17 Ağustos Depremi'nin kahramanları madenciler, o günleri anlattı
17 AĞUSTOS Depremi'nin yıl dönümünde, depremin ardından bölgeye ilk giden kurtarma ekibinde olan madenciler, yaşadıklarını anlattı.
17 AĞUSTOS Depremi'nin yıl dönümünde, depremin ardından bölgeye ilk giden kurtarma ekibinde olan madenciler, yaşadıklarını anlattı. Depremden 18 saat sonra vardıkları Adapazarı'nda çok sayıda kişiyi kurtardıklarını söyleyen emekli maden işçisi Alaaddin Kara, "Bizler her 17 Ağustos'ta duygulanırız. Evde ailemize anlatırken duygulanıp, ağladığımız oluyordu. O travmadan kurtulmak gerçekten zor" dedi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu'nda (TTK) çalışan maden işçileri, 17 Ağustos 1999 Depremi'nin ardından kurtarma çalışmalarına gitmek için gönüllü oldu. TTK Üzülmez Müessese Müdürlüğü, 30 gönüllü maden işçisini depremin hemen ardından Adapazarı'na gönderdi. Kısa sürede de TTK'ya bağlı tüm müesseselerden toplam 1564 maden işçisi ve 74 mühendis, Kocaeli, Sakarya, Yalova'da kurtarma çalışmalarına katıldı. Maden işçileri, kömür ocaklarında kullandıkları tahkimatlarla, depremde çöken binaların enkazlarında çalışmalar yaptı. Maden işçileri 32 kişiyi canlı çıkarırken, 447 kişinin de cenazesine ulaştı. Ayrıca diğer kurtarma ekipleri de maden işçilerinin tahkimatları sayesinde yüzlerce depremzedeyi kurtardı.
'O TRAVMADAN KURTULMUK ÇOK ZOR'Emekli maden işçisi Alaaddin Kara, depremin ardından çalıştığı maden ocağına gittiğini ve arkadaşlarıyla ilk gönüllü ekibinde yer aldığını söyledi. Yollarda oluşan göçükler ve yoğun trafik nedeniyle, Adapazarı'na 18 saatte ulaşabildiklerini ve hemen çalışmaya başladıklarını belirten Kara, "Biz orada kısa sürede gidebilseydik kurtardığımız can sayısı buna paralel olarak artardı. Orada ilk olarak küçük bir çocuğu kurtardık. Daha sonra yaralı çifti ev genç bir delikanlıyı çıkardık. Arkadaşlarımız canlarını tehlikeye atarak diğer depremzedeleri çıkarmaya çalıştılar. Bizim 10 kişilik ekibimiz ilk gün 10 kişiyi sağ çıkardık enkazdan. Cenazeleri de çıkarıyorduk. Sonra onları çıkarmayı bıraktık. Enkazda sağ kalanlara yöneldik öncelik olarak. Bizler her 17 Ağustos'ta duygulanırız. Evde ailemize anlatırken duygulanıp, ağladığımız oluyordu. O travmadan kurtulmak gerçekten zor. 17 Ağustos'u unutturmamız gerekiyor. 17 Ağustoslar fay hattı üzerinde olan ülkemizde sık sık olacaktır. 'Deprem öldürmez ihmal öldürür' derler. Gerçekten de biz oraya gittiğimizde ihmalleri gördük. O ihmaller olmasaydı bu kadar insanımız ölmezdi" dedi.'MADEN OCAKLARINDA KULLANILAN TAHKİMATLARLA YARALI ÇIKARTTIK'Deprem olduğu tarihte 12 yıllık işçi olan emekli madenci Cevdet Cin, 30 kişilik ekip olarak bölgeye ilk ulaşan maden işçileri olduklarını ifade ederek, şöyle dedi: "Bir sürü kurtarıcı ekipler var ama onlar yalnız gördüklerini alabiliyorlardı. İçeri girmeye cesaret edemiyorlardı. Bizler madenci olduğumuz için maden ocağında yaptığımız tahkimatlarla yaralı kurtardık. 17 Ağustos bizler için çok acı duyduğumuz bir durum. Aynı şeyi bir daha yaşamak istemiyoruz. Biz orayı canlı canlı yaşadık. 3 katlı bir apartmanın hiç yıkılmadan yerin altına indiğini gördük. Oralardan yaralı çıkarttık. 17 Ağustos'tan dersler çıkarılmalı ama görüyoruz ki yeterince dersler çıkarılmamış."