Balda Coğrafi İşaret Çalışmaları
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, Türkiye'nin farklı bölgelerinde üretilen balın tescillenmesi ve insan sağlığına etkilerinin üzerine yazılması için bilimsel ekip kurduklarını belirterek, "Çalışma tamamlandığında bu ballar coğrafi işaretli olarak artık ihracatta...
DURMUŞ GENÇ - Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, Türkiye'nin farklı bölgelerinde üretilen balın tescillenmesi ve insan sağlığına etkilerinin üzerine yazılması için bilimsel ekip kurduklarını belirterek, "Çalışma tamamlandığında bu ballar coğrafi işaretli olarak artık ihracatta yerini alacak." dedi.
Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel ısınma ve iklimsel değişikler nedeniyle bazı bölgelerde bal üretiminde düşüş yaşanmasına rağmen 2017'de 110 bin tol bal üretildiğini söyledi.
Türkiye'de yaklaşık 65 bin ailenin arıcılık yaptığını belirten Şahin, arıcılıkta "Balı arı yapmaz, balı hava yapar" sözünü hatırlatarak, iklim şartlarının uygun olmadığı yörelerde bal üretiminde düşüş olduğunu dile getirdi.
Şahin, yaşanan olumsuzluklara rağmen Türkiye'nin ihtiyacı olan çiçek balı üretiminin yapıldığını vurgulayarak, 2017'de geven, kekik gibi kır çiçeği ballarında üretimin çok olduğunu kaydetti.
"Ayçiçeği ve pamuk balında da iyi bir üretim yılı gerçekleşti. Özellikle son yıllarda ülkemizde ciddi bir şekilde ayçiçeği tarımı yapılıyor ve bunun balı üretiliyor. Adana, Hatay ve Antalya üçgeninde narenciye balında iyi bir üretim gerçekleşti. Artık Türk kestane balını da vitrine koymamız gerekiyor." diyen Şahin, üretimi az olan kestane balının tıbbi aromatik özellikleri olduğunu bildirdi.
"Bal paketlerinin üzerine, faydaları yazılacak"
Her balın tescillenmesi gerektiğini dile getiren Şahin, şöyle konuştu:
"Her ilimizin kendine özgü ballarında çeşitli değişimler gözüküyor. Biz bu ballarımızın coğrafi tescillerini yaptıracağız. Bugüne kadar Sivas Zara ve Ardahan ballarının coğrafi tescili yapılmış. Biz özellikle balın insan sağlığına etkilerini ortaya koyacağız. Hazırlayacağımız projeyle raflara çıkardığımız ballarımızın üzerine insan sağlığına etkilerini de yazacağız. Bununla ilgili 38 kişilik bilimsel bir ekip çalışma yürütüyor. Pojenin 2019 yılı sonlarında tamamlanması öngörülüyor. Çalışmalar tamamlandığında da bu ballar coğrafi işaretli olarak artık ihracatta yerini alacak."
Proje sayesinde, kestane, ayçiçeği, geven, narenciye ve pamuk ballarının özelliklerinin belirleneceğini anlatan Şahin, bu balların ulusal ve uluslararası pazara sunularak bal ihracatının da geliştirileceğini söyledi.
"Bal üretiminde düşüş yok"
Türkiye'de üretilen ballarda geçmiş yıllara göre bir düşüş yaşanmadığına işaret eden Şahin, "Yani bir yıl biraz çiçek balı düşüyor çam balı yükseliyor, bir yıl da çam balı düşüyor çiçek balları yükseliyor. Bunlar birbirini tamamlıyor. Türkiye'de arı sayısını artırarak bal üretimi artıramazsınız." ifadelerini kullandı
Şahin, son yıllarda arı sayısında yüzde 100'lere varan artışlar olduğunu ancak flora alanlarının aynı kaldığını belirterek, arının bal alacağı alanları genişletmek gerektiğini belirtti.
Türk halkının bal yemeyi sevdiğini ifade eden Şahin, şöyle devam etti:
"Türk arıcıların bir tek hedefi var o da tüm dünyadaki tüketicilere sağlıklı balları yedirmek. Türkiye'deki bal tüketimi kişi başı 750 gram ila 900 gram arasında değişiyor. Dünyanın bazı ülkelerinde ise bu rakam 1,5 kilograma kadar çıkıyor. Biz Türk halkına balı daha çok sevdirip, bu rakamları da yükseltmek istiyoruz. Türkiye'de piyasaya sunulmak istenen sahte ballarla da mücadele ediyoruz. Vatandaşımız, bilmediği ve ucuz fiyata satılan balları tercih etmesin."
