Başkentin "Yeşillikleri" Çubuk'tan
Çubuk ilçesinde üretilen yaklaşık 10 bin kasa maydanoz, dere otu, taze soğan, roka, ıspanak ve marul gibi sebzeler, başkentte ailelerin sofralarını süslüyor.
Çubuk ilçesinde üretilen yaklaşık 10 bin kasa maydanoz, dere otu, taze soğan, roka, ıspanak ve marul gibi sebzeler, başkentte ailelerin sofralarını süslüyor.
Ankara'nın "yeşillik üretim merkezi" olarak bilinen Çubuk ilçesi, kentin sebze ihtiyacının yaklaşık yüzde 15'ini tek başına karşılıyor. Özellikle Çubuk Çayı'nın geçtiği Esenboğa, Yenice ve Güldarpı mahalleleri, son yıllarda kaliteli yeşillik üretimiyle tanınmaya başlandı. Dışarıdan tarım arazisi kiralayanlarla yaklaşık 300 aile, günlük 10 bin kasa civarında maydanoz, dere otu, marul, taze soğan, ıspanak, tere ve roka gibi ürünler yetiştiriyor. Yaklaşık bin mevsimlik tarım işçisi de üretimde yer alıyor.
Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Cengiz Akbayrak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Çubuk Ovası'nın son yıllarda kaliteli sebze üretimiyle ön planda olduğunu söyledi.
Yaklaşık 12 bin dönüm alanda yetiştirilen ürünlerin büyük ölçüde Ankara'ya gönderildiğini anlatan Akbayrak, "Özellikle Çubuk Çayı çevresindeki arazilerin büyük bir kısmında yeşillik üretiliyor. İlçemizde başta salatalık, domates, biber akabinde yeşillik dediğimiz tere, roka, kıvırcık türü sebze üretimi yapılmakta. Yenice bölgemizde ilçemizin ve Ankara'nın ihtiyacı olan yeşil sebze üretilmektedir. Çubuk'ta gerek açık alan gerekse örtü altı sebze yetiştiriciliği her geçen gün artmaktadır." diye konuştu.
Ankara'nın sebze ihtiyacının yüzde 10 ile 15'ini Çubuk'un karşıladığını dile getiren Akbayrak, "Bu da toplam 10 bin kasaya tekabül ediyor. Bu ürünler arasında da özellikle yeşillik dediğimiz maydanoz, dere otu, taze soğan, roka, ıspanak ve marul gibi ürünler ön planda geliyor." dedi.
"Tarlada 25 kuruş, markette 1 lira"
Yaklaşık 20 yıldır yeşillik ürettiğini anlatan Bayram Karadavut da market ve pazardaki fiyatların değişmesine rağmen tarlada fiyatların hiç değişmediğinden yakınarak, "Yeşilliklerin demetini 25-30 kuruşa veriyoruz. Büyük demetlerde yapılan soğan ve pırasa da 75 ila 80 kuruş arasında gidiyor. Marketlerde bu ürünler 3-4 misli satılıyor. İşçi, mazot, gübre pahalanıyor ama bizim mahsul para etmiyor. Üstelik işçi bulmakta zorlanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Ektikleri ürünlerin tohumunu da yetiştirdiğini belirten Gülşen Karadavut ise tarlada çalışarak 5 çocuk büyütüp üniversitede okuttuğunu kaydetti.
Ülkesinde yaşanan iç savaş nedeniyle Suriye'den Türkiye'ye geldiğini aktaran Kasım Alsayır da 3 yıldır Çubuk'ta tarlada eşiyle çalışarak geçimini sağladığını söyledi.
Suriye'de müzisyenlik yaparak geçimini sağlarken Türkiye'de tarlada çalışmak zorunda kaldığını dile getiren Alsayır, "Elhamdülillah buna da şükür. Burada yazları 5 ay çalışıyorum sonra Urfa'ya gidiyorum. Tarlada türkü söyleyerek eşim ve iş verenlerle çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
Ankara'nın değişik semt pazarlarında esnaflık yapan Müşerref Öncel ise her gün Çubuk'a gelerek sebzelerini bizzat tarladan aldığını ifade etti.
Üreticilerden Rüstem Eğilmez de "İşimiz devamlı yeşillik üretmek. Tere, roka, maydanoz, ıspanak, soğan, kuzu kulağı, marul gibi çeşitlerimiz var. Yaz aylarında piyasa biraz düşük oluyor ama ramazanın ilk haftaları işler çok daha iyi oluyor." dedi.
Ramazan ayında oruçlu olarak çalışmanın biraz zor olduğuna değinen Gülbahar Eğilmez ise kış yaz sürekli sebze yetiştirdiklerini dile getirdi.
