10. İstanbul Finans Zirvesi - Hakan Yurdakul
İstanbul Finans Zirvesi Danışma Kurulu Başkanı Dr. Hakan Yurdakul, "Ekonomiyi pozitif bilim ve sosyal bilimler gibi değişken yapılar ile anlamak mümkün." dedi.
İstanbul Finans Zirvesi Danışma Kurulu Başkanı Dr. Hakan Yurdakul, "Ekonomiyi pozitif bilim ve sosyal bilimler gibi değişken yapılar ile anlamak mümkün." dedi.
10. İstanbul Finans Zirvesi'ne Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, İstanbul Finans Zirvesi Danışma Kurulu Başkanı Dr. Hakan Yurdakul, Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Başkanı Ayşem Sargın, QNB Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, Citibank Türkiye'nin Üst Yöneticisi (CEO) Serra Akçaoğlu ve Denizbank Üst Yöneticisi (CEO) Hakan Ateş katıldı.
"Finansal Metamorfoz ve Geleceğe Dönüş" adlı zirvenin açılış konuşmasını yapan Yurdakul, finans sektörünün reel sektör ile ilişkisini finansal metamorfoz üzerinden tartışırken aslında temel olarak ekonomi ve büyümeyi nasıl tanımlandığının önemli olduğunu söyledi.
Yurdakul, "Ekonomiyi pozitif bilim ve sosyal bilimler gibi değişken yapılar ile anlamak mümkün. Eğer ekonomiyi pozitif bilim ve evrensel kurallara tabi olarak heryerde tüm zamanlarda ve herşey için tanımlarsak bunun sonucunda büyüme reçetelerinin heryerde aynı olduğunu görürüz." diye konuştu.
2017 yılında doğanların yüzde 67'sinin işsiz olacağına ilişkin bir öngörü oluştuğunu belirten Yurdakul, dünyanın böyle bir dünyaya doğru gittiğinin altını çizdi.
"Ekonomiyi pozitif bilim yerine reel ahlak sistemi olarak anladığınızda dünya biraz değişiyor"
Yurdakul, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ekonomiyi pozitif bilim yerine reel ahlak sisteminini arkasında tutan, dünyanın iyiliği için yapılması gerekenleri hisseden bir şey olarak anladığınızda dünya biraz değişiyor. Böyle bir dünyada biraz marjinalleşmiş sayısallaştırılmış kavramlar orjinal haline geri geliyor. Mesela yasal kelimesinin anlamı azalıyor meşru kelimesinin anlamı daha ön plana çıkıyor. Hırsın yerine tutku, tarafsızlık yerine adalet daha önemli bir hale geliyor. Eğer ekonomik büyümenin temel varlık nedeninin insanın, dünyanın iyiliği ve adaletin tesisi diye tanımlarsak.
Burada HZ. Ali'nin 'Devletin dini adalettir' cümlesine bir referans vermek istiyorum. Bu cümlede geçen adalet kelimesi bizde fiilen karşılığı olan mahkemeler, savcılar, davalar ve dosyalar anlamına gelmiyor. Adalet bundan daha fazla birşey. Adalet diye tanımlanan şey bu cümlede devletin ve ekonominin iyicil bir şekilde dönmesi. Bu döngünün sağlanması için gereken temel kavram."
Yurdakul, Kınalızade Ali Çelebi Ahlak-ı Alai adlı eserinin olduğunu, eserde devlet ve aile ahlakı ilişkin öğütler verdiğini belirtti. Eserde tanımlanan ahlak kelimesinin modern olarak tanımlanın protestan ahlakı gibi birşey olmadığını kaydeden Yurdakul, şunları kaydetti:
"Kınalızade Ali Çelebi eserinde bir adalet döngüsü tarifi veriyor. Ekonomiyi, büyümeyi nasıl tanımladığımız ile ilgili şöyle diyor. Dünyanın iyileşme sebebi adalettir. Dünya koruyucu duvarı devlet olan bir bağdır. Devlete düzen veren şey kural ve kaidelerdir. Kural ve kaideleri padişahtan başkası koruyamaz ama ordu olmadan padişah hakimiyet kuramaz ama orduyu paradan başka birşey toplayamaz. diyor. Yani adalet, devlet, büyüme ve ekonomi toplum arasında sağlıklı bir döngüden bahsediyor."