Haberler

Merkez Bankası'nın Borç Verme Faizini Artırması

Abone Ol

Burgan Yatırım Başekonomisti Bürümcekçi: "Merkez Bankası, Türk Lirası’nın değer kaybını önlemek için faiz silahını ağırlıkla kullanmaya devam edeceğini gösterdi" Garanti Yatırım Başekonomisti Altınsaç: "Enflasyonda yıl sonu Merkez Bankası tahmini olan yüzde 6,2'nin erişilmesini olası bulmuyoruz"

Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi, " Merkez Bankası, Türk Lirası'nın değer kaybını önlemek için faiz silahını ağırlıkla kullanmaya devam edeceğini göstermiş oldu" dedi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu'nun (PPK) bugünkü toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bürümcekçi, toplantıda politika faizinin yüzde 4,5, borçlanma faiz oranının yüzde 3,5 oranında korunduğunu, borç verme faiz oranının ise yüzde 7,75 seviyesine yükseltildiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Buna karşılık, piyasa yapıcılarına uygulanan oran ise yüzde 6,75 olarak korundu. Böylece 375 baz puan olan koridor genişliği 400 baz puana yükselmiş oldu. Makro ihtiyati araçlarda da bir değişiklik yapılmaması ile zorunlu karşılık oranları ve ROK katsayıları aynen korunmuş oldu. Piyasa yapıcısı bankalara uygulanan oranın değişmemesi, faiz koridorunda gerçekleşen 50 baz puanlık artışın etkisini sınırlayacak bir gelişme gibi görülse de, önceki PPK toplantısında alınan kararlar geçerliyse bu sınırlayıcı etki daha az olacak."

Temmuz toplantısında, Merkez Bankası'ndan sağlanan ağırlıklı fonlama oranını gerektiğinde hızlı ve yüksek oranda artırma esnekliğinin de kazanıldığını anımsatan Bürümcekçi, "Buna göre, bir hafta vadeli repo miktar ihalesi ve bir ay vadeli repo ihale miktarına ilişkin üst sınırlar kaldırılmış ve ek parasal sıkılaştırma yapılan günlerde, bankalara piyasa yapıcısı repo imkanı üzerinden fonlama yapılmayacağı açıklanmıştı. Bu uygulama devam ediyorsa, piyasa yapıcısı bankalar da 'istisnai' günlerde yüzde 7,75'lik orandan borçlanmak zorunda kalacaklar. Ancak istisnai günler çok sık uygulanmadığı ve bir gün kadar kısa sürdüğü için, eğer burada bir taktik değişikliği olup da daha sık uygulanmazsa, faiz artırımı beklenen etkiyi sağlamayabilir" öngörüsünde bulundu.

Merkez Bankası'nın, gelecek dönemde alacağı kararlara ilişkin net bir ifade kullanılmamakla beraber, enflasyon görünümünün orta vadeli hedeflerle uyumlu olana kadar para politikasında temkinli duruşun korunacağını, gerektiğinde ek parasal sıkılaşmaya gidilebileceğini tekrarladığını ifade eden Bürümcekçi, "Bizce, bu ifade yeni faiz artırımlarına kapının açık kalmaya devam edeceğini göstermiş oldu" dedi.

Ek parasal sıkılaştırma yoluyla, şu anda yüzde 6,5 seviyelerinde seyreden Merkez Bankası ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinin gerektiğinde hızlı bir şekilde yüzde 7,75'e kadar yükseltilebilmesini, Türk Lirası'nın değer kaybını sınırlamaya yardımcı olacak bir adım olarak gördüklerine dikkati çeken Bürümcekçi, "Merkez Bankası, Türk Lirası'nın değer kaybını önlemek için faiz silahını ağırlıkla kullanmaya devam edeceğini göstermiş oldu" değerlendirmesini yaptı.

Bürümcekçi, Kurulun temel ekonomik büyüklüklere ilişkin değerlendirmelerinde fazla değişmeden korunduğunu ve enflasyona ilişkin ihtiyatlı duruşun da değişmediğini ifade ederek, "Döviz satım ihalelerine ilişkin olarak yeni bir açıklama yapılmasa da, Merkez Bankası'nın, normal günlerde en az 50 milyon dolar tutarında olan günlük döviz satım ihalelerine devam ederken, ek parasal sıkılaştırma yapılan günlerde döviz satım ihalesi düzenlemeyeceğini varsayıyoruz" dedi.

"Enflasyonda yıl sonu Merkez Bankası tahmini olan yüzde 6,2'nin erişilmesini olası bulmuyoruz"

Garanti Yatırım Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç ise Merkez Bankası Para Politikası Kurulu faiz kararına ilişkin olarak enflasyona ilişkin tedirginliğin arttığını ifade etti.

Özellikle kurda son dönemde artışın sürüyor olmasının enflasyon görünümünü tamamen bozduğunu düşündüklerini aktaran Altınsaç,  son dönemde BDDK'nın aldığı kararların makro ihtiyatı tedbirlerin, hem de genel büyüme görüntüsündeki zayıflığın, kredileri yavaşlatacağını söyledi.

Altınsaç, özellikle altın ithalatının artıyor olmasının toplam cari açık açısından risk oluşturduğu kanaatinde olduklarını dile getirerek, gelinen noktada TL'de değer kaybının devam etme ihtimalinin çok yüksek olduğunu, bunun da genel makro görünüm açısından aşağı yönlü risk oluşturduğunu belirtti.

Enflasyonda yıl sonu Merkez Bankası tahmini olan yüzde 6,2'nin erişilmesini olası bulmadıklarına dikkati çeken Altınsaç, "Büyüme açısından da risklerin ciddi anlamda belirginleştiği bir dönemdeyiz" dedi. - İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Garanti Yatırım Merkez Bankası Ekonomi Ekonomi Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title