Sönmez: "Ekonomik Büyüme, Moralleri Yükseltti"
Türk Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (TÜRKONFED) Başkan Yardımcısı, Adana Sanayici ve İşadamları Derneği (ADSİAD) Başkanı Süleyman Sönmez, Türkiye’nin ekonomik alanda sürdürülebilirliğe odaklanması gerektiğini bildirdi.
Türk Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (TÜRKONFED) Başkan Yardımcısı, Adana Sanayici ve İşadamları Derneği (ADSİAD) Başkanı Süleyman Sönmez, Türkiye'nin ekonomik alanda sürdürülebilirliğe odaklanması gerektiğini bildirdi.
Sönmez, yaptığı açıklamada, ülkenin üçüncü çeyrekte beklentilerin üzerinde gerçekleşen ekonomik büyüme rakamının önemli ve olumlu olduğunu ancak bu büyümenin sürdürülebilir olmasının gerektiğini ifade ederek, "Sürdürülebilirlik belirlenen sorunların çözümü için büyük önem taşıyor" dedi.
Küçük ve Orta Boy İşletmelerin (KOBİ) büyüme oranlarına katkı sunmak adına hükümet teşviklerinden daha çok yararlanmayı beklediğini kaydeden Sönmez, bütçe açığı, cari açık ve yükselen enflasyonun Türkiye'nin büyümeye ve paralelinde sürdürülebilirliğe odaklanmasını gösterdiğini ifade etti.
Türkiye'de ilk 2 çeyrekte yüzde 5'in üzerindeki büyüme rakamlarının ardından gelen 3. çeyrekteki yüzde 11'lik büyümenin iş dünyasında moral ve motivasyon yükselttiğini kaydeden Sönmez, Türkiye'nin Almanya'da başlayan Endüstri 4.0 ve dijitalleşme çağına tam anlamıyla ayak uydurmasının büyümeyi olumlu yönde destekleyecek en önemli faktörlerden biri olacağını ifade etti.
Sönmez, 2018 yılından itibaren hükümetin yeni bir ekonomik yol haritası, yeni bir reform süreci ile dünya ekonomi arenasında önemli bir aktör olmanın yollarını araması gereğine dikkat çekti.
Açıklamasında Çukurova bölgesine de ayrı bir parantez açan Sönmez, şunları söyledi:
"Türkiye kriz ve risklerle dolu bir yılı geride bırakıyor. 2017'de enerjinin taşınmasına aracılık etmesinden öte Doğu Akdeniz'de bulunduğu iddia edilen doğalgaz ve petrol rezervlerinin artan önemi Türkiye'yi daha aktif politikalar üretmeye zorlamasına rağmen meydana gelen olumsuz gelişmeler Türkiye'yi bu aktif ve proaktif politikaları üretmekten alıkoydu denilebilir. Gerek Mersin gerekse Adana bağlamında istenen stratejik enerji adımları atılamadı. Terörün yoğunlaştığı ve bölgesel ikili ilişkilerin daha da karmaşıklaştığı bir yılı geride bırakırken yeni küresel aktörlerle de karşılaşan Türkiye, tüm engellemelere rağmen bölgesel enerji denkleminden kopmamak için uğraş verdi. Bölgenin artan önemi karşısında enerji politikaları maalesef yetersiz kaldı. 2018 yılında enerji altyapısı konusunda Adana ve Mersin'in halen öncü rolü üstlendiği, rakipsiz olduğu ve geleceği şekillendirmeye hazır olduğu, bu bağlamda tüm sivil toplum kuruluşlarıyla bölgenin en güvenli yatırım alanının "bu bölge" olduğunun vurgulanması ve ulusal konferanslarda bu gerçekliğin altının çizilmesi hayati önem taşımaktadır. Yakın gelecekte bölgemiz, enerjide 'dünyanın merkezi' konumuna gelebileceği gibi hükümetin startını verdiği 'yerli otomobil' üretimine de talip stratejik bir konumdadır. Gelişmiş sanayi altyapısı, ulaşılabilirliği ve son dönemlerdeki yassı çelik konusundaki üretimi ile Çukurova, yerli otomobil üretimi fabrikası kurulması noktasında en önemli adaylardan biridir." - ADANA
