2017 Hımms Türkiye Sağlık Bilişimi Konferansı ve Fuarı
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Biz, sağlıkta dönüşümün ikinci fazında ortaya koyduğumuz hedeflerle, Türkiye'yi bu hususta dünyada bir lider ülke konumuna getirmeye kararlıyız. Çünkü buna ihtiyacımız var." dedi.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Biz, sağlıkta dönüşümün ikinci fazında ortaya koyduğumuz hedeflerle, Türkiye'yi bu hususta dünyada bir lider ülke konumuna getirmeye kararlıyız. Çünkü buna ihtiyacımız var." dedi.
Akdağ, Pullman Hotel'de düzenlenen 2017 HIMSS (Sağlık Bilgi ve Yönetim Sistemleri Topluluğu) Türkiye Sağlık Bilişimi Konferansı ve Fuarı'nın açılışına katıldı.
Bakan Akdağ, burada yaptığı konuşmada, teknolojiyle iç içe büyüyen bir neslin yetiştiği çağda, sağlık hizmetini sunarken bilgi sistemlerinden, dijital imkanlardan yeterince faydalanamamanın büyük bir kayıp olacağını söyledi.
Bunun sadece hizmet sunanların ya da hizmeti alanların kolayca veri oluşturabildiği bir sistem açısından değil, karar destek sistemleri açısından da çok önemli bir unsur olduğunu dile getiren Akdağ, dolayısıyla bu toplantıyı çok önemli bulduğunu ifade etti.
Bakan Akdağ, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2002'nin sonlarında başlayan bir yolculukla çok önemli bir sağlık dönüşümünü gerçekleştirdiğini ifade ederek, "Sistemin sadece hastaları değil, yani vatandaşlarımız değil, çalışanları da mağdurdu. Biz 'önce insan' diyerek, bir sistem değişikliği yoluna gittik. Hamdolsun başardık da. 2002 ile 2012 yılları arasında geçen 10 yıllık sürede, sağlıkta dönüşüm programının birinci döneminin hedeflerini, büyük ölçüde gerçekleştirmiştik. Bu hedefler bizi nereden nereye taşıdı; sağlık hizmetlerinde memnuniyet yüzde 39'lardan yüzde 75'lere çıktı. Sağlık göstergelerimiz, anne ve bebek ölüm oranlarında ya da doğumda beklenen yaşam süresinde olduğu gibi müthiş bir hızla, dünyada eşi pek görülmeyen bir hızla iyileşti." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye, hizmetlerin yaygınlığı bakımından çok ileri seviyede"
Akdağ, tüm bunları yaparken etkin bir sistem kurulması gerektiğini aktararak, "Kaynaklarınız sınırlı. Türkiye sağlık hizmetleri için kişi başına yılda yaklaşık 500 dolar harcanan bir ülke. Türkiye'de vatandaşın sağlığa erişimi, sağlık bakımının kalitesi gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında, harcamalar o ülkelerde çok daha fazla. Birçok Avrupa ülkesinde, özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde korkunç bir harcama miktarı var." dedi.
Bugün ABD'de kişi başına yılda 9 bin 500 dolar sağlık harcaması yapıldığını dile getiren Akdağ, şöyle devam etti:
"Ama şunu açıkça söylemeliyim ki Türkiye'de verdiğimiz hizmetlerin yaygınlığı bakımından biz, tıbbın birçok keşfinin yapıldığı, ilaç, tıbbi teknolojiler açısından hatta hastane enformasyonu açısından tıbbın en önemli teşviklerinin yapıldığı Amerika Birleşik Devletleri'nde erişim bugün Türkiye Cumhuriyeti'ne göre daha geridedir. İşte bu etkin sistemleri oluştururken, mutlaka bilgi sistemlerinden yeterince faydalanmak lazım. Çok açıkça ifade etmeliyim ki Bakanlığa geldiğim ilk günden beri, bu konuda koyduğumuz hedefler, diğer hedeflere kıyasla daha yavaş ilerledi. Ancak şimdi görüyorum ki Türkiye, bana göre bu yavaş ilerlemeye rağmen, birçok ülkenin önünde ama ben bunu yeterli görmüyorum. Hem etkinliği hem de kaliteyi daha hızlı artırmak için hem hesap verebilirliği, performans sistemlerini geliştirebilmek için, bizim sağlık bakımıyla ilgili bilgi sistemini çok daha hızlı geliştirmemiz gerekir."
"Bilgi sistemlerinin inanılmaz önemli bir rolü var"
Bakan Akdağ, bu dijital dosyaların tamamen kullanıcı dostu olması gerektiğini belirterek, sağlıkta dönüşümün ikinci döneminin stratejilerini hazırlarken, en önemli başlıklarının birisinin bu konu olduğuna işaret etti.
Akdağ, genellikle ulaşılabilir ve iddialı hedefler koyduklarını ifade ederek, "Bu hedefleri de yakın zamanda ilan etmek durumundayız. Hazırlıklarımızı, aşağı yukarı bitirdik. Herkesin üzerine düşen vazifeler var burada. Bir düzenleyici kuruluş olarak ve kendi hastanelerini bu anlamda geliştiren bir kuruluş olarak Sağlık Bakanlığının üzerine düşen görevler var, tek tek, her bir hastanemiz, o hastanenin yöneticilerine, özel, üniversite hastanelerinin üzerine düşen görevler var. Çünkü Türkiye'de sağlık otoritesi olarak biz bunu yalnızca kamu hastanelerinden değil, özel hastanelerden de isteyeceğiz ve bekleyeceğiz." diye konuştu.
Dağınık, birbirini tanıyamayan, okuyamayan sistemlerle yola devam etme niyetinde olmadıklarına dikkati çeken Akdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Onun için sektör de bu vizyona uygun bir biçimde konsolide olmalı, bir araya gelmeli, tartışmalı, yerine göre birleşmeli ve bu bahsettiğim hedeflere ulaşmamız için gerekli alt yapıyı bize sunmalıdır. Biz bilgi sistemleriyle ilgili hizmetleri, genellikle özel sektörden satın alırız. Bundan sonra da böyle olacak. Güvenli, sağlık kuruluşları açısından paylaşılabilir, kullanıcılar açısından son derece kolay kullanılan programlar ve bununla seviyesini yükselten hastanelerden bahsediyorum. Çünkü bu yeni dönemde, sağlıkta dönüşümün ikinci döneminde sağlık bakımını çok daha sürekli bir bakıma dönüştürüyoruz. İlk dönem, erişimle alakalı bir dönemdi. Şimdi ise bakımın bütünlüğü üzerinde çok ısrarla duracağız. Dolayısıyla burada bilgi sistemlerinin inanılmaz önemli bir rolü var."
Sağlık Bakanlığı hastanelerinde 11 alanda klinik kalite izlemesi yapmaya başladıkları, bunun için çok düzenli verilerin toplanması gerektiğini belirten Akdağ, "Yalnızca kararlılığınızın olmasıyla teknolojiye sahip olmanız yetmiyor. Türkiye'deki tüm yöneticiler buna sahip çıkmak durumunda. Bu sistemde kullanacak insan kaynağını geliştirmemiz gerekiyor. Özellikle seviye 7 için kullanıcıların uyumu son derece önemli. Biz sağlıkta dönüşümün ikinci fazında ortaya koyduğumuz hedeflerle, Türkiye'yi bu hususta dünyada bir lider ülke konumuna getirmeye kararlıyız. Çünkü buna ihtiyacımız var. Çünkü sağlık sistemlerimizi çok daha mükemmel hale getirmek, maliyetleri aşağıya indirmek, kaliteyi yükseltmek, insanların işini kolaylaştırmak, hastaların, çalışanların, yöneticilerin, Sağlık Bakanlığının ve Sağlık Bakanının, hükümetin işini, Cumhurbaşkanının işini kolaylaştırmak için bunu yapmak zorundayız." ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Akdağ, şu anda Türkiye'de HIMSS 7 seviyesinde bir, 6 seviyesinde ise 16 hastanenin bulunduğunu, bu yıl için 20 hastanenin 7'nci, 100 hastanenin 6'ncı, geriye kalan 600 hastanenin de 5'inci seviyeye ulaşacağı yönünde hedef belirlediğini söyleyerek, "Herkes kendisini buna göre hazırlasın. Daha fazlasına razıyız, daha azına razı değiliz. Hepinize başarılar dilerim." şeklinde konuştu.
"Türkiye bizim için örnek bir ülkedir"
Programa konuk ülke olarak katılan Kosova Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Dr. Imet Rrahmani de sağlık sektörü ve sağlık bilişimi alanında Türkiye'nin önemli bir yol kat ettiğini belirterek, "Başarılarımızı uluslararası arenaya bakarak elde ediyoruz, bu anlamda Türkiye bizim için yol gösterici ve örnek bir ülkedir. Sağlık Bakanlığına desteklerinden dolayı teşekkür ederiz. Bu konferans, tüm ekibimiz için, kendi sektörümüzü geliştirmemiz açısından oldukça katkı sağlayacak." dedi.
Konuşmaların ardından Bakan Akdağ, Avrupa'daki dört HIMSS 7 seviyesindeki hastaneden biri olan Tire Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Fatih Hayalı'ya ve İzmir Güney Bölgesi Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Behzat Özkan'a plaket verdi.
Akdağ, daha sonra fuar alanını gezdi.
