Bakanlıklar, Mikro Fabrikaları Teşvik Programı Kapsamına Aldı
Teknoloji yaygınlaştıkça büyük arazilere kurulan dev tesislerin yerini mikro fabrikalar alıyor. Birkaç milyon dolara ucuza ve hızla inşa edilen bu tesisler, bakanlıkların da teşvik programına alındı.
Gayrimenkul piyasasında milyon dolarlık ev almak yerine yatırım yapmak isteyene anahtar teslim fabrika kuruluyor. 'Bir fikrim var hayata geçmeyi bekleyen', 'Birikimim var kazanca dönüşmek isteyen', 'Tek hayalimdir olmak bir Hulusi Kentmen' diyorsanız birkaç milyon dolara mikrofabrika satın alabilirsiniz. Nasıl mı?
ÜRETİM DEĞİŞİYOR
Katı, sıvı ve gaz şeklinde olan maddenin hallerine bir de mobil hal eklenince, üretimin kuralları da değişiyor. Teknoloji sayesinde küresel köye dönüşen dünyanın makinesi de fabrikası da küçülüyor. İlk kez japonlar tarafından geliştirilip kullanılan mikrofabrikalardan bahsediyoruz. Aslında mantığı çok basit, dev tesisler yerine, onun yarısı kadar hatta atölye boyutunda son teknoloji ile donatılmış fabrika kuruluyor.
ÜLKELERİN VAZGEÇİLMEZİ
Otomotiv, elektronik başta olmak üzere her sektördeki firmalardan yoğun talep var. Maliyetleri düşürmek için kurulan mikrofabrika; ABD, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi ülkelerdeki yerini çoktan aldı. Yılda yüzde 8 büyüyen sektör, dünyadaki üretimin yüzde 5'ini karşılıyor. Hal böyle olunca, ülkeler de onun peşinde. Türkiye'de henüz planlama aşamasında olan bu yapılar için Sanayi Bakanlığı teşvik verme hazırlığında.
MEKAN VE ZAMAN TASARRUFU
Ülkemizde orijinal örneklerini bu yıldan itibaren göreceğiz. İşin ilginç tarafı Türk firmaları, anahtar teslim mikrofabrika ihraç etmeye başlamış. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD ve Almanya'ya talebe göre tesis kuruyor.
Mikrofabrika, üretimin süresini de yarıya indiriyor. Sabah üretimine başlanan bir akıllı telefon, akşam raflardaki yerini alabilecek. Bu ufaklıkların kurulması hızlı ve az maliyetli olduğu için stratejik bölgelere daha rahat yatırım yapılabilecek. Dağda, bayırda gecekondu misali türeyebilme özelliğine sahip olduğundan devrim niteliğinde. Aynı zamanda çevre dostu. Atık yönetimi konusunda da eski usül tesislere meydan okuyorlar.
TÜRKİYE'NİN İLK MİKRO TESİSİ 2018'DE
Ülkemize gerçek anlamda ilk mikrofabrikayı 2018'de kazandıracak olan Elektronet'in Başkanı Can Yanyalı, Ekonomi Bakanlığı'nın kendilerine destek verdiğini söylüyor. Firma bu teknolojinin kurulum hizmetini ihraç etmeye başlamış. Yanyalı, bu yıl Dubai'de, 2019'da ABD'de ve 2020 senesinde Almanya'da toplam 4 adet mikrofabrikayı devreye alacaklarını paylaşıyor.
YURT DIŞINA İHRAÇ EDİYORUZ
Mikrofabrikaların maliyetinin 5 milyon dolar ve kuruluş süresinin 9 ay civarında olduğunu belirten Yanyalı, bu tür üretim merkezlerinin ülkemizde öncelikli olarak otomotiv sonrasında da elektronik sektöründe kullanılacağını aktarıyor. Türkiye'nin, coğrafi konumu itibari ile mikrofabrika kurulması ve işletilmesi için öncelikli ülkeler arasında yer aldığını da vurguluyor. "Yatırımcı için ciddi bir maliyet ve süre avantajı sağlıyor. Stratejik bölgelere kurulduğunda lojistik ve dağıtım konularında büyük faydalar sağlayacak" diyen Yanyalı, "Prototip üretimi, geri dönüşüm işlemleri, tasarım evi ve benzeri konularda tercih edilmekte olan mikrofabrikalar için geleceğin üretim tesisleri diyebiliriz. Bu sebeple üniversite-sanayi işbirliği önemli. Eski usul devasa fabrikalar, verimsiz üretim, aşırı enerji kullanımı, çevre dostu olmayan tesislerden uzak durmamız gerekiyor" bilgisini veriyor.
DUBAİ VE ABD'YE İHRACAT
Yanyalı süreç ile ilgili şu detayları da ekliyor: " Sanayi 4.0 standartları içerisinde yer almakta olan mikrofabrikalar hızlı ve seri üretime geçiş konusunda öncelik sahibi oldukları için tercih ediliyor. Sanayi Bakanlığımız da yeni destek paketinde mikrofabrikalar için teşvik vereceğini açıkladı. Bu işi, ciddiye alarak planlama ve mühendislik faaliyetlerini geliştirmemiz önemli. Ortaya çıkan model, dünyanın her tarafında inşa edilebilir bir üretim tesisi olarak kullanılacak. Bu üretim tesisleri sayesinde, üretim kavramının tamamen değişmesi hedefleniyor. Mekan, enerji ve atik yönetimi konusunda daha verimli olduğu unutulmamalıdır. " (Yeni Şafak)