Şişecam'ın 2012 Yılı Dokuz Aylık Cirosu 4 milyar TL
Şişecam'ın 2012 yılı Ocak-Eylül döneminde net satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,5 artışla 4 milyar TL'ye ulaşırken, net kârı 290 milyon TL oldu.
Net Kârı ise 290 milyon TL
Şişecam'ın 2012 yılı Ocak- Eylül döneminde net satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,5 artışla 4 milyar TL'ye ulaşırken, net kârı 290 milyon TL oldu. Topluluğun 2012 yılı Eylül sonu itibariyle yurtiçi ve yurtdışındaki kuruluşlarında toplam 2.808 bin ton cam, 1.321 bin ton soda üretimi gerçekleştirildi.
Şişecam Topluluğunun 2012 yılı dokuz aylık mali tablolarını İMKB'de açıklamasının ardından Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdür Prof. Dr. Ahmet Kırman, yaptığı açıklamada; "Eylül ayı sonu itibariyle Topluluğun konsolide net satışlarının, önceki yılın aynı dönemine kıyasla % 8,5 oranında artış göstererek 4 milyar TL olarak gerçekleştiğini, buna karşın üretim maliyetlerinde ağırlıklı olarak doğalgaz fiyat artışları nedeniyle geçen yıla göre %18,6 oranında bir yükseliş yaşandığını, buna bağlı olarak toplam net kârın önceki yılın dokuz aylık dönemine kıyasla %50, ana ortaklık payına düşen net kârın ise %47 oranında azalarak sırasıyla 290 milyon TL ve 262 milyon TL seviyesinde oluştuğunu, aynı dönemde 2,8 milyon ton cam, 1,3 milyon ton soda üretimi gerçekleştirildiğini" belirtti.
2012 yılı üçüncü çeyreğinde konsolide bazda 1,3 milyar TL tutarındaki satış hacminin ikinci çeyreğe kıyasla % 6 oranında gerilediğini belirten Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdür Prof. Dr. Ahmet Kırman; 2012 Eylül sonu itibariyle %19,5 olarak gerçekleşen FAVÖK marjının, önceki yılın aynı döneminin yaklaşık 8 puan altında bir seviyede oluştuğunu, Ekim ayında doğalgaz fiyatlarına yapılan %10 oranındaki artış nedeniyle, piyasa koşullarını da zorlayarak, marjların daha fazla daralmamasına yönelik tedbirlerin alınmakta olduğunu ifade etti.
Ülke notumuzun gecikmeli de olsa "yatırım yapılabilir" seviyeye yükseltilmesinin memnuniyet verici olduğunu dile getiren Kırman; bu olumlu gelişmenin TL'nin hızlı bir değerlenme sürecine girmesi yönünde yaratabileceği baskının, pro-aktif davranılarak alınacak önlemlerle frenlenmesinin gerektiğini aksi takdirde, ithal girdi kullanmadan ya da düşük ithal girdi kullanarak üretim yapan ihracatçıların olumsuz etkileneceklerini belirterek, bu bağlamda kısa bir süre önce Merkez Bankası Başkanı tarafından yapılmış olan açıklamaların son derece yerinde olduğunun altını çizerek bu dönemlerin en önemli konusunun ülkenin rekabetçi gücünün muhafaza edilmesi ve de geliştirilerek rakiplerle mücadelenin sürdürülmesine imkân yaratılması olduğunu belirtti.
Büyüme potansiyeli yüksek piyasalara girme konusundaki arayışlarının sürmekte olduğunu, Rusya'daki düzcam yatırımının yanında, bu alanda Hindistan pazarına girilmesi için gereken inisiyatifin alındığını belirten Kırman; Eylül sonu itibariyle Topluluğun yatırım harcamalarının 605 milyon TL'ye ulaştığını belirterek sözlerini tamamladı.