Kardemir'de Grev
Çelik-İş Sendikası toplu sözleşme görüşmelerinden sonuç çıkmamasının ardından fabrika içerisinde miting düzenledi.
Çelik-İş Sendikası toplu sözleşme görüşmelerinden sonuç çıkmamasının ardından fabrika içerisinde miting düzenledi. Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Cengiz Gül, yüzde 42'yi kabul ettikleri zaman el sıkışacaklarını söyledi.
Çelik-İş Sendikası ve KARDEMİR arasında yapılan toplu sözleşme görüşmelerinden sonuç çıkmaması nedeniyle Çelik-İş grev kararı almıştı. Çelik-İş Sendikası tarafından fabrika içerisinde bulunan Çelik-İş Sendikası İş Yeri Temsilciliği önünde miting yapıldı. KARDEMİR işçileri sık sık slogan attı. Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Cengiz Gül, sözleşmenin başladığı gibi şeffaf ve katılımcı olarak sürdüğünü söyledi.
KARDEMİR işçisinin denendiğini belirten Gül, "KARDEMİR'de 10 yıllık süreçte alışılmış alışkanlıklar var bunları yıkmak çok kolay değil, çok zor da değil ama bunları yıkmak kolay değil. KARDEMİR işçisi sınanıyor, KARDEMİR işçisi deneniyor, 'KARDEMİR işçisi acaba yürürken, grev kararı alabilirler mi, alırlarsa yürürken ayakları titrer mi, yeni bir yönetim geldi acaba bu yönetim kararlı duruşunu, söylemlerini gerçek yaşama hayata koyabilir mi?' anlayışıyla bizi sorgulamaya çalışıyorlar. İşçi sınıfı mücadelesine yürekten inandığım için sınıfın ayrılığını gayrılığının olmadığını bildiğim için bunları aşmanın bizim için hiçbir önemini olmadığını biliyordum. TİS'te eski yeni işçi olayı kalktı. O protokoller yırtıldı tüm çalışanlar TİS kapsamına alındı. Bunları aşarken dedikodu yaymaya çalıştılar. Biz 'ayrı gayrı yok' derken yalan mı söylüyorduk, elbette ki ücret farklılıklarından dolayı yüzdeler 42 taban olmak kaydıyla değişebileceğini açıkça ifade ettik, 'bizim kırmızı çizgimiz yüzde' 42 dedik. Sözleşme görüşmeleri başlarken sendikal ayrılıklardan dolayı bazı arkadaşlarımızın TİS'ten faydalanamayacağı yalanları söylendi. Biz işçi sınıfının onurunu taşıyoruz. Onlara inanıyoruz, onların mücadelesinde bu tür ayrılıkları asla işçi sınıfının gerçek mücadelesinin önüne koymayacak kadar namusluyuz. Bunun için o arkadaşlarımızın hiçbir gün çalışmama kaygıları bizim sürecimizden itibaren olmayacaktır, bundan sonra da olmayacaktır. İşçilerin birlik ve beraberliğinin bölmek isteyenler bu tür kaygıları bu tür söylemleri sürekli söyleyeceklerdir. Ben başta olmak üzere yönetimimiz Metin Türker'in önünde söz veriyoruz, işçinin birlik ve beraberliğini bozacak davranışların önünde duramazsak rahmetli Metin Türker'in yüzüne bakamayız. Bu süreçte sıkıntılı günler geçirildi, TİS 2011-2012 rakamları belli rakamlara geldi. Bu sözleşme iki yıllık bir yetki için alındı eğer 2011-2012 yılı anlaştıysak gelin buna imza atalım. Madem anlaştık o zaman bunu neden imzalamıyoruz? 2012-2013-0214 konuşulur, bu ülkenin Başbakanı 2023'ü konuşmuyor mu? Önemli olan ana duygu olan 2011-2012 sözleşmesinde kaybettiğimiz yüzde 42'nin alınmasıdır. Bu alınmadan bizi hiçbir TİS teklifine kimse imza attıramaz. Biz 2013-2014'ü de konuşuruz, bundan çekinmeyiz, kendimizden bir korkumuz yok. Ama toplu sözleşmenin tekniği var, bu sözleşme iki yıllık bu imzalanır. Bana 2011-2012'nini dışında hiç kimse hiçbir protokolü imzalatamaz" dedi.
"KARDEMİR'İN BACASI TÜTSÜN AMA İŞÇİNİN DE BACASI TÜTSÜN"
10 yıl KARDEMİR işçisinin verdiğini belirten Gül, "10 yıl sonra işçi 'benim de bacam var' diyor, 'KARDEMİR bacası tütsün benim de bacam tütsün' diyor. KARDEMİR'in bacası tütmeli ama işçinin de bacası tütmeli. Biz yanarız ama kül olmayız bunu herkes böyle bilsin. Grev kararını aldık, ilk defa bunu almış sendikacı değilim. Ben 1980 yılında İSDEMİR gibi yerde grevi yöneterek bu sendikanın başına geldim. Onun için bizi 'grev kararı alamaz' diye kaygıları olanlara grev kararını alarak geldim. Grev kararını almaktan çok sevinçli değiliz, grev kararı bize aldırılmak zorunda kaldığı için aldık. Bunu davul zurnayla almadık. Bu sözleşme imzalanmazsa bugün grev kararı aldık 7 günlük sürede yasal süre var, bunlardan sonra hiç merak etmeyin Metin Türker'de şahit olsun ki uygulama tarihini alarak huzurunuza geleceğiz. Hiç kimse çelik işçisiyle oyun oynamayacak, KARDEMİR işçisiyle oyun oynamayacak dik duruşumuz var, bu süreci de hiç kimseye saygımızı bozmadan tek isteğimiz KARDEMİR emekçilerinin emeğinin karşılığını aldığı bir sözleşme almak bunun mücadelesi oldu. Kimse bizim arkamızdan dolanmaya sakın ha sakın çalışmasın. Hiç kimse alnımızın dik durmayacağı bir olayı beklemesin. Bu süreçte çok kararlıyız. İmzalana noktasına gelen sözleşmeyi gelecek yıllara yayarak geçmiş yıllarda yaptığı yanlışı bu yönetimi de yaptırma cesareti olan kimseye göstermem. 5 yıllık bir protokolden bahsediyorlar yok hükmünde saydım. Yanlışlar devam edilmez. Biz konuştuklarımızın arkasındayız. Eğer bir güven bunalımı varsa gerçekten üzülürüm. Güvenmeyecek birisi varsa KARDEMİR işçisi var. Kimse yalandan beylik yapmayacak" diye konuştu.
"KORKMAYIN, DİK DURUN"
KARDEMİR işçilerine ihanet etmelerinin mümkün olmayacağı belirten Cengiz Gül, şunları söyledi:
"Korkmayın, dik durun. Sanki Karabük işçisinin, KARDEMİR işçisinin ayağı titriyor, grev kararını uygulayamazmış, bu işçi benim peşimden gitmezmiş. Ben grev uygulama tarihinde grev gömleğini alır giderim. Gelen gelir gelmeyen KARDEMİR'in yönetimiyle kalır. Biz bir söz verdik. Kimse KARDEMİR işçisiyle oyun oynamaya kalkmasın. Biz bu süreci mutlu bir sonla bağlamak istiyoruz. Bu süreçte kararlılığımız ve dik duruşumuz herkese bir ders olacak şekilde olmalıdır. Yer yer eksik bilgiler, bilgi kirliliği olabilir bunlar bu süreçte doğaldır. Ama ne ben genel başkan olarak ne Çelik-İş Sendikası KARDEMİR işçisine ihanet etmesi mümkün değildir. Tüm bu söylemlerin ağzını kapatacak şekilde biz karar aldığımız gün tüm KARDEMİR işçisi grev çıkacak mı bunu istiyorum? Burada yapılmak istenen yetkisizlik bir dönem yaşatılmak istendi, burada Çelik-İş kavgasında hiç kimse göründüğü gibi değildi. Süreçleri çok iyi takip ettim. Geldiğim gün 200 ustabaşı arkadaşımız istifa ettirildi. Örgütsüz ve dağınık bir işçi topluluğu isteniyor burada. Burada hiçbir sendikanın olmadığı yetkisizlik isteniyor. Bundan sonra bugünkü birlikteliğinizden bin kat daha birlikte olmak zorundayız. Dedikodular yalanlar üretilebilir bu süreçten sonra. Biz yaşadık, örgütlülüğümüzü ve güçlülüğümüzü bozmak için karışıklıklar fitne fesat düşüneler yayabilirler. Ama alın terinizin emeğinizin dürüstlüğünüze inanıyorsanız birlikte olmak zorundayız. Birlikte dimdik kararlı şekilde geçirmek zorundayız."
KARDEMİR yönetiminin yüzde 42'yi kabul ettikleri zaman el sıkışmaya çağıran Gül, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz size amirlik yapmaya hüküm sürmeye gelmedik. Ben çelik işçisine hizmet etmeye adayım, ben sizin hizmetkarınızım. Bundan onur duyuyorum, gurur duyuyorum. Dünyada hizmet edecek en onurlu alın terini billur gibi akan çalışana hizmet etmekteyim. Anlaştığımız uzlaştığımız, kırmızı çizgimize 'tamam' dedikleri zaman yüzde 42'yi kabul ettikleri zaman el sıkışmaya çağırıyorum. Kimse bana 'başkan bu grev yanlış' demedi. Herkes 'KARDEMİR işçisi hak ettiği ücrete gelmelidir' diyor. Herkes yanlış düşünüyor da bazıları mı doğru düşünüyor. Yanlışlar geride kaldı, bir daha gelmeyecek o yanlışlar. Biz sıcakta terleyeceğiz birileri klimanın altında terleyecek, bunda hiçbir kaygımız olması mümkün değil."
Konuşmanın ardından işçiler Genel Başkan Cengiz Gül önderliğinde fabrika çıkış kapısına kadar sloganlar eşliğinde yürüdü. İşçiler daha sonra olaysız şekilde dağıldı. - KARABÜK