Dolu Afeti Sonrası Üreticiler Bilgilendirildi
Şehzadeler İlçesi Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman, Manisa'da yaşanan dolu ve yağmur afetinin ardından çiftçinin büyük zarar gördüğünü belirterek, üreticilere tarım sigortası yaptırmaları konusunda çağrıda bulundu.
Şehzadeler İlçesi Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman, Manisa'da yaşanan dolu ve yağmur afetinin ardından çiftçinin büyük zarar gördüğünü belirterek, üreticilere tarım sigortası yaptırmaları konusunda çağrıda bulundu.
Manisa ve çevresinde dün etkili olan dolu ve aşırı yağmur sonrası ürünleri zarar gören çiftçiler Manisa'nın Şehzadeler İlçe Ziraat Odasında bir araya geldi. Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman'ın ev sahipliğinde yapılan toplantıya TARSİM Manisa Bölge Müdürü Fahri Yıldırım, Manisa Gıda Tarım ve Hayvancılık Şube Müdürü Halil Belliler, Şehzadeler Ziraat Odası Meclis Başkanı Mustafa Kaçire, Ziraat Odası yönetim kurulu üyeleri ve üreticiler katıldı. Toplantıda üreticilerin eksperlerin doğru karar verip vermediği konusundaki eleştirilerini yanıtlayan TARSİM Manisa Bölge Müdürü Fahri Yıldırım şunları söyledi:
"Hiçbir eksperin üreticiyi mağdur etme gibi bir düşüncesi yok ama şu var. Sizin beyan ettiğiniz verim yıllara göre teminat kapsamı dışındaki riskler nedeniyle değişir. Azalabilir, artabilir de. 2013 yılı don hadisesiyle birlikte göz verimliliğinin en düşük olduğu yıllardan biriydi. Bunu bağcılar biliyor. Son 40-50 yılın en verimsiz yıllarından biriydi. Eğer don olayı gerçekleşmemiş olsaydı siz de her yıl almış olduğunuz ürünü oradan alamayacaktınız. Bununla ilgili çok örnek var, bizim çok çalışmamız var. Nitekim hiç don olayı olmayan bağlarda yüzde 50 oranında ürün azalması oldu. Üreticiler bunu bize kendileri gelerek ifade ettiler. Geçen yıl hem don olayı oldu hem de dolu oldu. Burada yılın özelliğine bağlı olarak verim güncellemesi eksper yapmıştır. Onu neye dayalı olarak yapmıştır? Sizin bağınızda Mart veya Nisan ayında bir tespit yapıyor, zarar gören gözleri tespit ediyor. Siz asma üzerinde 100 göz bırakmışsınız 20-25 veya 30'u zarar görmüş. Eksper bunu tespit ediyor resmini çekiyor. Şimdi Temmuz ve Ağustos ayına geldiğinde şu manzarayla karşılaşıyor. Geriye 70 göz kaldı asma başında. Burada en az 15-20 salkım olması gerekiyor. Eksper öyle bir manzarayla karşılaşıyor ki 7-8 salkım var. Eksper şu yorumu yapıyor. Burada yüzde 80 don hasarı yoktur. Mart ayında geldiğimde burada yüzde 90 don hasarı yoktu. O zaman don dışındaki etkenler buradaki verimi azaltmış."
Yaşanan afetle ilgili bilgi veren Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman da, Türk çiftçisinin tarım sigortası dışında bir güvencesi olmadığını belirterek, üreticilerin mutlaka ürünlerini sigortalatmaları gerektiğinin altını çizdi.
Sorman, Manisa merkezde yaşanan lokal dolu olayında üreticilerin büyük zarar gördüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazı üzüm bağlarında özellikle yüzde 80 oranında zarar görmüştür. Bunun yanı sıra diğer mahsullerde pamuk, domates, mısır, hububat gibi ürünlerde de büyük zarar meydana gelmiştir. Sigortası olan üreticilerimiz bunun bir kısmından yararlanacaktır fakat sigortası olmayan çiftçilerimizin bu afetten dolayı zararlarını telafi etmeleri mümkün değildir. Türkiye'de sadece 2090 sayılı afet yasası olduğu için üreticilerin de bundan faydalanması mümkün olmuyor. Çünkü mal varlıklarının yüzde 40'ını kaybetmeleri gerekiyor. Ürün fiyatları, tarla fiyatlarından daha düşük olduğu için bu kanundan Türkiye'deki hiçbir üreticimiz maalesef yararlanamamaktadır. Onun için Türkiye'nin çeşitli yerlerinde meydana gelen dolu ve don afetlerindeki gibi burada en azından Manisa'da da uygulanmasını siyasetçilerimizden ve hükümetimizden talep ediyoruz."
Ziraat Odaları Birliği olarak hem bakanlık hem hükümete müracaatları olduğunu anlatan Sorman, sözlerine şöyle devam etti: "Önümüzdeki yıl üreticilerin ürün yetiştirebilmeleri için yeniden kredi verilmesini talep ediyoruz çünkü üreticiler bu yıl mahsul elde edemedikten sonra önümüzdeki yıl sürdürülebilir bir tarım yapmaları mümkün değildir. Onun için yeni kredilere ihtiyaç vardır. Bu sadece üretici meselesi de değildir. Aynı zamanda hem üretici hem tüketici olan bizim kesimimiz aynı zamanda bu ülkenin topraklarının sahibidir. Tarla arazileri bankalara ipotekli oldukları için özellikle özel bankalara yani yabancı sermayeli bankalara tarlalarımız ipotekli olduğu için bu tarlalar satıldığı zaman yabancıların eline geçecektir."
Yakın zamanda değil bu ülkede çalışmak, iş bulmanın bile mümkün olmayacağını anlatan Sorman, şunları söyledi: "Yani yabancılara satılan bu topraklarda yabancılar kendi teknolojisini ve kendi işsizini getirerek bu topraklar üzerinde istihdam yapacaklardır. Onun için hem üreticinin hem de bu toprakların kıymetinin bilinmesi gerekmektedir. Üreticilerimizin de bundan sonra yaşanacak olan doğal afetler karşısında mutlaka ve mutlaka tarım sigortalarına ürünlerini sigorta ettirmeleri gerekmektedir. Çünkü çiftçinin tarım sigortalarından başka hiçbir tutunacağı dal yoktur. Onun için mutlaka ürünlerini TARSİM tarım sigortalarına sigorta ettirmeleri gerekmektedir. Bunları Manisalı olarak tüm kurum ve kuruluşlarımızla, siyasetçilerimizle, politikacılarımızla beraber ben sarılacağını umut ediyorum. Hepimiz birlik ve beraberlik içerisinde sükunetle bu olayı yetkililere anlattığımız takdirde bu işlerin çözümleneceğine inancım tamdır. Hepinize geçmiş olsun diyorum."
Manisa Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Şube Müdürü Halil Belliler ise, yapılacak ince tespit ve çalışmalarda zararın yüzde 30'un üzerinde tespit edilmesinin şart olduğunu belirterek, "Yüzde 30'un altındaki zararlarda borç ertelemesi ile ilgili bir çalışma yapılması söz konusu değil" dedi.
Belliler ayrıca, hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini ve üreticilerin kendilerine gelerek başvuruda bulunmalarını istedi. Hasar olduğu tespit edilen alanlarda borçların ertelenmesinin söz konusu olacağını anlatan Belliler, yüzde 30'un üzerinde hasar olduğu tespit edilen yerlerde sadece Ziraat Bankası ve Tarım Kredi'ye olan borçların erteleneceğini de sözlerine ekledi. - MANİSA
