Haberler

Vatandaş Dövizde 'Dengeli Duruyor' Merkez'in Eli Rahatlıyor

Abone Ol

BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, Türk Yatırımcısını Merkez Bankası'nın Faiz Oranlarını Belirleyen Ppk'ya Benzetti. Bilgin, Vatandaşın Dövizde İzlediği Tutumla Merkez Bankası'na Yardımcı Olduğunu Söyledi.

BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, Türk yatırımcısını Merkez Bankası’nın faiz oranlarını belirleyen PPK’ya benzetti. Bilgin, vatandaşın dövizde izlediği tutumla Merkez Bankası’na yardımcı olduğunu söyledi.

BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, Türkiye’de finans sektörünün sağlamlığından duyduğu memnuniyeti dile getirirken, Türk halkının Para Piyasaları Kurulu (PPK) gibi ’çalıştığını’ ifade etti. Bilgin, vatandaşın kur düştükçe tekrar döviz alarak kurları bir anlamda sabitlediğini ya da değerini koruduğunu belirterek, Merkez Bankası’na yardımcı olduğunu anlattı.

Uludağ Üniversitesi İktisat Topluluğu’nun Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) desteğiyle düzenlediği "Uludağ Ekonomi Zirvesi"nde konuşan BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, finans yöneticilerindeki hırs, kár, daha fazlaya ulaşma duygularının bu krizin en önemli nedenlerinden biri olduğunu hatırlattı. Bankaların mevduatlarının 7 ay öncesiyle neredeyse aynı kaldığını, bankacılık sisteminin yeni kaynak aramaktansa mevcudu korumaya yöneldiğine dikkat çekerken, şu verileri aktardı: "Mevduat 7 ayda, Türk Lirası mevduatlar sistemimizde 270 milyar TL’den 291 milyar TL’ye çıkmış. Yüzde 7.7’lik bir artış var. Yabancı para mevduatlar, 117 milyar dolardan, 104 milyar dolara inmiş. Orada da yüzde 6.6’lık bir düşüş var. Buradan ne sonuç çıkarıyoruz? Bankalar yeni kaynak girişi alamamış, mevcudu korumaya gayret göstermişlerdir. Mevcudu korumak çok önem kazanmış."

Halkımız her gün toplanıyor

İkinci konu olarak da döviz mevduat hesaplarına değinen Bilgin, sözlerine şöyle devam etti: "Halkımızın bankalardaki yabancı para mevduatı, bu dönemde kurlar üzerinde stabilizatör rolü üstlenmiştir. Dikkat edin lütfen. Halkımız kurlar yükseldiğinde döviz bozdurmuş, kurlar düştüğünde de tekrar döviz almıştır. Esasında bizim halkımız, Merkez Bankası’nın PPK kurulu gibi her ay toplanmıyor, hemen hemen hergün toplanıyor ve karar alıyor. Aslında Merkez Bankası’na bir anlamda yardımcı oluyor. Elindeki DSH ile kurları bir anlamda sabitliyor veya dengesini sağlıyor. Mevduatın ortalama vadesi, ortalama 33 günden 28 güne inmiştir bankacılık sistemimizde. Krediler de ise 7 ayda TL kredileri 11.6 milyar TL, yabancı para kredileri de 5.4 milyar dolar azalmış. Toplamda TL’ye çevirirsek, yaklaşık 21 milyar TL’lik bir azalma var kredilerde, yüzde 5.6’lık bir azalma."

Beş yıldır test yapıyoruz ama hiç strese girmedik

TEVFİK Bilgin, Türkiye’deki bankacılık yapısını anlatırken, şunları dile getirdi:

Batıda olduğu gibi tek şube ile internet üzerinden ya da bir sermayeyle 30 para döndürmedik. Bizde sorunlu, toksik dediğimiz ürünler yok. 8 aydır test ediliyor böyle ürün yok. Hálá çıkmadı, bundan sonra da çıkmayacak.

Bu krizi biz çıkarmadık. Bitirecek de biz değiliz. Ama, ben çok emin olarak söylüyorum, Kendimize güvenirsek, neden ayağa ilk kalkan ülkelerden biri biz olmayalım. Ayağa ilk kalkan ülkeler, emin olun büyük avantaj sağlayacaklar.

ABD şimdi stres testi yapıyor, Biz 5 senedir stres testi yapıyoruz. Ama hiç strese girmedik; çünkü Türk bankalarının sermaye yeterlilik rasyosu (SYR) şu anda yüzde 18.5. Sermaye rasyosu yüzde 13’ün altında olan banka bulunmuyor.

Kredilerin takibe düşme oranının yüzde 19’a çıkması halinde bile sermaye yeterlilik rasyosunun yasal sınır olan yüzde 8’e uygun olacaktır.

Kredilerde takip oranı 4.4’e çıktı

GENEL kredi takip oranları hakkında Bilgi veren Tevfik Bilgin, eylül ayında kredilerin yüzde 3.1’inin takipte olduğunu, bu oranın 17 Nisan’da yüzde 4.4’e çıktığını açıkladı. Bilgin, bu oranın kredi kartlarında yüzde 8.5 olduğunu, KOBİ’lerde ise yüzde 5.5 olduğunu kaydederek, "Ama, ortalama 4.4’tür. Bizim için bu dönemde en önemli veri kredi likididir. Bireyseldeki takip oranında artışın farklı nedenleri vardır" diye konuştu.

İstihdam paketine 100 bin kişilik program eklenecek

BAŞBAKAN Yardımcısı Nazım Ekren, Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, 6’ncı ve 7’nci ekonomik paketlerin içeriğine ilişkin ipuçları verdi. Paketlerden birinin reel sektöre destek paketi olacağını kaydeden Ekren, amaçlarını "Firmaların sürdürülebilirliğini güçlendirmek ve rekabet gücünü arttırmak" diye açıkladı. Ekren, paketin önemli bileşenlerini şöyle sıraladı: "Yeni teşvik sistemini reel sektöre destek mantığıyla da kurgulamak. Reel sektörümüzün ölçek, finansman sıkıntısı ve stratejik vizyonunu yeniden şekillendirecek bir şirket yapılandırma sürecini başlatmak. Kredi garanti fonunun rol ve etkinliğini arttırmak."

Ekren ayrıca istihdam paketine 250 milyon liralık kaynakla 100 bin vatandaşa meslek edindirme programı dahil edileceğini belirtti.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Ekonomi

Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title