Ardahan'da Süt Üretimi ve Hayvancılık Sorunları
Ardahan'da genç nüfusun göç etmesi ve artan maliyetler yüzünden köylülerin hayvancılığı bırakması, süt ve süt ürünlerinin üretimini olumsuz etkiliyor. İsmail Canbaz, köylülere acil hayvansal ve tarımsal destek yapılması gerektiğini belirtti.
UĞUR İSTANBULLU/ÖZKAN KARAKAYA
Ardahan'da süt işletmeciliği yapan İsmail Canbaz, "Eskiden haftada ve ayda 3-4 kez ürün alan müşterilerimiz 2-3 ayda almaya başladılar. Günden güne artan maliyetler yüzünden doğal olarak peynir fiyatları da artıyor. Mesela geçen yıla kadar fabrikamızın günlük süt işleme kapasitesi 60 ton iken bugün ise sütün yokluğundan dolayı 20-25 tona kadar düşmüştür" dedi.
Hayvancılık için geniş ve düz arazilere sahip Ardahan'da son yıllarda genç nüfusun göç etmesi ve artan maliyetler yüzünden köylülerin hayvancılığı bırakması, süt ve süt ürünlerinin üretimini olumsuz etkiledi. 20 yıldır kendi firmasında müşteri temsilciliği yapan İsmail Canbaz, "Köylülere acil hayvansal ve tarımsal bir destek yapılmalıdır" diye konuştu.
"BESİ HAYVANCILIĞINDAN ÇOK MERA HAYVANCILIĞI YAPILMAKTA"
İsmail Canbaz şunları söyledi:
"Ardahan doğumluyum. Yaklaşık 20 yıldan beri kendimize ait olan süt ürünleri firmamızda çalışmaktayım. Üretim tesisimiz Ardahan'ın Göle ilçesinde yaklaşık 1964 yılında kurulmuş ve biz üçüncü kuşak oluyoruz ve büyük babamızdan beri bu mesleği icra etmekteyiz. Bizim kendi hayvanlarımız yok ama köylülerden topladığımız sütü toplayıp kendi mandıralarımızda işliyoruz. Yani üretimimiz tamamen doğal kaynaklardan beslenen hayvanlardan elde edilen sütlerle mamullerimiz yapıyoruz. Şöyle ki Ardahan'da besi hayvancılığı yoktur tamamen mera hayvancılığı yapıldığı için hayvanlarımız doğadan beslenmektedirler. Dolayısıyla aldığımız sütler günlük ve doğal bir şekilde tesislerimize gelir ve tesislerimizde de el değmeden işlenerek müşterilerimize ulaştırılır. Şöyle taze kaşarımız var ve yaklaşık 12-13 kilogramlık sütten elde edilir, eski ve yine göbek kaşarımız var ve Kafkas arı ırkından elde ettiğimiz tamamen organik çiçek balımız var ve bu ürün Artvin ve Ardahan'a mahsus bir üründür. Gravyerimiz var ve gravyerimizin özelliği diğer kaşar peynirden ayıran özellik günlük taze süt ve yayla sütü olması lazım ve aynı zamanda 20-25 kilo sütten ancak 1 kilo elde edilir ve yine burada yöremizin olmazsa olmazı çeçil peynirimiz.
"İŞLERİMİZ ÖNCEKİ YILLARA NAZARAN AZALDI"
İşlerimiz önceki yıllara nazaran üretimden kaynaklı belli sıkıntılar nedeniyle biraz düşüşümüz var ve doğal olarak geçmişe göre süt bulmakta sıkıntılar yaşıyoruz. Bölgemizde ciddi bir göç yaşanması ve tabiri caizse ben Ardahan'ı bir sabuna benzetiyorum ve günden güne eridiğinin farkındayız. Tereyağının fiyatlarının yüksek olması tamamen maliyetle alakalı ve biliyorsunuz bu yakıttaki artışlar ve üreticilerin hayvancılığı bırakması gibi etkenler. Bizi en çok etkileyen durum, süt bulmakta zorlanıyoruz ve köylerde üretim yok, bir göç var ve hayvancılığa yeterince bir destek yok. Şöyle söyleyeyim; insanlarımız ineği sağmaktan ziyade besi hayvanı yetiştirmeye yönelerek kesime önem vermeye başladılar. Bu aslında bir nevi kolaycılığa yöneldiler. Maliyetler açısından da baktığımızda süt üretiminden ziyade besi hayvancılığıyla kesime yönelmek daha az maliyetli olması sebebiyle buraya yönetildi ama her şeye rağmen biz bütün bu üretimi yapıp müşteriye ulaştırmamız lazım ve biz bütün bu şartları zorlayarak üretim yapıp müşterilerimize ürünlerimizi ulaştırmaya çalışıyoruz. Ne diyelim milletimize Allah yardım etsin. Satışta şöyle zorlanıyoruz, tamamen bizden kaynaklı değil vatandaşın bütçesiyle alakalı. Eskiden haftada ve ayda 3-4 kez ürün alan müşterilerimiz 2-3 ayda almaya başladılar. Günden güne artan maliyetler yüzünden doğal olarak peynir fiyatları da artıyor. Mesela geçen yıla kadar fabrikamızın günlük süt işleme kapasitesi 60 ton iken bugün ise sütün yokluğundan dolayı 20-25 tona kadar düşmüştür.
"TARIMSAL VE HAYVANSAL DESTEK VERİLMESİ LAZIM"
Bunun için çalışmaların yapılması lazım, köylülere tarımsal ve hayvansal desteklerin verilmesi lazım ve özellikle kredilerin kontrollü bir şekilde verilmesi gerekiyor çünkü şöyle söyleyeyim bir ailede 4-5 kişinin kredi almasına gerek yok, şöyle ki kimin üzerine hayvan var ise onun adına kredi verilmelidir. Köylülerimize yakıt, gübre, saman ve tahıl yardımı yapılması lazım ki, bizlerde köylülerimizden direkt ve hakkını vererek daha uyguna alıp dolayısıyla da bizler de vatandaşlarımıza daha uygun bir şekilde satmalıyız. Türkiye'nin 81 ilinin güzel olduğu kadar Ardahan'da bu illerin başında gelmektedir ve tamamen güzel doğası ve taş evleriyle, mağaralarıyla, nehirleriyle görülmeye değer bir ilimizdir ve bütün yurttaşlarımızı Ardahan'a bekliyoruz."