17. Uyum Buluşması"
Yabancıların hak ve yükümlülüklerinin anlatıldığı "Uyum Buluşmaları"nın 17'ncisi İstanbul'da gerçekleştirildi.
Yabancıların hak ve yükümlülüklerinin anlatıldığı "Uyum Buluşmaları"nın 17'ncisi İstanbul'da gerçekleştirildi.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) iş birliğiyle Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen programda, "Geçici koruma kapsamındaki Suriyelilerin hak ve yükümlülükleri" konusu ele alındı.
İstanbul Vali Yardımcısı Yaşar Aksanyar, iki oturum şeklinde gerçekleşen buluşmanın açılış konuşmasında, Türkiye'nin dünya göç tarihinde sadece göç hukukuna değil, göçün ahlakına ve vicdanına da liderlik ettiğini söyledi.
Aksanyar, dünya kitlesel göçlerin önünde dururken, Türk milletinin yanı başındaki hadiselere sessiz kalmadığını dile getirerek, "Bu yüce millet kana ve gözyaşına sessiz kalmadı. Kucak açtı, misafirleri evine buyur etti. Bu hukuk değildi, hukuktan fazlasıydı. Bu bir vicdandı, ahlaktı. Bu aynı secdeye baş uzatmanın bir gereğiydi." ifadelerini kullandı.
Yaşar Aksanyar, Türkiye'nin insani yardımda birinci sıraya yerleştiğini sözlerine ekledi.
"Türkiye 190 ülkeden misafire ev sahipliği yapıyor"
Göç İdaresi Genel Müdürü Abdullah Ayaz da son dönemde göç alanında en büyük krizlerden birinin Suriye'de gerçekleştiğine dikkati çekerek, Türkiye'nin Suriye'deki krizin başlangıcından beri ortaya koyduğu politikayla gurur duyduğunu belirtti.
Ayaz, "Bu politikayı sürdüreceğimizi ve tarihimiz boyunca olduğu gibi bizlere sığınmış olanlara kapılarımızı açmaya devam edeceğimizi, onlara gereken desteği ve hizmetleri vermeyi sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Göçü yönetmeye talip olduklarını ve bunun için de büyük gayret sarf ettiklerini anlatan Ayaz, Türkiye'nin 190 ülkeden yaklaşık 5 milyon misafire ev sahipliği yaptığını, bunların 3,6 milyondan fazlasının Suriyeli olduğunu söyledi.
Türkiye'deki Suriyelilerin sayısal durumuna değinen Ayaz, şöyle devam etti:
"Hem çok genç bir jenerasyon var ülkemizde yaşayan Suriyeliler arasında. Bunun için onların burada geçirdikleri süre, bir kayıp neslin oluşmasının engellenmesi, çocukların okula gitmesi, dil eğitiminden mahrum kalmamaları, iş hayatına uyumları, aynı zamanda sahada ortaya çıkabilecek herhangi bir sömürünün engellenmesi konusundaki gayretlerimiz de devam etmekte."
"Dünyada yaklaşık 260 milyon göçmen var, 68 milyondan fazla zorla yerinden edilmiş insan var. Yaklaşık 25 milyon da mülteci statüsü almış göçmen var." diyen Ayaz, "İnsanlar sadece sığınmak amacıyla değil, çalışma, evlenme, eğitim, daha iyi bir hayat arayışı, emekliliği geçirme gibi çok farklı sebeplerle de göç etmekte. Bu sebeple biz de politikalarımızı sadece sığınma ve sığınmacılar açısından değil, diğer yabancılar açısından da geliştirip önümüzdeki dönemde de yine göçmenlere ev sahipliği yapacağımız bilinciyle sahada bugüne kadar yaşanmış olan sıkıntıların bir daha tekrar etmesini engellemek adına gayret göstermeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Ayaz, Türkiye'deki göçmenlerin farklı ülkelerde olması durumunda farklı sonuçlar ortaya çıkabileceğine işaret etti.
"Türkiye cömertlik göstermeye devam ediyor"
UNHCR Türkiye Temsilcisi Yardımcısı Jean Marie Garelli ise mültecilerin ekonomik fırsatlar peşinde olmadığını, savaştan, ölümden, işkenceden ve şiddetten kaçtığını belirtti.
Mültecilerin ülkelerinde korunma olanaklarını kaybettikleri için başka ülkelerin yardım ve desteğine, uluslararası hukuka ihtiyaç duyduğunu söyleyen Garelli, "Suriye krizi karşısında Türkiye'deki kurumlar ve insanlar, dünyadaki en geniş mülteci popülasyonuna dikkate değer derecede cömertlik göstermeye devam ediyor. Türklerin konukseverliği sayesinde ve sivil toplum kuruluşları tarafından desteklenen kamu kurumları, sayısı 4 milyona yaklaşan sığınmacıya yardım ediyor. Bu, bütün dünya çapında örnek olarak alınmalı." diye konuştu.
Garelli, mültecilerin, kültürleriyle, yetenekleriyle ve nitelikleriyle ülkelere katkıda bulunduğunun da altını çizdi.
"Bu durum Türk milletinin de başarısı"
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanı Aydın Keskin Kadıoğlu da Türkiye'nin göç tarihinin bulunduğu coğrafi konum ve medeniyet kökleri itibarıyla çok eskilere dayandığını anlattı.
Kadıoğlu, "Ülkemiz mazlumların güvenli limanı olarak, evinden, yurdundan edilmiş insanlara kapılarını açtı. Bu durum sadece devletimizin de başarısı değildir, bu durum aynı zamanda yüce gönüllü Türk milletinin de başarısıdır." dedi.
"İstanbul Göç İdaresi günde 7-8 bin kişiye hizmet veriyor"
İstanbul İl Göç İdaresi Müdürü Recep Batu ise Türkiye'nin dünya üzerindeki stratejik konumu itibarıyla sadece insanların değil, her canlının göç yolu üzerinde bulunduğunu dile getirdi.
Anadolu'nun dünya tarihine damga vuran devletlere ve en son da Osmanlı Devleti'ne ev sahipliği yaptığını aktaran Batu, hoşgörü ile bütün medeniyetlere kapılarını açmış ve barış içinde yaşama kültürünü miras bırakmış Osmanlı'nın mirasına sahip çıkmaya çalıştıklarını ifade etti.
Türkiye ve milletinin tarihsel geçmiş ve kültürün yüklediği bilinç ve samimiyetle göçmenlere ev sahipliği yaptığına değinen Batu, "Türkiye, göç olgusunun yönetilmesinde dünyada takip eden değil, takip edilen bir ülke konumundadır." değerlendirmesinde bulundu.
Batu, İstanbul Göç İdaresi olarak 666 personel ile günde yaklaşık 7-8 bin kişiye hizmet verdiklerini bildirdi.
Göçün iyi yönetilmesinin fırsatları da beraberinde getireceğine vurgu yapan Batu, şunları kaydetti:
"ABD'nin 2016 yılında 6 dalda Nobel ödülü kazanan tüm bilim adamlarının göçmen olduğunu, küresel ölçekte şirketlerin yüzde 40'ının göçmenler tarafından kurulduğunu, Apple'ın kurucusu Steve Jobs'un Suriyeli göçmen bir ailenin çocuğu olduğuna dikkati çekti."
Programda, "Büyüksün Türkiye" adlı video gösterimi yapılırken, Andalusia Trio Müzik Grubu da performans sergiledi.
İlk oturumun sonunda, İstanbul İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürü Hacı Temel, geçici koruma kapsamındaki yabancıların istisnai vatandaşlık işlemleri hakkında bilgi verirken, Göç Uzmanı Ömer Dumlu da geçici koruma kapsamındaki Suriyelilerin hak ve yükümlülükleri konulu sunum yaptı.