Bakan Çağlayan: 3,2'lik Büyüme Hedefi Moralleri Bozmasın
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Biz geçen sene yüzde 8.5'lik büyüme yakaladık."
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Biz geçen sene yüzde 8.5'lik büyüme yakaladık. Çıtayı çok yükseğe çıkardığımız ortamda öngörülen 3.2 büyüme hedefinden morallerin bozulmaması gerekiyor. Ben isterdim ki Türkiye yüzde 5 büyüsün. Sürekli büyüyemiz gerekiyor. Pozitif kısmından bakarsak öyle dinamik hale geldik ki 3.2'lik büyümeyi bile yetersiz görüyoruz" dedi. Bakan Çağlayan, "Türkiye 300 beygir gücünde 300 kilometre hız yapacak otomobildir. Buna göre gaz verelim. Yoksa polemik çıkarmak istemem. Bunu söylemezsem karnım ağrır. Elimizde parayla diz çöktüğümüz günleri hatırlıyorum" diye konuştu.
Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen 'Ankara'dan Türkiye Ekonomisine Bakış' konulu panel, ekonomi kurmaylarını ve iş dünyasının önde gelen isimlerini biraraya getirdi. JW Marriot Otel'de düzenlenen ve moderatörlüğünü Hürriyet Ankara Temsilcisi Metehan Demir'in yaptığı panele, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, Ankara Sanayi Odası Başkanı (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, TÜGİAD Ankara Şube Başkanı Barış Aydın, Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı (TÜSİAV) Yönetim Kurulu Başkanı Veli Sarıtoprak, Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent, Hürriyet Gazetesi yazarı Vahap Munyar, Hürriyet Gazetesi Ankara Yazıişleri Koordinatörü ve köşe yazarı Yaşar Sökmensüer, Ankara Ankara Doğan Medya Center İdari Koordinatörü Barbaros Muratoğlu ile Hürriyet Reklam Grup Başkanı Ayşe Sözeri Cemal, Ankaralı iş adamları ve sanayiciler katıldı.
'3.2 BÜYÜME HEDEFİ MORALLERİ BOZMASIN'
Toplantıda konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde büyüme hedefinin revize edilmesinden dolayı üzgünsünüz, görüyorum" diye sözlerine başlayıp, şöyle devam etti:
"Biz geçen sene yüzde 8.5'lik büyüme yakaladık. Çıtayı çok yükseğe çıkardığımız ortamda öngörülen 3.2 büyüme hedefinden morallerin bozulmaması gerekiyor. Ben isterdim ki Türkiye yüzde 5 büyüsün. Hedeflerimize taşımanın yolu bu büyümeden geçiyor. Uyusun da büyüsün dönemi bitmiştir. Sürekli büyüyemiz gerekiyor. 2023 için büyüme performansını katlayarak devam ettirmeliyiz. Pozitif kısmından bakarsak öyle dinamik hale geldik ki 3.2'lik büyümeyi bile yetersiz görüyoruz. Size katılıyorum. İhracatın büyük kısmını Avrupa'ya ve 'Arap Baharı'nın yaşandığı yerlere yaptığımızı unutmamazı gerekiyor. İlk çeyrek rakamlar ihracat katkısıyla oldu. Türkiye'de ikinci çeyrekte 5.7'lik ihracatın büyümeye katkısı olmasaydı yüzde 2 küçülecektik. Uluslararası rekabeti yapmak kolay değil. Ankara'dan İstanbul'a mal satmaya benzemez. Uluslararası rekabet, babayiğitlik ister. Kıyasıya rekabet edeceksiniz. Yüzde 75'inde pazarlarımızın daralma yaşanmasına rağmen artışı övüne övüne söylüyoruz. İhracat 147 milyar dolar oldu bugünkü rakamlara göre. İhracat neye göre arttı? Avrupa'nın payı yüzde 33'e düştü, yüzde 50'den. Ama ihracat artış performansı yaptık. Biz Avrupa'ya bakarak ekonomiyi belirleyemeyiz. Sadece ona bakarak belirlersek şaşı bakış olur. Küresel kriz dünyanın altını üstüne getirdi."
"Türkiye eksenini kaydırmasa ne olurdu? Söyleyeyim, bu ihracatı, büyümeyi rüyamızda görürdük" diyen Bakan Çağlayan, şunları söyledi:
"Avrupa'nın 22 ülkesinden daha iyi mali disipline sahip olmasını rüyamızda görürdük. Her türlü ikiyüzlülüğe, eleştiriye rağmen, Türkiye dünya eksenini kendi ekseninde kabul etti. Gelecek on yıl yükselen pazarların dünya ticaretindeki payın yüzde 62'yi geçeceğini söylüyor. Sadece mevcut bölgelerle bağımlı kalsaydık düşüşü evire çevire anlatmaya çalışırdım. Fellik fellik tüm dünyayı gezdik dolaştık. Gidemediğin yer senin değildir. Pazar çeşitlendirmesiyle ihracata 28 milyar dolar ilave katkı sağladık. Mevcut pazarlarla kalsaydık bataktaydık. Avrupa'da artık büyüme yok, 'ne kadar az küçülürüz' hesapları yapmaya başladılar. Sermayenin yüzde 75'i Avrupa'dan geliyor. Siyasi istikrara, güvene ve 75 milyon nüfusuna, havaalanına geliyor."
'300 KİLOMETRE HIZ YAPAN ARABAYIZ'
Bölgede ırki, dini, kültürel avantajları kullandıklarını kaydeden Bakan Çağlayan, "Merkez Bankası ve bankaların politikalarının teşvik avantajlarına uygun olması lazım. Onların vereceği mesaj sinyal önemlidir. Onların vereceği sinyale göre yatırım yapacaksınız. Türkiye 300 beygir gücünde 300 kilometre hız yapacak otomobildir. Buna göre gaz verelim. Yoksa polemik çıkarmak istemem. Bunu söylemezsem karnım ağrır. Elimizde parayla diz çöktüğümüz günleri hatırlıyorum. Sanayici zihinsel devrime girmesi gereken bir dönemdeyiz. Sanayicinin zihinsel ve işlevsel olarak makas değiştirmesi gerekiyor" diye konuştu.
'İHRACATÇIYA POZİTİF AYRIMCILIK YAPILMALI'
TÜGİAD Ankara Şube Başkanı Barış Aydın ise ihracatçıya pozitif ayrımcılık şart olduğunu belirterek, "İhracatçılara cari açığı düşürdünüz diye mazota ÖTV zammı yapacaksınız. İhracatçıyı limana uzak bölgelere yatırıma teşvik edeceksiniz, ondan sonra 'Kusura bakma ihracatı arttırdın benim bütçem şaştı kara nakliyene zam yapayım maliyetin artsın diyeceksin.' Böyle olmaz. Bu nedenle ihracatçıya bu açıdan pozitif ayrımcılık şarttır. Biz finansman maliyetleri altında eziliyoruz. Dünyada bu kadar fırsatın olduğu, markalaşma imkanının doğduğu günlerde ihracatçnının finansmanını kesmek de aynı derece abes bir konudur. Kredilerin de ihracatçı için önemli konudur. Kriz kokusu alındığında bankalar kredileri istedikleri an geri çağırıp üreticiyi zor durumda bırakıyorlar. Bu konuda da atım atılmış değil" dedi.
ASO Başkanı Nurettin Özdebir de "İstanbul'da nasıl para kazanılacağı, Ankara'da ülkeyi nasıl kurtacağımızı konuşuruz" diyerek, şöyle devam etti:
"Ankara, Anadolu'nun aynası olarak tüm sorunların seslendirildiği bir merkez. Fazla canımız yandığında ülkenin sorunlarını konuşuyoruz. Türkiye ekonomisi küresel ekonomiden bağımsız değerlendirmek mümkün değil. Ekonomideki yavaşlama daha da belirginleşti. Türkiye ekonomisi, küresel daralmaya büyük bir direnç gösterdi. Büyüme hızı OVP'de aşağı doğru revize edildi. Bu revize ekonomomide gereğinden fazla frene basıldığını gösteriyor. Dış pazarların durgunlaştığı bu zamanda iç pazarın önemi daha da arttı. Çarklar dönmesi için iç pazarın canlanması gerekir. Çarklar dönmez, iç piyasa canlanmazsa firmalar hayatını devam ettiremez" diye konuştu.
VALİ YÜKSEL: YENİ OYUNDA REKABETİ İYİ ANLAMAK GEREKİR
Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, çılgın bir yüzyıl yaşandığını belirterek, şöyle konuştu: "Bütün paradigmalar yıkıldı, milenyum tiyatrosu kuruldu. Düz dünya rekabeti oyunu oynanıyor. İçindeki dekorlar dünkü dekorlar değil. Yeni perde açılan oyunda yeni rekabeti iyi anlamak gerekir. Akıllı şehirler rekabeti belirlemeye çalışıyor. Rekabet pozisyonları daha somut başlıklara oturuyor. Rekabet avantajının elde nasıl tutulacağının tespit edilmesi gerekir. Destinasyon paritenizi arttırmanız gerekir. EXPO'ları Ankara'da daha yüksek sesle konuşmalıyız. Bu şehirde olimpiyatlara evsahipliği yapacağız. En son burada yapılan milli maç 20 yıl önce yapıldı. Bu şehir çeşitlendirilmiş tarımı mutlaka konuşmalıdır. Almanya'ya Hollanda'ya Rusya'ya Ayaş domatesi satarak bizde oradaki yerimizi alacağız. Dünya barışına turizm yoluyla katkı vereceğiz. Türkiye'de ilk bilişim vadisini Ankara'da kuracağız. İstanbullular da duysunlar."
Hürriyet Ekonomi Müdürü Sefer Levent ise Ankara son yıllardaki atılımla ekonomide büyük mesafe katettiğini belirterek, "Bu da yeni iş olanakları yarattı. Öğrenci nüfusundaki artış diğer sektörlere de avantajlar sağladı. Bunun meyveleri önümüzdeki yıllarda alınacak. Ankara ekonomisi olarak bize biraz gaz gerekiyor" dedi.
SORU- CEVAP
Konuşmaların ardından moderatörlüğünü Hürriyet Ankara Temsilcisi Metehan Demir'in yaptığı soru- cevap bölümünde Ekonomi Bakanı Çağlayan, işadamları ve sanayicilerin sorularını cevapladı. KOBİ'lerle ilgili gelen bir soruya Bakan Çağlayan, "KOBİ desteği sadece KOSGEB'in derdi değil. Bankacıların KOBİ'leri sözde değil özde desteklemesi gerekiyor. Bugünki faizlerle işletmelerin geri ödemesi mümkün değil. Bunu desteklemeleri gerek" diye yanıtladı.
Teşviklerle ilgili soruya ise Bakan Çağlayan, "En fazla ayağı yere basan teşvik sistemi bu. Her güzelin bir kusuru olur. Teşvikte unutulmuş atlanmış hususlar olabilir. 6. Bölgeye emek yoğun sektörler için verdiğimiz destek kapsamında yanınızda çalışan asgari ücretlinin bazı primlerini biz karşılıyoruz. Müjdeyi vereyim kararname imzalandı. Bugün veya yarın yayınlanacak. Değişiklikle sosyal güvenlik işveren paşını yatırım tevşği değil normal teşvik olarak değerlendirdik. 6. Bölgede SSK işveren payı yatırım rakamına bakılmadan 10 yıl boyunca bakanlığımca karşılanacak. Yatırım OSB ve 6. Bölgedeyse 12 yıl SSK işveren payı kamu tarafından karşılanacak. Böylece işveren 390 lira gibi bir para ödeyecek. Teşviklerin hiçbirinde bir yere has bir şey çıkartmadık. Fuarcılığı panayır olmaktan çıkardık, gerçek anlamda fuarlar yapılmaya başladık" dedi. - Ankara