Doç. Dr. Özdemir: Rus Turistler 1 Yıldan Önce Gelmez
Doç. Dr. Gökçe Özdemir, Rusya ile yakınlaşmanın turizme etkilerinin olumlu olacağını, ancak kısa sürede etkilerini göremeyeceğimizi söyledi.
Türkiye- Rusya arasında uçak düşürme krizinden sonra yaşanan yumuşama, gözleri Rus turistlere çevirdi. Yaşar Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü Başkanı Doç. Dr. Gökçe Özdemir, yaşanan gelişmelerin turizme etkilerinin olumlu olacağını, ancak kısa sürede etkilerini göremeyeceğimizi belirtti.
Özdemir, "Ülkeler arasındaki siyasi çalkantıların negatif yansımaları çok hızlı oluyor. Ancak siyasi ilişkilerde yaşanan pozitif gelişmelerin etkisi ise uzun sürede kendini gösteriyor. Yaralar çabuk iyileşmiyor, bu nedenle turizmde eskiye dönüş zaman alacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
RUS TURİST YÜZDE 82 AZALDI
Türkiye - Rusya arasındaki uçak düşürme krizinin en fazla etkilediği sektör turizm oldu. Rusya-Ukrayna krizi sonrası ambargo nedeniyle yaşanan Rusya'daki ekonomik krizle gerileyen turizm rakamları, uçak krizinin ardından iyice düşmüştü. Rusya'dan Türkiye'ye gelen ziyaretçi sayısı, 2016 Mayıs'ta geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 92 düşüşle 41 bin 4 kişiye geriledi. İlk beş aydaki düşüş ise yüzde 82,77 oldu, Antalya'da ise bu oran yüzde 96'yı geçti. Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, yılın ilk beş ayında Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı ise yüzde 22,93 azalışla 8,3 milyon kişi oldu.
OLUMSUZ TABLO HEMEN DÜZELMEZ
Yaşanan bu düşüşlerin ardından önce Türkiye - İsrail ilişkilerini normale döndürecek anlaşmanın imzalanması, hemen sonra da Türkiye-Rusya gerilimini azaltacak açıklamaların yapılması turizmde umutları yeniden yeşertti. Yaşar Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü Başkanı Doç. Dr. Gökçe Özdemir, "olumsuz tablo hemen düzelecek" demenin iyimser bir yaklaşım olacağını, eskiye dönüşün çok hızlı gerçekleşmeyeceğini kaydetti.
REZERVASYONLAR SENEYE
Doç. Dr. Özdemir, "Yabancı turistler, bir ya da iki yıl öncesinden planlarını yaptıkları için bu yıl zaten geçti. Çünkü birçok rezervasyon iptal edildi ve başka ülkelere kaydı. Tekrar onları ikna edip değiştirmek mümkün görünmüyor. Gelecek yıl için de bir anda çok iyi rakamlar beklememek lazım. Rus turistlerde tedirginlik devam edecek ve tur operatörleri de bir süre daha ihtiyatlı davranacaklardır" dedi.
BU YILDAN ÇOK DAHA OLUMLU BİR TABLO BEKLEYEBİLİRİZ
Gökçe Özdemir, "İki ülke arasındaki ilişkilerin normale dönmesiyle, gelecek yıl bu yıldan çok daha olumlu bir tablo bekleyebiliriz. Geçen yılki turist sayılarına ulaşmak zaman alacaktır. Kitle turizminde tur operatörlerinin etkisi çok büyük. Dolayısıyla, onlar riski en az olan bölgeye yönlendirecektir, ancak kendini güvende hissettikleri zaman satışlar eskisi gibi olmaya başlar" diye konuştu.
İSRAİL'DEN GELEN TURİST SAYISINDA ARTIŞ
2008'de Türkiye'ye gelen İsrailli turist sayısının 558 bin 183 olduğunu hatırlatan Özdemir, daha sonraki yıllar sayının düştüğünü, ancak bu yıl İsrailli turist sayısında 79 bin 551 kişiyle ilk 5 ayda geçen yıla göre yüzde 37,31'lik artış yaşandığını söyledi. Özdemir, iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesiyle birlikte zamanla, 2008'deki rakamın da üstüne çıkılabileceğini ifade etti.
YAŞANANLAR DERS OLMALI
Bütün yaşananlara pahalı da olsa bir ders olarak bakmamız gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Özdemir, "Krizden kolayca çıkamıyoruz, kriz yönetimimiz zayıf. Tüm bu yaşananları ders olarak algılarsak turizm politika ve stratejilerini yeniden gözden geçirmenin turizmin gelişmesine katkısı olacaktır. Ancak böyle bakılırsa krize neden olan siyasi çalkalanmaların etkilerini en aza indirecek güçlü bir sistem kurulabilir. Bugünü ve yarını kurtarabiliriz, ancak turizmin geleceği için sektörde köklü değişimlere ihtiyaç var. Türkiye için turizm, sahip olduğu doğal ve kültürel kaynakların zenginliği ve yarattığı ekonomik değer ile en önemli sektörlerden biri olacaktır. Nitekim turizmin doğrudan veya dolaylı olarak çarpan etkisi ile katkıda bulunduğu sektörlerin çokluğunu da göz ardı etmemek gerekir. Turizmin olumsuz etkilerini, yalnızca turist sayısındaki düşüşle değil, yan sektörlerdeki kayıplarla da bütüncül anlamda değerlendirmek daha doğru ve gerçekçi bir yaklaşım olacaktır. Kitle turizmine ve turizm pazarında belli ülkelere olan bağımlı olmaktan kurtulmak için gerekli düzenlemelerin yapılması önemli bir adım olacaktır" dedi.
