gibi teşvikler sunabileceğini de ekliyor. Ancak İranlı bazı yetkililerin, düşük verimli ikinci el santrallerin ülkeye girmesine karşı çıktığı da kaydediliyor. Yine de yakın zamanda Türkiye'den İran'a, tıpkı bazı Afrika ülkelerine olduğu gibi bir "santral göçü" yaşanabilir. Bir diğer plan ise Türkiye-İran sınırının İran tarafında yapılacak yeni santrallerle elektrik üretilerek, bunun Türkiye ve Avrupa'ya satılması. Ancak bunun için TEİAŞ'ın sistemi ve İran elektrik şebekesinin birbirine entegre edilmesi gerekiyor. Öner, "İran'ın en büyük hayali çıkaracağı yeni doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya iletilmesi ve üreteceği elektriği Türkiye ile ENTSO-E üzerinden Avrupa'ya iletmesi" diyor. Türkiye ve İran arasında 1996'da imzalanan anlaşma kapsamında İran, Türkiye'ye yıllık 10 milyar metreküplük doğalgaz ihraç ediyor. Ancak bu son yıllarda 7 ila 8 milyar metreküp seviyelerinde gerçekleşiyor.
Bankacılık sıkıntılı
İRAN açısından en büyük sorunlardan biri ise uluslararası bankacılık sistemine halen entegre olamaması. İran ile dolar cinsi ticarete izin verilmemesi ve New York finans sistemine dahil olmaması gibi halen süren kısıtlar nedeniyle Tahran'ın, uluslararası finans sistemine erişimi halen kısıtlı. Diğer yandan, İran'da yabancı sermayeye mesafeli duran muhafazakarlar ile reformcular arasındaki çekişme de devam ediyor. Buna karşın 2016'nın ilk çeyreğinde toplam değeri 3.5 milyar doları bulan 22 doğrudan yabancı yatırım projesinin gerçekleştiği açıklandı. Bunun, İran'da 2003'ten bu yana tek çeyrekte görülen en yüksek seviye olduğu belirtiliyor.