Haberler

Hükümetin başlattığı inşaat projeleri çimento sanayicilerini umutlandırdı

Güncelleme:
Abone Ol

Türk Çimento Yönetim Kurulu Üyesi Osman Nemli, hazirandaki düşük faizli konut kredileriyle konut stoklarının ciddi oranda azaldığını belirterek, "Konut stoklarının azalmasıyla başlayan bir inşaat yapma hevesi var piyasada.

Türk Çimento Yönetim Kurulu Üyesi Osman Nemli, hazirandaki düşük faizli konut kredileriyle konut stoklarının ciddi oranda azaldığını belirterek, "Konut stoklarının azalmasıyla başlayan bir inşaat yapma hevesi var piyasada. Bu durum 2021 için bizi umutlandırıyor. 2021'in geçmiş 2-3 seneye göre daha iyi geçeceğini umut ediyoruz." dedi.

Bursa Çimento Fabrikası AŞ Genel Müdürü de olan Nemli, AA muhabirine, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının bütün sektörleri olduğu gibi çimento sektörünü de etkilediğini, özellikle başlangıçtaki kapanmalar ve kısıtlı mesailer nedeniyle inşaat sektörünün durgunluğa girdiğini söyledi.

İnşaat sektörünün 2019'dan gerilemeyle çıktığını hatırlatan Nemli, salgının etkisiyle 2020'nin ilk yarısının da çimento sektörü için sıkıntılı geçtiğini dile getirdi.

Devletin salgınla ilgili aldığı tedbirler kapsamında geçen yıl haziran ayında konut kredisi faizlerinde indirime gidilmesinin inşaat sektöründe çok hızlı bir toparlanmayı getirdiğini vurgulayan Nemli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yılın ikinci yarısı iyi bir toparlanmayla geçti fakat bu toparlanmanın yılın ikinci yarısındaki fiyatlara yansıdığını söylemek biraz zor. Şu anda Türkiye çimento sektörü genel olarak 2018 fiyatlarında ya da hala onun gerisinde. Geçen yılın ikinci yarısı daha pozitifti bizim için. İnşallah bunun 2021'de de devam etmesini bekliyoruz. Hükümetin başlattığı ve 2021'de devam ettirdiği büyük projeler var. Ayrıca hazirandaki düşük faizli konut kredileriyle konut stokları ciddi oranda azaldı. Konut stoklarının azalmasıyla başlayan bir inşaat yapma hevesi var piyasada. Bu durum 2021 için bizi umutlandırıyor. Herkes için 2021'in geçmiş 2-3 seneye göre daha iyi geçeceğini umut ediyoruz."

Nemli, müteahhitlerin elinde çok sayıda ruhsat olduğunu ancak salgından dolayı bunların inşaat faaliyetine dönüşmediğini anlattı.

İnşaat firmalarının bir dönem beklemede kaldığını ifade eden Nemli, "Eldeki stokların azalmasıyla bu anlamda yeni bir inşaat faaliyetine girişme yönünde hevesleri oluştu. İnşaat başlar başlamaz 1 ay sonra satışa hazır hale gelmiyor. Bunun da bir süreci var. Bu süreçleri de göz önünde bulundurarak inşaat faaliyetlerinde bir hareketlilik ortaya çıktı." değerlendirmesinde bulundu.

"Sektör olarak dünyada her zaman ilk 5'te yer alıyoruz"

Nemli, Türk çimento sektörünün uzun yıllardır dünyada hatırı sayılır bir seviyeye yükseldiğini, kurulu kapasite, üretim ve tüketim bakımından çok önemli bir konumda olduğunu belirtti.

"Sektör olarak Avrupa'nın en büyüğüyüz. Dünyada da her zaman ilk 5'te yer alıyoruz. Özellikle Çin'in büyük ölçüde çekilmesiyle ihracat anlamında da önemli yer kazandık." ifadelerini kullanan Nemli, bu durumun son 2-3 yılda iç piyasada pazarın küçülmesine rağmen sabit maliyetlerinin belli ölçüde karşılanması adına kendilerine çok büyük destek olduğuna işaret etti.

Dünya piyasalarındaki rekabetçi ortamın ihracat fiyatlarının düşmesine yol açtığına değinen Nemli, "2019'da 21 milyon ton olan klinker (çimento üretimi sırasında pişmiş kil ve kalkerlerin birleşiminden oluşan iri taneli malzeme) ve çimento ihracatı 2020'de 29 milyon tona yükseldi ama bunun karşılığında dolar bazında yüzde 10 civarında bir fiyat düşüşü söz konusu. Hem kendi iç rekabetimiz hem de uluslararası rekabetten kaynaklı olarak ihracat fiyatlarında bir düşüş var. Bu sene ihracat fiyatlarının biraz yukarı çıkmasını bekliyoruz. 2019'daki rakamları yakalamayı bekliyoruz ama hacim olarak belki bir miktar geriye gidebiliriz." diye konuştu.

Osman Nemli, Türk çimento sektörünün çok sayıda ülkeye ihracat yaptığını aktardı.

Neredeyse girmedikleri pazar kalmadığını bildiren Nemli, şunları kaydetti:

"Afrika ve Amerika bölgesi önemli ithalatçılarımızdan. Ana pazarımızı bu iki bölgedeki ülkeler oluşturuyor. Yeni gelişen pazarlarda sadece Çin'in etkisi söz konusu değil. Bizim dış siyasetimizin de etkisi var. 2020'de Libya bizim için birden önemli bir pazar haline geldi. Ondan önce uzun bir süre Libya ile ilişkilerimiz askıdaydı. Dış siyasette izlediğimiz politika, Libya'daki gelişmeler ve yaptığımız deniz anlaşmasıyla Libya ile ilişkilerdeki değişim bizi bir anda ileriye taşıdı. Doğrudan ilişkimiz olmasa da Ukrayna'nın başka ülkelere uyguladığı ithalatı engelleyecek kararlar da bir anda bizim pazarımızı o bölgede açtı. Bunun gibi yeni gelişen veya zaten var olan ama birdenbire büyüyen pazarlarımız söz konusu. Bu anlamda çok esnek ve hareketli bir sektörüz. İhracat pazarlarında en rekabetçi şekilde yer alabiliyoruz."

Kaynak: AA / Ekonomi

İhracat Ekonomi Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title