Cdp Türkiye 2016 Su Programı Raporu Açıklandı
Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin, önceden önlem alınmaması halinde su sorununun yanlış yönetilmesine ilişkin risklerin, sadece ekonomiyi ve kalkınmayı olumsuz yönde etkilemekle kalmayacağını, artan yoksulluk, salgın hastalıklar, hatta sıcak savaş gibi birçok...
Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin, önceden önlem alınmaması halinde su sorununun yanlış yönetilmesine ilişkin risklerin, sadece ekonomiyi ve kalkınmayı olumsuz yönde etkilemekle kalmayacağını, artan yoksulluk, salgın hastalıklar, hatta sıcak savaş gibi birçok uluslararası krizi tetikleyebileceğini söyledi.
Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından Garanti Bankası'nın desteğiyle yürütülen "CDP Türkiye Su Programı"nın 2016 yılı sonuçları açıklandı.
Raporun tanıtım toplantısında konuşan Ebru Dildar Edin, Dünya Ekonomik Forumu'nun da ortaya koyduğu üzere su krizinin küresel etki yaratacak riskler arasında en üst sıralarda bulunduğunu, bu krizin ancak kolektif çaba ile aşılabileceğini söyledi.
Şeffaf olma, paylaşma ve iş birliği yapmanın önemine işaret eden Edin, şunları kaydetti:
"Geçen yıla kıyasla CDP Su Programı'na yanıt veren şirket sayısında yüzde 27 artış var. Su kaynaklarımızın korunması konusunda lider bir duruş sergileyen şirket sayısının önümüzdeki yıllarda daha da fazla olacağını düşünüyoruz. Su sorununun yanlış yönetilmesine ilişkin riskler, eğer önceden önlem almazsak, sadece ekonomiyi ve kalkınmayı olumsuz yönde etkilemekle kalmayacak, artan yoksulluk, salgın hastalıklar ve hatta sıcak savaş gibi birçok uluslararası krizi tetikleyebilecek. Öte yandan su sorunu iyi yönetildiği takdirde risk olmaktan çıkıp iş dünyası için yeni pazarlara erişim ve kaynak verimliliği gibi birçok fırsat sunacak."
-"Coca-Cola Türkiye olarak, 2015'te kullandığımız suyun 1,5 katını doğaya kazandırdık"
Coca-Cola Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Başkanı Galya Frayman Molinas da gelecek senaryolarında su varlığının en hayati maddelerden birisi olduğunu ifade ederek, sürdürülebilir büyüme için dokundukları toplum ve her birey için katma değer üretmek zorunda olduklarını vurguladı.
Molinas, "Bu da sadece rakamların peşinden koşarak olmaz. Değer üretmemiz, uzun vadeli insanı ve toplumsal faydayı merkeze koyan bir iş anlayışına sahip olmamız gerekiyor. Dünyanın her yerinde faaliyet gösteren global bir şirket olarak suyun korunması konusunda önemli bir rolümüz olduğuna inanıyoruz. Coca-Cola Türkiye olarak ise 2015'te kullandığımız suyun 1,5 katını doğaya kazandırdık. Gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla bu konuda öncü olmanın gururunu yaşıyoruz." şeklinde konuştu.
CDP Su Raporu'nun sonuçlarını paylaşan Sabancı Üniversitesi CDP Türkiye Projeler Yöneticisi Mirhan Köroğlu Göğüş ise şu görüşleri dile getirdi:
"Su riskleri Türkiye'de iş dünyası için gitgide daha öncelikli hale geliyor. CDP'ye Türkiye'den yanıt veren şirketlerin su yönetimi ve su risklerine karşı yükümlülük alma konusundaki taahhütleri de oldukça umut verici. Şirketler iklim değişikliği ve su konusunu bütünleştirilmiş bir şekilde ele alan, kapsamlı risk yönetimi stratejileri geliştirdikçe su ile ilgili fiziksel, yasal ve itibarla ilişkili negatif etkileri önceden değerlendirebilme ve hatta bu riskleri fırsata çevirebilme şansına sahip olacaklar."
"Türkiye susuzlukla yüzleşecek ülkelerden biri"
Toplantıda verilen bilgiye göre, bilim insanları ve uzmanlar, Türkiye'nin susuzlukla yüzleşecek ülkelerden biri olduğu konusunda hemfikir. Türkiye'nin güneydoğu sınırında bulunan ve aynı akarsu havzalarından faydalanan komşu ülkelerde de risk oldukça yüksek seviyede bulunuyor.
CDP Türkiye Su Programı'nın ikinci yılında, Türkiye'den davet alan 50 şirket, BIST-100 endeksinde yer alan şirketlerin içerisinde suya bağlı risklere en çok maruz kalma olasılığı olan sektörlerde yer alan şirketlerden oluşuyor. 50 şirketten 12 şirketin yanıt verdiği çalışma kapsamında, 7 şirket davet almadığı halde gönüllü olarak raporlama yaptı. Toplam 19 şirketin yanıt verdiği CDP Su Programı'nın Türkiye ayağında yanıt verme oranları geçen yıla göre yüzde 27 arttı. Rapor, CDP Türkiye'ye sunulan yanıtların analizine yer veriyor ve Türkiye'de şirketlerin suya bağlı riskleri nasıl yönettiği ve su yönetimi konusunda kendilerini nasıl konumlandırdığı konusunda kamuoyunu bilgilendirmeyi amaçlıyor.
Raporlama yapan şirketlerin yüzde 58'i su kullanımını ölçüyor ve takip ediyor. Riski değerlendirmek ve yönetmek adına Türkiye'deki şirketlerin sorumlulukları artarken, Türkiye'den yanıt veren şirketler, su ile ilgili 1,7 milyar dolar değerinde finansal risk raporladı. Şirketlerin yüzde 47'si su kaynaklarını daha iyi yönetebilmek için hedefler belirledi, yüzde 79'u ise su yönetimi ile ilgili stratejilerini tüm iş yapış stratejilerine entegre ettiğini raporladı.
"Türkiye'de su konusunda liderlik yolunda olumlu adımlar atılmakta"
Rapor çıktılarına göre, su riskleri, Türkiye'de iş dünyası için gitgide daha öncelikli hale geliyor. Çalışmaya yanıt veren şirketlerin yarıdan fazlası su kaynaklı olumsuz etkilere maruz kaldığını belirtirken, yüzde 21'i de bu etkilerin uzun vadede değil, raporlamayı takip eden bir yıl içerisinde kendilerini etkileyeceğini kaydediyor.
Yanıt veren şirketlerin yüzde 63'ü su ile ilgili kapsamlı risk yönetimi değerlendirmesi yapıyor. Söz konusu değerlendirmeler, şirketlere su ile ilgili fiziksel, yasal ve itibarla ilişkili negatif etkileri önceden değerlendirebilme ve hatta bu riskleri fırsata çevirebilme şansı veriyor. "Türkiye'deki şirketlerin, su yönetimi ve su risklerine karşı yükümlülük alma konusunda taahhütleri umut verici" ifadelerine yer verilen rapora göre, yanıt veren şirketlerin yüzde 79'u su ile ilgili stratejileri tüm iş yapış stratejilerine entegre ediyor.
Çıktılara göre, raporlama yapan şirketlerin yüzde 58'i su kullanımını ölçüyor ve takip ediyor. Şirketlerin yüzde 47'si su kaynaklarını daha iyi yönetebilmek için hedefler belirledi.
Raporda, şirketlerin neredeyse yarısının su kaynakları üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için hedefler koyduğu belirtilirken, yanıt veren şirketlerin sadece yüzde 5'i suya bağlı riskleri hem kendi doğrudan operasyonları hem de tedarik zincirleri kapsamında değerlendiriyor.
Kapsamlı su riski değerlendirmesi yapılabilmesi için şirketlerin özellikle kendi havzalarındaki yerel yönetimler, politika yapıcılar, tedarikçiler ve diğer paydaşlarıyla iş birliği içerisinde olmasının gerekliliğine işaret edilen raporda, "Türkiye'de su konusunda liderlik yolunda olumlu adımlar atılmakta." denildi.
Türkiye'nin henüz bir A listesi şirketi olmasa da Garanti Bankası, Pınar Süt ve Şekerbank, A- kategorisinde yer alarak umut verici bir başlangıç yaptı. Raporda, "Türkiye'de henüz su ile ilgili düzenlemelerin şirketler üstünde beklenen etkiyi yaratmadığını görüyoruz. Fakat küresel piyasalar özellikle Paris Anlaşması sonrası iklim değişikliği ile doğrudan bağlantılı olan su konusunda ciddi anlamda aksiyona geçme baskısı altındalar." ifadesine yer verildi.
Rapor sonuçlarının açıklanmasının ardından Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz moderatörlüğündeki "CDP Su Liderleri Paneli" gerçekleştirildi. Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin, Şekerbank Genel Müdür Yardımcısı Aybala Şimşek ve Pınar Süt Kalite Müdürü Birol Delibaş'ın katıldığı panelin ardından "CDP Türkiye 2016 Su Liderleri Ödülleri" sahiplerini buldu.
Türkiye'den A- puanı alarak su yönetimi konusunda lider konumda olan Garanti Bankası, Pınar Süt ve Şekerbank "CDP Türkiye Su Liderleri" olarak ödüllendirildi.