1. Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı Sonuç Bildirgesi
Giresun Üniversitesi'nin düzenlediği 1.Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı.
Giresun Üniversitesi'nin düzenlediği 1. Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı.
Çalıştay sonuç bildirgesini açıklayan Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar, "Şiddetin, kadınları zorla bağımlı bir konuma sokmanın toplumsal mekanizmalarından biri olarak, kadını ekonomik ihtiyaçlarından ve sosyal haklarından yoksun bıraktığını gördük. Buna bağlı olarak 1. Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı'nda toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda öncelikle erkeklerin eğitilmesinin gerekli olduğunu gördük" dedi.
Attar, "Tüm dünyada, farklı coğrafyalarda, kadınlar fiziksel, cinsel, ekonomik veya psikolojik şiddete maruz kalmaktadır. Kadınların toplumsal alanda kendine yer edinmesi ve öneminin artması, kadına yönelik ayrımcılığın ve şiddetin önüne geçmede en önemli basamaklardan biridir. Cinsiyetler arası eşitsizliğin ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine ve kadınların yaşam haklarının güvence altına alınmasına yönelik başta devlet kurumları olmak üzere tüm üniversite ve eğitim kurumlarının, basın-yayın organlarının ve sivil toplum örgütlerinin işbirliği içinde ciddi ve kapsamlı bir eylem planı hazırlaması ve tüm bunların fiili olarak yaşama geçirilmesi amacıyla Giresun Üniversitesi önderliğinde gerçekleştirilen 1. Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı'nın hem özel hem kamusal alanda mevcut olan şiddeti görünür kılmasını, toplumsal cinsiyet ayrımcılığına karşı en azından bir farkındalık yaratmış olmasını dilerim" diye konuştu.
"Tüm katılımcıların bildirileri sonucunda bütün devletlerde toplumsal cinsiyete dayanan rollerin erkeğin kadına hükmetmesine neden olduğunu bir kez daha gördük" diyen Rektör Attar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Devletlerin hem özel, hem kamusal alanda mevcut olan şiddeti görmezden gelmelerinin ve toplumsal cinsiyet ayrımcılığına karşı etkili politikalar geliştirmemiş olmalarının kadına yönelik şiddeti sürekli kıldığını gördük. Bu şiddetin erkekler ve kadınlar arasındaki eşit olmayan güç ilişkilerinin bir göstergesi olduğunu gördük. Şiddetin, kadınları zorla bağımlı bir konuma sokmanın toplumsal mekanizmalarından biri olarak, kadını ekonomik ihtiyaçlarından ve sosyal haklarından yoksun bıraktığını gördük. Buna bağlı olarak 1. Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı'nda toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda öncelikle erkeklerin eğitilmesinin gerekli olduğunu gördük. Kadına yönelik şiddeti doğuran temel unsurun cinsiyet ayrımcılığı olduğundan yola çıkarak, televizyon dizileri ve gazete haberleri başta olmak üzere medyada cinsiyet ayrımcılığı ve şiddetin her türlüsünün özendirilmesine karşı mücadele edilmesi gerektiğini gördük. Çok değerli uluslararası katılımcı meslektaşlarımızdan, sivil toplum kuruluşlarından ve basın kuruluşlarından rica ve talebimiz, ülkelerine döndüklerinde söz konusu 2011 İstanbul Sözleşmesi'nin onaylanması yönünde katkılarını esirgememeleridir. Çünkü, kadına karşı uygulanan şiddet, taşıdığı özellikler ve yaygınlığı nedeniyle hukuk sisteminin görmezden gelemeyeceği kamusal niteliği olan bir sorundur. Unutmayalım ki, yaşam bize kadın aracılığıyla verilmiş bir armağandır. Dünya nüfusunun yüzde 50'den fazlasını oluşturan kadınlar, ayrıcalık değil eşitlik istiyorlar. Eşitlik, insan olmanın gereksinimi, adaletin tecellisi demektir. Giresun Üniversitesi olarak barış ve huzur dolu bir dünyada eşit yaşayabilmenin yollarının arandığı ve ilkini gerçekleştirdiğimiz bu sempozyumu geleneksel olarak devam ettireceğimizi belirtmek isteriz." - GİRESUN