19. Uluslararası Dişhekimliği Kongresi
Türk Dişhekimleri Birliği'nin (TDB) Genel Sekreteri Tarık İşmen, "Laboratuarlarda çocuk işçilerin çalıştırıldığını duyuyoruz."
Türk Dişhekimleri Birliği'nin (TDB) Genel Sekreteri Tarık İşmen, "Laboratuarlarda çocuk işçilerin çalıştırıldığını duyuyoruz. Burada herhangi bir koruma yapılmadığı için de ciddi bir silikozis tehlikesi var. Bizim bilgilerimizin dahilinde birkaç ölüm var. Diş Teknisyenleri Odası'ndan aldığımız bilgiye göre de 25 silikozis hastası tedavi görüyor" dedi.
Türk Dişhekimleri Birliği'nin (TDB) düzenlediği '19. Uluslararası Diş Hekimliği Kongresi ' Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium'da gerçekleştirildi. Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Taner Yücel, Ankara Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. İlker Cebeci, TDB Genel Sekreteri Tarık İşmen ve Dr. Serdar Sütçü bir basın toplantısı düzenledi. Yücel, yaptığı açıklamada, Türk Diş Hekimleri Birliği'nin 19. Uluslararası Diş Hekimliği Kongresi'nin dün başlatıldığını hatırlatarak, TDB'nin bu kongrelerinin Türkiye diş hekimliğindeki tüm bileşenleri bünyesine kattığını söyledi. Yücel, "Sadece bilimsel bir kongre olmakla kalmaz aynı zamanda meslek bileşenlerinin tümünün yer aldığı ve onların sorunlarının tartışıldığı büyük bir organizasyondur" dedi.
Yücel, diş hekimliğinin en önemli sorununun, hizmet alımı olduğunu anlatarak, uzun yıllardan beri bu konunun tartışıldığını ve artık olgunlaşma dönemine girdiğini söyledi. "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızla yaptığımız çalışmalar sonuç verecektir" diyen Yücel, "Biliyorsunuz Türkiye'de 74 milyon insanımızın ağız diş sağlığı konusunda hizmet aldığı genel sağlık sigortası tarafından desteklenen hizmet alımı sadece kamuda gerçekleştirilmektedir. Kamu hastanelerinde ağız diş sağlığı merkezlerinden ya da diş hekimliği fakültelerinden ancak halkımız bu hizmeti alabilmektedir. Bu yeterli bir hizmet olamamaktadır" şeklinde konuştu.
"24 bin diş hekiminden sadece 8 bin diş hekiminin yer aldığı bu ortama 74 bin insanımız kanalize edilince ister istemez ne meydana geliyor" diyen Yücel, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Olumsuzluklar ortaya çıkıyor. TDB diyor ki, 'Kamu-özel ayrımı olmadan bu genel sağlık sigortası kapsamı içine bütün diş hekimlerimizin potansiyeli alınsın ve bu şekilde halkımızın ağız-diş sağlığına ulaşımı daha rahat bir hale gelsin'. Bu noktada SGK ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile son zamanlarda yaptığımız toplantılarda olumlu bir noktaya geldiğimizi ifade etmek istiyorum. Tabii ki bu konudaki yetki hükümetindir."
Türkiye'de koruyucu ulusal ağız diş sağlığı politikasının olmadığını vurgulayan Yücel, koruyucu ağız diş sağlığı girişimlerinin ülke çapında organize bir şekilde yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
Ankara Diş Hekimleri Odası Başkanı Cebeci, kongrenin bu sene 19'uncusunu gerçekleştirildiğini belirterek, kongrenin en önemli amacının diş hekimlerinin üst düzey bilim adamlarıyla buluşturulması olduğunu ifade etti. Cebeci, "Bu seneki etkinlikte özellikle fuarın çok zengin olduğunu söyleyebilir. 4 bin metrekarelik alanda Dünya'daki bütün firmaların en son malzemelerini en son teknolojilerle ürettikleri diş hekimliğine yönelik uygulamaları görebilirsiniz" dedi.
TDB Başkanvekili Kadir Tümay İmre, gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, 'Hizmet alımının hangi aşamada olduğunu' sorması üzerine, İmre "SGK ile görüşmelerimiz sürüyoruz. Mayıs ayı gibi bir tarih çıktı bazı basın yayın organlarında ama bu söz konusu değil. Çalışmalar olumlu gidiyor. Teknik düzeyde maliyeti boyutunda devam ediyor" diye konuştu.
Dr. Serdar Sütçü, "Hizmet satın alınmasının önemi açısından hizmete erişimin önü açıldığı zaman sağlık çalışanına yönelik şiddetin de azalacağına inanıyorum. Bugün sağlık çalışanına yönelik şiddetin kaynağı olarak devletin bu hizmetleri sadece kamudan alması sonucunda bekleme sürelerinin ve randevu sürelerin uzamasıyla hastanelerdeki bu uzun randevular sonucunda bu sistemin yanlışlığı karşısında çalışanların karşı karşıya gelerek bu şekilde sağlık çalışanına yönelik şiddetin arttığını düşünmekteyim" diye konuştu.
TDB Genel Sekreteri Tarık İşmen ise, ağız diş sağlığı sorunlarının bekleme sürelerinin olmadığına dikkati çekerek, 24 saat içinde ağız sağlığındaki herhangi bir durumun başka bir faza geçebileceğini söyledi. İşmen, "Özellikle hamileler, sistemik hastalığı olanlar için de son derece tehlikelidir. Devletin şu anda ağız diş sağlığı hizmetlerinin özelden alınmasına yönelik projesi şu ay bu ay hizmete girecek diye bir şey yok" dedi.
Başka bir sorunun ise, kamunun ağız diş sağlığı merkezlerinde hizmet verirken teknisyenlik hizmetlerindeki sorun olduğunu belirten İşmen, şunları kaydetti:
"Özel bir muayenenin her türlü pazarlığı yaparak 10 birime mal edeceği işçiliği devlet bir-iki birime almakta ve bunun hiçbir kontrolü olmamakta. Burada kullanılan materyallerle ilgili bizim ciddi kaygılarımız var. Bu konuyla ilgili herhangi bir kontrol yapılmadığını düşünüyoruz. Protetik malzemeler, ihale yöntemi ile alındığı için bunların çok hızlı üretilmesi gerekiyor. Laboratuvarlarda kaçak-çocuk işçilerin çalıştırıldığını duyuyoruz. Burada herhangi bir koruma yapılmadığı için de ciddi bir silikozis tehlikesi var. Bizim bilgilerimizin dahilinde birkaç ölüm var. Diş Teknisyenleri Odası'ndan aldığımız bilgiye göre de 25 silikozis hastası tedavi görüyor. Aslında kot işçilerinde bildiğimiz bir hastalıktır, laborutuvarda taşlama ile ortaya çıkan bütün materyalleri bu insanlar soluyorlar. Bunların koruması yok ve silikozis hastalığı ile karşı karşıyalar."