Bakan Varank, Bilişim Vadisi'nde oyun geliştirme yaz kampını ziyaret etti Açıklaması
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'de ancak katma değerli üretimle muasır medeniyetler seviyesinin yakalanabileceğini, bunun da yazılım, tasarım alanında insan yetiştirmekle mümkün olduğunu söyledi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'de ancak katma değerli üretimle muasır medeniyetler seviyesinin yakalanabileceğini, bunun da yazılım, tasarım alanında insan yetiştirmekle mümkün olduğunu söyledi.
Kocaeli'deki Bilişim Vadisi Dijital Animasyon ve Oyun Kümelenme Merkezi (DIGIAGE) tarafından düzenlenen "Oyun Geliştirme Yaz Kampı ve Global Ekosistem Buluşması"nda katılımcılar, "HyperCasual" oyunlar başta olmak üzere "midcore" ve "consol" proje tasarımlarıyla yeni nesil "metaverse", "blokchain", "NFT" ve "VR" oyun projeleri geliştirilmeye odaklanıyor. 11 Eylül'e kadar sürecek kampta 29 ülkeden 530 katılımcı, kurulan takımlarda oyun geliştirme çalışmalarını sürdürüyor.
Kampı ziyaret eden Bakan Varank, gençlere dondurma ikram ederek, yazdıkları oyunları denedi.
Gençlere hitap eden Varank, özellikle teknoloji tabanlı işlerde büyük ivmelenme olduğunu belirterek, Türkiye'nin her tarafında gençlerin kendi girişimlerini kurarak oyun sektöründe çalışmalar yaptığını dile getirdi.
Avrupa'da son iki çeyrektir oyun alanında en fazla yatırım alan şehrin İstanbul olduğuna değinen Varank, ikincinin Londra olduğunu ancak orada da en fazla yatırımı Türk girişimcinin aldığını, bu kabiliyeti keşfetmekten memnun olduklarını söyledi.
Bakan Varank, şöyle konuştu:
"Gençlerimize hem fiziki imkanları sağlayarak hem gerekli teknik destekleri sağlayarak, mentörlük desteği sağlayarak, onların karşılarına bu alanda kariyer planları çıkarken neler çıkabilir, bununla ilgili çözümler üreterek genç arkadaşlarımızın öncelikle ayakları üzerinde durmasını istiyoruz. Bu gibi organizasyonlar onların kariyerlerine çok ciddi katkı sağlayan etkinliklerdir. Bu sene 4 bin başvuru oldu, 600 arkadaşımız burada, yabancı misafirlerimiz burada. Buranın sağladığı en büyük avantajlardan birisi, takım oyununu öğretmesi. On günde zaman zaman kavga ederek, zaman zaman uzlaşarak arkadaşlarımız burada takım oyununu öğreniyor. Hayat her zaman kolay işlemiyor. Burada yaşadığınız birtakım fiziki sıkıntılar da aslında hayatta karşınıza çıkacak sıkıntılara sizi alıştıran, o sıkıntılı ortamlarda 'Nasıl ayakta kalabilirsiniz, işinize devam edebilirsiniz' bunu gösteren bir etkinlik. Arkadaşlarımızın yurtlarda, çadırlarda kalması, uykusuz kalarak işlerini bitirmeye çalışması aslında onlara çok ciddi kazanım sağlıyor."
Bu organizasyonun bundan sonra da devam edeceğine değinen Varank, "Gençlerimizi buralara davet edecek, onların önünü açmaya çalışacağız. Türkiye ancak katma değerli üretimle muasır medeniyetler seviyesini yakalayabilir. Katma değerin alanları nerede? Siz genç kardeşlerimizde, yazılımda, tasarımda... İşte bu alanlarda ne kadar çok insan yetiştirirsek Türkiye'yi bu alanda muasır medeniyetler seviyesinin üzerine o kadar kolay çıkarabiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Kampta oyun yazan takımların yatırımcılara sunum yaparak finans desteği arayacağına işaret eden Varank, son iki senede Türkiye'de özellikle teknolojik alanda işlere 1,5 milyar dolarlara varan yatırımlar yapıldığını gördüklerini vurguladı.
"Oyun sektöründe yakaladığımız ivmeyi devam ettireceğiz"
Varank, geleneksel iş insanlarının da bu alanların ne kadar katma değerli olduğunu görmeye başladığını belirterek, kendilerinin onlara bu yeni alanlara katkı sağlamalarını tavsiye ettiklerini söyledi.
Türkiye'de bundan dolayı girişim sermayesi fonlarında da bir ivme yakalandığını ifade eden Varank, "Yarın gelecek fonların büyük bir kısmı son 1-2 senede kurulmuş fonlar, bu alanlara yatırım yapan fonlar… Bilişim Vadisi olarak dedik ki biz öncü olalım, kendi girişim sermayesi fonumuzu kurduk. Genç yeteneklere ve genç şirketlere yatırım yapıyoruz. Bunu gören özel sektör de bu alanlarla ilgilenmeye başladı. İnşallah bundan sonra bu işler çok daha kolay olacak." diye konuştu.
Varank, bir girişimcinin en büyük sıkıntısının yatırım almak olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"İşte bu fonlar sayesinde biz bu imkanları da genç kardeşlerimizle buluşturmaya başlamış olacağız. Şurada elde ettiğiniz tecrübe emin olun bundan sonraki hayatınızda sizinle beraber size yoldaşlık yapacak. Bu manada bu tecrübeden faydalanmış olmak çok büyük bir imkan. İnşallah biz bu kamplarımızı arttıracak, daha çok arkadaşımızı bu işlere dahil edeceğiz ve özellikle oyun sektöründe yakaladığımız ivmeyi devam ettireceğiz."
"Bu alanlar gerçekten bizim gençlerimizin kabiliyetleri olan alanlar"
Bir zamanlar Türkiye'de sinema ve dizi sektörünün kimse tarafından bilinmediğini aktaran Varank, şunları kaydetti:
"Yeni Balkan seyahatinden geldik. En son Hırvatistan'ı ziyaret ettik. Orada Başbakanlıkta mutfakta insanlar Türk dizisi izliyordu. İşte onları gördüğünüzde aslında bizim kabiliyetlerimizin ne kadar cihanşümul olduğunu da yani uluslararası kabiliyetlere de sahip olduğumuzu görüyoruz. İşte bizim oyun firmalarımız müthiş yatırımlar alıyor. En son 2 ay önce Hacettepe'de bir firmaya gittik. Hacettepe'de Bilkent mezunu bir arkadaşımız, daha 5-6 sene önce mezun olmuş. 9 kişilik ekibiyle bir oyun yazmış. Oyununu 200 milyon dolara Amerikalılara satmış. Arkadaşımıza şunu sordum, 'Amerikalı şirket nasıl süreci sürdürebiliyor mu?' Dedi ki 'Sayın Bakanım performansları çok iyi değil ama önemli de değil biz zaten yenisini şu anda yazıyoruz.' İşte bu alanlar gerçekten bizim gençlerimizin kabiliyetleri olan alanlar. Arkadaşımızın beni etkileyen bir cümlesi oldu, 'Sayın Bakanım bu oyunu 200 milyon dolara sattık, inşallah bu sene Ankara'da vergi rekortmenlerinden birisi olacağız.' İşte memlekete katkı bu şekilde oluyor. Dedi ki 'Sayın Bakanım bu yola biz 9 kişi çıktık, şimdi 11 kişiyiz ve ben bütün arkadaşlarıma da şirketten pay verdim. Burada çalışan her bir arkadaşım şu anda milyoner.' dedi. İşte yeni nesil ekonomi dediğimizde bundan bahsediyoruz. Bu hikayeyi sizler yazacaksınız. Biz size sonuna kadar güveniyoruz ve inanıyoruz. Zaten sizlere inandığımız için bu imkanları sizlerle buluşturuyoruz."
Bakan Varank, 2002 yılında bu ülkede faal halde sadece 2 tane teknopark olduğunu, bu teknoparklarda toplam 630 kişinin çalıştığını aktararak, "Şu anda 90'ın üzerinde teknopark, 8 binin üzerinde firma ve 80 bine yakın insan teknoparklarda AR-GE yapıyor, tasarım yapıyor, katma değer üretiyor. Bu imkanları sunduğumuz için bu noktalara gelebildik. İnşallah biz bu imkanları sizlere sunmaya devam edeceğiz. Sizlerin önünü açmaya devam edeceğiz. Sizler de bu başarı hikayesini yazacaksınız." dedi.
