23. Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu Sempozyumu ÇOMÜ'de başladı
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin (ÇOMÜ) ev sahipliğinde düzenlenen ve 3 gün sürecek, "İklim Değişikliği ve Doğal Afetlerin İzlenmesinde Jeodezi" başlıklı, 23. Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu (TUJK) Sempozyumu başladı.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin (ÇOMÜ) ev sahipliğinde düzenlenen ve 3 gün sürecek, "İklim Değişikliği ve Doğal Afetlerin İzlenmesinde Jeodezi" başlıklı, 23. Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu (TUJK) Sempozyumu başladı.
Türkiye Ulusal Jeodezi ve Jeofizik Birliği Başkanı ve Harita Genel Müdürü Tümgeneral Dr. Osman Alp, ÇOMÜ Troya Kültür Merkezinde gerçekleştirilen sempozyumun açılışında, Türkiye gibi deprem bölgesi olan bir ülkede haritacılığın çok önemli olduğunun söylenebileceğini belirtti.
Haritanın önemini anlatan Alp, 21. yüzyılın başlamasının üzerinden 24 yıl geçtiğini hatırlatarak, "Bu sempozyumun konusu iklim değişikliği ve doğal afetlerin izlenmesinde jeodezi. Jeodezi uygulamalarından ya da kısmi sektöründen birisi bu jeodezi. Biz yerin kendi ekseni etrafında dönmesi, kutup hareketleri, yerkabuğu hareketleri gerçekten hepsiyle çok yakından ilgiliyiz. Jeodezi olmadan dinamik bir yapı gösteren dünyanın, yeryüzünün yeryuvarının koordinatlarını hesaplayamayız." dedi.
Hesap koordinatlarının sabit olmadığını, zaman boyutuna giren, sürekli değişen ve bütün yerbilimleri ile etkileşimde olan bir bilim dalı olduğunu kaydededen Dr. Osman Alp, "Jeodezi ve jeoloji ile, jeofizik ile, sismoloji ile aklımıza gelen iklim bilimi ile ilintili. O yüzden jeodezinin etkisi çok fazla. Hiçbir disiplin, hiçbir bilim dalı şurada başlar şurada biter diye bir şey yok artık. Ne kadar karmaşık da olsa, öteki disiplinlerle ilişkide de olsa hepsinin bir arada proses edilmesi gerekiyor. Ama bir tanesi olmadan olmaz." diye konuştu.
Tümgeneral Alp, Harita Genel Müdürlüğü olarak 1950'lerden bu yana Türkiye'de koordinat ölçümü yaptıklarını ifade etti.Aynı noktada devamlı ölçüm yaptıklarını vurgulayan Alp, şöyle devam etti:
"Koordinat değişiyor. Yerkabuğu hareketlerini artık modelleyebiliyoruz. Bu değerleri ben çok övünerek söyleyebilirim. Harita Genel Müdürlüğü olarak gönlünü ve kapısını tüm arşivlerini topluma, bilim dünyasına açan bir kurumda çalışıyorum ben. Eskiden böyle olmayabilirdi ama şu an 21'inci yüzyılda tüm arkadaşlarımızla beraber 43 tane üniversiteyle bilimsel faaliyetlere destek veriyoruz. Üniversitelerde diğer kamu kurumları ile birlikte çalışıyoruz. Bir devlet kurumu gibi olmaktan ziyade özel sektör gibi daha serbest olan, liberal olan bir kurumda çalışıyorum ben. Dolayısıyla Jeodezi ye sadece Jeodezi komisyonunun başkanlığı değil de jeodezi bilimine veri veren bir kurumun başındayız şu anda."
Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu 2024 Düzenleme Kurulu Başkanı ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu da bu yılki sempozyumumuzun ana temasının iklim değişikliği ve doğal afetlerin izlenmesinde jeoloji olarak belirlendiğine işaret etti.
Dünyanın karşı karşıya olduğu iklim değişikliği, afet riskleri, özellikle çevresel ve toplumsal sorunlara çözüm bulmak için jeodezi disiplinle, bu disiplinin kapsadığı teknik bilgi ve verilerin yanı sıra hayati önem taşıyan teknolojik gelişmelere de sahip olduklarını kaydeden Erenoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Tabii bu sempozyumumuzun iklim değişikliği ve afetlerin izlenmesi noktasında özellikle yeni bilimsel gelişmeleri ve uygulamaları ele alarak hepimize ufuk açıcı bir perspektif kazandıracağına bizler inanıyoruz. Biz jeodezi biliminin teknik bilgi birikimi yalnızca akademik dünyaya değil, aynı zamanda kamu politikalarına ve toplumun yaşam kalitesine de doğrudan etki eden bir bilim, bir disiplin. Bu noktada ülkemizde jeodezi biliminin gelişmesine ve bu bilgi birikiminin kamu yararına etkin şekilde kullanılmasına yönelik çalışmaların bir parçası olan TUJK ve bugünkü 2024 sempozyumunda ortaya çıkacak fikir ve projelerin, özellikle hem üniversitemiz hem de ülkemiz adına önemli katkılar sağlayacağını inanıyoruz ve düşünüyoruz."
Türkiye Ulusal Jeodezi Komisyonu Başkanı Dr. Müh. Alb. Erdinç Sezen ise jeodezinin coğrafi bilgi sistemlerinin vazgeçilmez yapı taşı olan koordinat bilgisinin üretilebilmesi için gerekli tüm altyapıyı oluşturmaya yönelik çalışmaların kökeninde yer alan haritacılık ana bilim dallarından biri ve en önemlisi olduğunu belirtti.
Bu nedenle jeodezi alanında yapılan her türlü proje ve araştırmanın aslında ülke haritacılığı adına son derece kıymetli olduğunu ifade eden Sezen, "Jeodezi, matematiksel ve fiziksel anlayış içerisinde yeryuvarının şekil, boyut ve gravite alanının üç boyutlu koordinat sisteminde tespiti ve değişiminin izlenmesi işidir. Ancak çağın teknolojik gelişimine paralel olarak yer yuvarı sınırlarının dışına taşmış, uydu misyonlarının olmazsa olmazı haline gelmiştir. Bunun neticesinde jeodezi, günümüzde yer bilimlerinin tamamı ile etkileşimde olan en üst seviyede teknolojiden yararlanan, gücü ve önemi artan bir disiplin, bir bilim olma özelliği kazanmıştır." diye konuştu.
Konuşmaların ardından ÇOMÜ Rektörü Erenoğlu, Harita Genel Müdürü Tümgeneral Dr. Osman Alp'e Çanakkale Cephesi'nde Anafartalar Grup Komutanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından imzalanan haritayı hediye etti.
Sempozyuma, Çanakkale Vali Yardımcısı Mustafa Özsoy, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ali İpek, Ankara Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bahadır Aktuğ, İstanbul AFAD İl Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Harita Genel Müdür Yardımcısı Dr. Müh. Alb. Abdullah Değer, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Jeodezi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Semih Ergintay, ÇOMÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Evren Karayel Gökkaya ve Prof. Dr. Hüsnü Levent Dalyancı, Kepez Belediye Başkanı Birol Aslan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.