Yaş Meyve ve Sebzede Fiyatlandırma Politikaları Atb'de Konuşuldu
Yaş ve meyve sebzenin tarladan sofraya fiyat yolculuğu Antalya Ticaret Borsası (ATB) Sektörel Analiz Toplantısı’nda konuşuldu.
Yaş ve meyve sebzenin tarladan sofraya fiyat yolculuğu Antalya Ticaret Borsası (ATB) Sektörel Analiz Toplantısı'nda konuşuldu.
Yaş Meyve Sebze Sektöründe Fiyatlandırma Politikaları Sektörel Analiz Toplantısı, Dünya Gazetesi Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım moderatörlüğünde üretici, komisyoncu, tüccar, ihracatçı ve tedarikçi kesimlerin temsilcilerinin katılımıyla ATB Toplantı Salonu'nda yapıldı. Toplantıda, maliyet artışının üründeki zayiat, vergiler, mazot fiyatının yüksekliği, paketleme ücreti, işçilik ve benzeri ek maliyetlerden kaynaklandığı vurgulandı. ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, son dönemde sık sık gündeme gelen yaş meyve ve sebzede fiyat artışıyla ilgili kafaların karışık olduğunu belirterek, konuyu gündeme taşıdıklarını kaydetti.
"ÜRETİCİ ZOR DURUMDA"
Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, mevcut ürün maliyetleriyle çiftçinin para kazanamadığını söyledi. Yaş meyve ve sebzede stoklamanın olamayacağını belirten Alp, "Bizim malımız dayanıklı tüketim malı değil. Dolayısıyla stoklayıp speküle etme durumumuz yok" dedi.
Yüksek enflasyonun sorumlusunun tarım ürünleri olarak gösterildiğini belirten Nazif Alp, kendi sattıkları ile tüketiciye ulaşan ürün arasında fiyat uçurumu olduğunu belirtti. Alp, "Bu açığı kapatalım. Üretici ile tüketiciyi buluşturalım. Biberin domatesin fiyatını duyuyoruz, biber markette 6-7 lira. Üretici ile tüketici aynı geminin içinde. Bu geminin batmaması, birlikte yürümemiz lazım. Fiyatlar yukarıya gidince çiftçiler olarak şok yaşıyoruz. Arada uçurum var. 'Bu fark nereye gidiyor?' diye. Elimizden tutulmasını istiyoruz. Mağduruz. Zor durumdayız" diye konuştu.
"KOMİSYONCU GÜNAH KEÇİSİ DEĞİL"
Antalya Toptancı Hali Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği üyesi Fatih Ekinci, komisyoncuların üretici birliği gibi çalıştığını söyledi. Üreticiler tarafından toptancı haline getirilen ürünleri yerel ve ulusal marketlere, yerel ve şehirlerarası pazarlara, restoran, otel tedarikçileri, ihracatçılar ve tüccarlara verdiklerini belirten Ekinci, komisyoncuların tarladaki ürünün resmiyete dönüştürüldüğü ilk ayak olduğunu kaydetti. Ekinci komisyonculuk ile al-sat'ın farklı işler olduğunu belirterek, "Biz komisyoncular üretici adına ürünü alıp halde pazarlıyoruz. Üreticinin ürünlerini 1 liraya alıp 2 liraya satmıyoruz. Hizmet bedelimiz yüzde 11,34. Kesintilerden sonra kalan gelir oranı ise yüzde 8" dedi.
Yaş meyve sebze fiyatları haber yapılırken yanlış aktarıldığını söyleyen Ekinci, Antalya'da fiyatı 1 lira olan serpme domatesi bazı basın mensuplarının 5 liralık salkım domates olarak ekrana taşıdığını iddia etti. Ekinci, "Bu kadar haksız kazanç elde etsek üretici gelmez. Basın mensupları reyting uğruna 1 lirayı 5 liraya çıkarıyor. Salkım domates 2,5 lira, bunu 5 lira gösteriyorsunuz. Biz günah keçisiyiz. Sivri biber 2.80 lira. Kıl sivri biberin kilosu 7,5 TL. İstanbul'da 15 TL. Topluma siz yanlış fiyat veriyorsunuz. Biz bu kadar hain değiliz. Çocuğumuzun yüzüne bakamıyoruz" diye konuştu.
"ASIL SIKINTI MAYIS'TA"
Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) Yönetim Kurulu Üyesi Ali Demir, Rusya ile yaşanan uçak krizinden sonra yılbaşına kadar Rusya'dan ürün talebi gelince fiyatların yükseldiğini ancak, yılbaşından sonra sıkıntının başladığını söyledi. Asıl sıkıntının nisan, mayıs aylarında başlayacağını söyleyen Demir, "Fiyatlar düşecek" dedi.
Antalya Tüccar Esnaf Dayanışma Derneği Başkanı Adem Özaydın, üreticiden çıkan bir ürünün tüketiciye ulaşıncaya kadar paketleme, nakliye, hamaliye gibi işlemler nedeniyle yaklaşık 1,5 lira masrafı olduğunu belirtirken, yaş meyve sebzede üreticiden market rafına kadar giden süreçte yaklaşık yüzde 34'lük zayiat olduğunu vurguladı. 10 yıldır ürün fiyatlarının değişmediğine dikkat çeken Özaydın, "10 yıldır elmayı aynı fiyattan alıyoruz. Üretici para kazanamıyor. Nerede enflasyonu yükseltmişiz?" ifadelerini kaydetti.
İhracatçı İsmet Kerem ise üreticinin sahipsiz olduğunu belirterek, komisyoncunun üreticiye destek olmaya çalıştığını söyledi.
Toptancı Hali Yaş Meyve ve Sebze Komisyoncuları Derneği Başkanı Cüneyt Doğan, yaş meyve ve sebzede fiyatın nasıl belirlendiğini anlattı. Bir gün önce oluşmuş fiyatlara göre o gün ürünün azlığı ya da çokluğunun fiyatın belirlenmesinde etkili olduğunu belirten Doğan, arz ve talebe göre fiyatın tüccar ve komisyoncular tarafından belirlendiğini söyledi.
Doğan, arz talebin dışında ihracat ve iklim şartlarının da fiyat ürünleri üzerinde etkili olduğunu kaydetti.
"ÜRETİCİDEN TÜKETİCİYE 6 BASAMAKTAN GEÇİYOR"
Tüketiciyi Koruma Derneği Başkanı Abdullah Özçulcu, domatesin tüketicinin sofrasına ulaşana kadar 6 el değiştirdiğini belirtirken, halde ürün fiyatı belirlenirken üreticinin hiçbir etkisi olmadığını vurguladı. Özçulcu, "Domates üreticiden tüketiciye 6 basamaktan geçiyor. Bu aşamalarda fiyat kat be kat artıyor. Elinden geçiren kimse hemen satmıyor. Her biri paketleme, işçilik koymak zorunda. Vergiler, belediye giderleri, komisyonlar, KDV, SGK gibi giderler de var" şeklinde konuştu.
"KAZANMIYORUZ"
Durali Doğan ise 1988'den beri aktif üreticilik yaptığını, aynı zamanda komisyoncu, ihracatçı ve tedarikçi olduğunu belirterek, "Üretici 'mağduruz' diyor, doğru. Tüketici 'pahalı alıyoruz' diyor, doğru." dedi. Doğan, tarım ürünlerinde yüksek fiyatın sorumlusunun komisyoncu, ihracatçı ve tedarikçi olmadığını savundu.
Doğan, "Arada afaki karlar yok. O kadar paralar kazanılmıyor. Geçmişte bu işlerden çok iyi pazar kazandık. Artık o karlar yok. Bu haberler magazin değeri olan haberler. Bunlar vardır ama ticaretteki yeri yüzde 1-2'yi geçmez. Yüzde 95 reel ticaret" dedi. - ANTALYA