Haberler

İTÜ Arı Teknokent Teknoloji ve Girişimcilik Zirvesi

Abone Ol

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, "Ülkemizde kurulu teknokentlerin niteliklerinin daha da geliştirilmesiyle üniversite ve sanayi iş birliğinin de gelişeceğine ve rekabetçi üretim potansiyelimizin artacağına yürekten inanıyoruz.

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, "Ülkemizde kurulu teknokentlerin niteliklerinin daha da geliştirilmesiyle üniversite ve sanayi iş birliğinin de gelişeceğine ve rekabetçi üretim potansiyelimizin artacağına yürekten inanıyoruz." dedi.

Bilecik, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ARI Teknokent Teknoloji ve Girişimcilik Zirvesi'ndeki konuşmasında, yeni çağı en doğru tanımlayan olgunun "dönüşüm" olduğunu ve dijital teknolojilerin bu dönüşümün en belirleyici faktörü olduğunu söyledi.

Dijital teknolojiler sayesinde üretim miktarı ve kalitesinin arttığına dikkati çeken Bilecik, "İş dünyasına baktığımızda da sağlıktan finansa, enerjiden gıdaya tüm sektörlerin iş yapış biçimlerinin bu dijital dönüşümden etkilendiğini görüyoruz. Bu değişim rüzgarı ile var olan endüstriler baştan aşağı yeniden tanımlanırken, daha önce var olmayan yepyeni endüstrilerin de doğduğunu görüyoruz. Dijital dönüşüm ve Sanayi 4.0 kavramları hayatımızda hızla yer almaya başlarken, ekonomik fırsatlar kadar risklerin de karşımızda durduğunun farkında olmamız gerekiyor. Günümüzde yenilikçi olamayan firmaların ve ekonomilerin rekabet gücü giderek azalıyor." diye konuştu.

Bilecik, girişimciliğin ekonominin en önemli itici güçlerinden biri olduğunu, eğer büyük bir ekonomi ve zenginlik isteniyorsa girişimciliğin buna çözüm olduğunu dile getirdi.

"Ne kadar girişimcimiz olursa ülke olarak o kadar zenginleşiriz." diyen Bilecik, girişimcilerin piyasadaki risk ve belirsizliklere rağmen kendilerini yenileyerek varlığını sürdürdüklerini, bununla da yetinmeyip pek çok kişiye istihdam alanı sağladıklarını belirtti.

Bilecik, şunları kaydetti:

"Girişimciler kendilerini geliştirdikçe, yaşadıkları ülkenin ekonomisini de beraberinde geliştiriyor. Girişimciliğin ruhunu yaratıcılığın oluşturduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz. Geleceğin lider ülkeleri arasında yer alma hedefine ve azmine sahip ülkemiz için de girişimcilik konusu önemli bir potansiyele sahip. 2017 Küresel Girişimcilik Endeksine göre, Türkiye 137 ülke arasında 36. sırada yer alıyor. Aynı rapor, girişimcilik ekosisteminin yüzde 10 iyileştirilmesinin, ülke ekonomisine 331 milyar dolar kazandıracağını ortaya koyuyor. Genç nüfus oranı yüksek bir ülke olarak girişimcilik iştahımız da yüksek."

"Yeni bilginin katma değere dönüştürülmesi için teknokentler etkili bir model"

Erol Bilecik, girişimciliğin yaygınlaşması ve bilinçli girişimcilerin çeşitli sektörlerde yerini alması için son yıllarda gerek devlet gerek özel sektör çalışmalarının hızla arttığını kaydetti.

Girişimciliği destekleyen üniversitelerin sayısının da her geçen gün artığını bildiren Bilecik, "Özellikle üniversite ve sanayi iş birliğini çok önemsiyoruz. Yenilikçi fikir ve ürünlerin ortaya çıkarılıp geliştirilmesi için araştırma, bilgi birikimi ve doğru iş birlikleri hayati önem taşıyor. Bu kapsamda üniversiteler bünyesinde üretilen yeni bilginin sanayiye aktarılıp katma değere dönüştürülmesi için teknokentlerin etkili bir model olduğunu görüyoruz. Teknokentler sadece altyapı imkanları ile değil, sundukları geniş ekosistem ile de yeni girişimlerin doğmasını ve gelişmesini sağlıyor. Ülkemizde kurulu teknokentlerin niteliklerinin daha da geliştirilmesiyle üniversite ve sanayi iş birliğinin de gelişeceğine ve rekabetçi üretim potansiyelimizin artacağına yürekten inanıyoruz." şeklinde konuştu.

Bilecik, hızlı karar veren, risk alan, yeniliklerin peşinden koşan ve fark yaratmaya odaklanan girişimci şirketlerin manevra kabiliyetleriyle büyük şirketleri artık geride bıraktıklarını vurguladı.

Gelecekte de girişimcilerin sağladıkları verimlilik ve ürettikleri değerler sayesinde yeni istihdam fırsatları yaratmaya devam edeceklerini belirten Bilecik, şunları kaydetti:

"Yeni ekonomik düzende girişimcilik, artık Ar-Ge ve inovasyonla birlikte başarının vazgeçilmez yapı taşları arasında yerini alıyor. Dünyayı değiştiren teknoloji devrimine ve dijital çağın rekabet yarışına girişimcilerin çabalarıyla ayak uydurabileceğiz. Bizler ise girişimcilik ruhu ile kurulan ve bu ruhu hiç kaybetmemiş bir kurum olarak, ülkemizde girişimcilik ekosisteminin gelişmesine katkı sağlamayı sürdüreceğiz. Siz girişimcilerimizle birlikte Türkiye için çalışmaya ve Türkiye için üretmeye devam edeceğiz."

"Teknolojiye yatırım yapmak için hiç bir zaman geç değildir"

Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Paul Doany, teknolojiye yatırım yapmak için hiç bir zaman geç olmadığını vurguladı.

Doany, "Büyük şirketler kurumsal girişim sermayeleriyle yeni girişimlere yatırım yapmalı, genç şirketlere destek olmalı veya hisselerini satın almalı. Böyle olursa daha fazla girişimci şirket ortaya çıkar. Türkiye yeterince eğitimli insan kaynağı olan çok büyük bir ülke." dedi.

İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca ise üniversitelerin şirket kurabilmesinin ilham kaynağının İTÜ olduğunu ve İTÜ'nün artık küresel bir marka haline geldiğini söyledi.

İTÜ ARI Teknokent Üst Yöneticisi (CEO) Kenan Çolpan, İTÜ ARI Teknokent Operasyon Grup Başkanı (COO) Gökçe Tabak, teknopark firmalarının üst düzey temsilcileri, yatırımcılar ve yöneticilerin katılımıyla gerçekleştirilen zirvede BEETECH ödülleri de sahiplerini buldu.

Kaynak: AA / Ekonomi

Paul Doany Türkiye Bilecik Ekonomi Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title