Enerji Arz Güvenliğine Stok "Garantisi"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, enerji arz güvenliğine yönelik olarak gelecek yıl Ulusal Petrol Stok Ajansı kurarak ulusal petrol stoku tutulmasını ve bu stokun etkin şekilde yönetilmesini ...
SEVAL OCAK ADIYAMAN - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, enerji arz güvenliğine yönelik olarak gelecek yıl Ulusal Petrol Stok Ajansı kurarak ulusal petrol stoku tutulmasını ve bu stokun etkin şekilde yönetilmesini sağlamayı hedefliyor. Aynı amaçla depo kapasitesi artırılarak doğal gaz stoklarının 2018 yılı itibarıyla yüzde 10 seviyesine ulaştırılması da öngörülüyor.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Bakanlık, gelecek yıl Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projesi ile Trakya'da yer alan doğal gaz depolama tevsii projelerinin yapımına hız verecek. Bu projelerin tamamlanmasıyla doğal gaz iletim ve dağıtım ağı ülke sathında genişleyecek ve talep noktalarına doğal gaz ulaştırılabilecek.
LNG ve spot LNG ithalatına ilişkin yasal düzenleme hazırlık çalışmalarını da 2014 yılında tamamlamayı hedefleyen Bakanlık, doğal gazda mevsimsel talep dalgalanmalarından kaynaklanan arz açıklarının karşılanması ve uzun vadeli doğal gaz ithalat anlaşması yapan firmaların yükümlülüklerini yerine getirebilmeleri amacıyla sadece bu firmalara spot LNG ithalatı izni verilmesine imkan tanıyan yasal düzenleme çalışmaları yapacak. Ancak bu hüküm, spot LNG Lisansı ve LNG Depolama Lisansı olan LNG terminali sahiplerine uygulanmayacak.
Ulusal Petrol Stok Ajansı, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Maliye ve Kalkınma bakanlıkları, Hazine Müsteşarlığı, EPDK, PİGM, BOTAŞ tarafından petrol piyasasında sürekliliğin sağlanması çerçevesinde kriz durumlarında veya olağanüstü durumlarda risklerin önlenmesini, uluslararası anlaşmalar gereği ulusal petrol stoku tutulmasını ve bu stokun etkin şekilde yönetilmesini sağlayacak Ulusal Petrol Stok Ajansı kurulacak.
"Depolama kapasitesi 4,3 milyar standart metreküpe ulaşacak"
Gelecek yıl TPAO tarafından yürütülen Trakya'daki Silivri doğal gaz depolama tesislerinin depolama, enjeksiyon ve geri üretim kapasitelerinin artırılması için 3 faz halinde programlanan Kuzey Marmara ve Değirmenköy Sahaları Yeraltı Doğal Gaz Depolama Tesisleri Kapasite Artırımı Projesi ve Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Projesinin yapımı devam edecek.
Bu projelerin tamamlanmasıyla mevcut depolama kapasitesinin 1,6 milyar standart metreküpten 4,3 milyar standart metreküpe, enjeksiyon kapasitesinin 10 milyon standart metreküp/günden 40 milyon standart metreküp/güne ve geri üretim kapasitesinin 14 milyon standart metreküp/günden 75 milyon standart metreküp/güne çıkarılması hedefleniyor. Böylece 2018 yılında bitirilmesi planlanan Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Projesiyle mevcut doğal gaz tüketiminin yüzde 10'unun depolanması sağlanmış olacak.
"Depolama stratejik yatırımlar kapsamına alınmalı"
Enerji ve Altyapı Yatırım Uzmanı Cengiz Güneş, konuya ilişkin değerlendirmesinde, çeşitli kaynaklardan temin edilen ham petrol ve doğal gazın piyasaya arzında, arz talep dengesizliğinin giderilmesi, kriz ve olağanüstü durumlarda arzın sürdürülebilirliğini ve ekonomikliğini etkileyecek olumsuzlukların asgari düzeye çekilmesi için depolama faaliyetinin büyük önem taşıdığına işaret etti.
Güneş, doğal gaz piyasasında tamamen serbest piyasa faaliyeti olarak tanımlanan depolama faaliyetinin uluslararası anlaşmalarda yer alan "al ya da öde yükümlülükleri" nedeniyle daha büyük önem taşıdığını vurgulayarak, satın alınmayan doğal gaz için de bedel ödeme riski bulunduğunu ifade etti. Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Depolama bir yandan fazla gazın depolanmasını ve ödeme yükümlülüğüne düşülmemesini sağlarken diğer taraftan arzın yetersiz olduğu durumlarda piyasada dengeleyici bir rolü söz konusudur. Özellikle ülkemiz açısından aralık, ocak, şubat ayları gaz talebi açısından pik dönemlerdir, Türkiye girişi 195 milyon metreküp/günken gaz talebinin bu limitin üzerine çıktığı günler olabilmektedir. Normalde depolamayla yönetilmesi gereken zor durum talep kısılarak yöneltilmektedir. Bu durum piyasa koşullarına uygun değildir. Ülkemizde puant (pik) tüketimin 200 milyon metreküp/gün, asgari günlük tüketimin ise 80 milyon metreküp/gün civarında gerçekleştiği dikkate alındığında depolama imkanlarının geliştirilmesi öncelikle atılması gerekli adımlar arasında olduğu görülebilir. İkinci olarak kompresör istasyonlarının kapasitelerinin artırılarak gaz akışının kesintisiz sağlanmasıdır."
"Ulusal Petrol Stok Ajansı, arz güvenliğine kurumsal çerçeve olacak"
Petrol stokları açısından Petrol Piyasası Kanunu'nun 16. maddesinde yer alan mevcut düzenlemenin ihtiyacı karşılamadığına dikkat çeken Güneş, "Bu açıdan 2006 yılından beri tartışılan Ulusal Petrol Stok Ajansı'nın kurularak petrolde arz güvenliğinin sağlanması kurumsal bir çerçeveye bağlanmış olacaktır" diye konuştu.
Doğalgaz Piyasası Kanunu'nda değişiklik öngören tasarıda ve teşvik tedbirlerinde depolama faaliyetinin desteklendiğini, çakışma durumunda depolama faaliyetlerine öncelik tanındığını anlatan Güneş, depolama faaliyetinde yeni kurulacak depoların stratejik yatırımlar kapsamına alınması, tamamının belli bir süreyle kullanımının yapımcı firmaya verilmesi ve tarifenin serbest bırakılmasının kapasiteyi artıran bir teşvik unsuru olacağını da vurguladı.
Güneş, "Yıllık ithalat kapasitesinin 51 milyar metreküp olduğunu dikkate aldığımızda depolama kapasitesinin 8 milyar metreküp civarında olması beklenir. Dolayısıyla inşa halindeki Tuzgölü Yeraltı Depolama Tesislerinin devreye gireceğini düşünsek dahi TANAP gibi projelerle birlikte minimum 3 milyar metreküp bir ek kapasite ihtiyacı görülmektedir" değerlendirmesinde bulundu. - Ankara