12 Eylül Davası
Müdahil avukatı Sarıhan: "İnsanlığa karşı bir suç yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir.
12 Eylül Davasında, müdahil avukatlarından Şenal Sarıhan, "İnsanlığa karşı bir suç yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir. Bu davada, insanlığa yöneltilmiş tehdidin mutlaka cezalandırılması gerektiği inancındayız"
Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, esas hakkındaki beyanlarını sunmaları için müdahil avukatlarına söz verildi.
12 Eylül Darbesi döneminde öldürülen Cemil Kırbayır'ın ailesinin avukatı Fikret Babaoğlu, sanıkların, insanlığa karşı suçtan yargılanmamasını eleştirdi.
Davayla, 12 Eylül ile yüzleşildiğini ifade eden Babaoğlu, şunları savundu:
"Buraya, sanıkların cezalandırılması, ipte sallandırılması, cezaevinde çürümesi umuduyla gelmedik. 12 Eylül'le yüzleşilmesi, varsa suçların ortaya konulması için geldik. Kenan Evren, Erdal Eren'in mezarına gitsin, diz çöküp özür dilesin. Tarihe kötü, faşist bir diktatör olarak geçti, böylece tarihe iyi, vicdanlı bir ihtiyar olarak geçebilir."
Müdahil avukatı Şenal Sarıhan da İlhan Erdost'un 12 Eylül döneminde işkenceyle öldürüldüğünü ifade ederek, bu dönemde işkencelerin yapıldığını, insanların öldürüldüğünü, sakat bırakıldığını, sürgüne gönderildiğini, siyasi partilerin kapatıldığını söyledi.
Bu suçları işleyen kişilerin, "Anayasayı ihlal" ile suçlanmasının, onları korumak anlamı taşıyacağını savunan Sarıhan, "İnsanlığa karşı bir suç yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir. Bu davada, insanlığa yöneltilmiş tehdidin mutlaka cezalandırılması gerektiği inancındayız" dedi.
-"Müşteki, bütün Türkiye"
Müdahil avukatı Ergin Cinmen, darbenin sivil ayağının da ortaya çıkarılması talebinde bulunarak, "Bu davanın sanıklarının ülkeye vermiş olduğu zarar çok büyük. Türkiye'de son 5 günde yargıda yaşanan kargaşanın nedeni de 12 Eylül darbesidir" diye konuştu.
12 Eylül Davası'nın müştekilerinin, bütün Türkiye halkı olduğunu ifade eden Cinmen, 12 Eylül sürecinde ölen Mustafa Asım Hayrullahoğlu'nun eşi Aynur Hayrullahoğlu'nun avukatı olarak mahkemede bulunduğunu belirtti.
Mustafa Asım Hayrullahoğlu'nun, emniyette işkenceler gördüğünü ve sonrasında da öldüğünü anlatan Cinmen, Hayrullahoğlu'nun ölümüyle ilgili açılan davada, sanıkların Askeri Yargıtay Genel Kurulu'nca beraat ettirildiğini ileri sürdü.
Hayrullahoğlu'nun ölümüne ve şüphelilerin beraatına, sanıkların yarattığı iklimin neden olduğunu savunan Cinmen, Hayrullahoğlu'nun ölümü suçuna, sanıkların katıldığının tespitini istedi.
-"Suç duyurusunda bulunulsun"
Müdahil avukatı Hasan Ürel de 12 Eylül Darbesine bir zemin hazırlandığını, bu süreçte Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz, Gazeteci Abdi İpekçi gibi insanların öldürüldüğünü kaydederek, "Öyle bir karar verin ki; darbeciler mahkum olduğu gibi, bundan böyle kimse darbeyi aklına getirmesin. Toplumun farklılıklarını bir zenginlik olarak değil de çatışma ortamına zemin yaratmak için gören darbecilerin cesaretini kırın. Bu kanlı süreçte hayatlarını kaybeden insanların ruhları muazzez olsun" dedi.
Müdahil avukatı Aydın Erdoğan da Diyarbakır Cezaevi başta olmak üzere, birçok yerdeki işkenceden ölümlerin, insanlığa karşı suç olduğunu ifade ederek, kararla birlikte, sanıkların, bu suçlardan da yargılamalarının yapılması için suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
Erdoğan, verilecek kararın Türkiye'de darbeye karşı, darbeyi alkışlayanlara karşı emsal olacağını düşündüğünü söyledi.
-"Kozmik odada inceleme yapılsın"
Müdahil avukatı Ömer Kavili de Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği'nden, sivil koordinasyon grubuna ilişkin istenen belgelerin, mahkemeye gönderilmediğini savunarak, bu belgeleri göndermeyenler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
Bir naip hakimle, Genelkurmay'ın kozmik odasında inceleme yapmasını talep eden Kavili, "Darbeciler mahkum olmalıdır ama ustalıkla gizlenen sivil koordinasyon grubunun da açığa çıkması gerekir" dedi.
Duruşmaya, saat 13.30'a kadar ara verildi. - Ankara
