Gümrük Birliğinin Güncellenmesi Gücümüzü Artıracak"
Gümrük Birliğinin güncellenme süreci, 2017 yılında Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) sürecinde öne çıkacak alanların başında yer alıyor.
Gümrük Birliğinin güncellenme süreci, 2017 yılında Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) sürecinde öne çıkacak alanların başında yer alıyor.
2015 yılının mayıs ayında Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile AB Ticaret Komiseri Cecilia Malmström'ün başlattığı Gümrük Birliğinin güncellenme sürecinde hazırlık çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğu belirtilirken resmi müzakerelere 2017 yılında başlanması öngörülüyor.
İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, konuya ilişkin yazılı açıklamasında, Gümrük Birliğinin güncellenmesinin Türkiye'nin üretim kapasitesi, tarımsal verimliliği, hizmet ihracatı ve dış pazarlardaki rekabet gücünü artıracağını ve norm ve standartlarda AB ile entegrasyonu sağlayacağını belirtti.
20 yıldır yürürlükte olan Gümrük Birliğinin Türk sanayi ve dış ticaretine önemli katkıda bulunduğunu kaydeden Zeytinoğlu, bu faydalarına rağmen, Birliğin artık güncel gelişmelerin gerisinde kaldığını ve sağlanan faydanın da aşındığını belirtti.
Zeytinoğlu, Gümrük Birliğinin güncellenmesinin milli gelire, istihdama, yabancı yatırımlara ve dış ticarete önemli katkı sağlamasını beklediklerini vurgulayarak, "Ekonomi Bakanlığımız ve Avrupa Komisyonu tarafından yaptırılan araştırmalar özellikle yıllık bazda Gayri Safi Yurt İçi Hasılada (GSYİH) ve ihracatta öngörülen artışı ortaya koyuyor. Avrupa Komisyonunca yapılan etki analizinde, GSYİH'nın reel olarak yüzde 1,44'lük artışla 12,5 milyar avro olması bekleniyor. Ekonomi Bakanlığımızca hazırlatılan çalışmada ise 2030 itibarıyla, GSYİH'da yüzde 1,9, AB'ye yapılan ihracatta yüzde 24,4 artışa yol açacağı tahmin edilmiştir." ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin AB'nin imzaladığı STA'lardan faydalanması sağlanacak"
İKV Başkanı Zeytinoğlu, etki analizleri ile varılan tahminlerin, Gümrük Birliğinin derinleştirilmesi ve Türkiye'nin üçüncü ülkelerle AB'nin imzaladığı serbest ticaret anlaşmalarına (STA) dahil olması halinde geçerli olacağını vurgulayarak, "Yapılan etki analizlerinde farklı senaryolardan yola çıkarak hesaplamalar yapılıyor. Gümrük Birliğinin olduğu gibi kalması, yerini kapsamlı bir STA'ya bırakması gibi farklı senaryolar arasında iki taraf için de en karlı olması beklenen senaryo Gümrük Birliği'nin derinleştirilmesi alternatifi. Buna göre Birliğin işleyişi iyileştirilerek uyuşmazlıkların çözümü mekanizmaları güçlendirilecek, Türkiye'nin AB'nin imzaladığı STA'lardan faydalanması sağlanacak." değerlendirmesinde bulundu.
Gümrük Birliğine hizmet ticareti, kamu alımları piyasaları ve tarım ürünlerinin de ekleneceğini kaydeden Zeytinoğlu, bu şekilde karşılıklı pazarların daha açık hale gelmesinin ve Türkiye'nin üçüncü ülkelerle imzalanan STA'larla ilgili yaşadığı dezavantajların ortadan kaldırılmasının AB düzenlemelerine uyum düzeyini artıracağını, ekonominin genelinde önemli bir canlanma sağlayacağını belirtti.
Zeytinoğlu, Gümrük Birliğinin güncellenmesinin sektörel etkilerine ilişkin şunları kaydetti:
"Gümrük Birliğinin güncellenmesi süreci iç piyasada rekabeti artıracaktır. Bunun başlangıçta zorlayıcı etkileri olsa da, orta ve uzun vadede, sanayide üçüncü ülkeler ile imzalanacak STA'lar ile pazar payının artmasının yanında çeşitli tarım ürünleri gruplarında ve hizmet sektörlerinde verimliliği ve üretkenliği tetikleyecektir.
Motorlu taşıtlar, elektrikli aletler, tekstil ve ayakkabı gibi sanayi ürünleri, gıda sektörü, taze meyve ve sebze, kabuklu yemişler gibi tarım ürünleri ve inşaat, ulaştırma, mali hizmetler gibi alanlarda ihracatı artırması beklenmektedir. Sanayi dışında, tarım ve hizmet sektörlerine daha fazla yabancı yatırım çekilecek ve yeni iş alanları yaratılacaktır. Söz konusu sürecin, mevzuat düzeyinde AB'ye uyumu da artıracağı gibi, şeffaflık, hesap verebilirlik, öngörülebilirlik, hukuki denetim gibi iyi yönetişim ilkelerinin yerleşmesinde ön ayak olacağını umuyoruz."