28 Şubat Davası
Dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Karadayı, Mesut Yılmaz'a Bodrum'da, "Size altın tepsi içinde iktidar veriyoruz" dediğine ilişkin haberlerin "yalan olduğunu" söyledi Duruşma 16 Aralık'a ertelendi.
28 Şubat Davası sanıklarından dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, Mesut Yılmaz'a Bodrum'da, "Size altın tepsi içinde iktidar veriyoruz. Ancak Siyasi Partiler ve Seçim Kanunları değişecek, 8 yıllık eğitim çıkacak, milletvekili dokunulmazlığını kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandıracaksınız" dediğine ilişkin haberleri değerlendirirken, "Yalan, uydurma. Böyle şeyler söylemedim" dedi.
Karadayı, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada müşteki avukatlarından Muhammet Emin Özkan'ın, "Silahlı kuvvetler benim zamanımda hiçbir baskı yapmamıştır dediniz. Hükümet veya herhangi bir bakanlığın istemediğiniz halde aldığı tek bir karar var mıdır?" sorusu üzerine, "Mutlaka vardır, ama nereden bileyim. Bir sürü karar alıyorlar" dedi.
Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal'ın araya girerek, "Sizin muhalefetinize rağmen hükümetin aldığı bir karar var mıdır, diye soruluyor" demesi üzerine Karadayı, "Hayır, kesinlikle. Hükümetin aldığı kararlara ben ne karışırım" ifadesini kullandı.
"Yargı mensuplarına brifinglerin, yargı mensuplarının talepleri üzerine verildiğini duyduğunu" söyleyen Karadayı, 28 Şubat öncesinde Başbakanlıkta tarikat mensuplarına verilen iftarla ilgili, "Başbakanlığa gelen, bütün kamuoyunu etkileyen bir olaydı. İrticai faaliyetin kamuoyuna yansımasıydı. Bu bakımdan üzerinde durdum. Yalnız ben değil, herkes durdu" değerlendirmesinde bulundu.
Özkan'ın, "Bilmediğimiz derin bir yapı provoke ederek, sizi göreviniz dışında bir mevziye çekmiş olabilir mi o günlerde?" sorusuna Karadayı, "Ben, yasaların dışında hiçbir şey yapmadım. Hiçkimseyi dinlemedim. (Soruyu) Anlamadım da, öyle..." yanıtını verdi.
Başkan Köksal, avukat Özkan'ı, "Soruları tersinden değil, doğrudan soralım" diye uyardı.
-"Gazetelerin yazdığı her şeye inanmam"
Müşteki avukatlarından Reşat Petek, Genelkurmay Karargahı'ndaki brifinglerin basına nasıl yansıdığına ilişkin örnekler verdi. Bir gazetenin "Gerekirse silah bile kullanırız" manşetiyle çıktığına dikkati çeken Petek, bunlar üzerine açıklama veya tekzip ihtiyacı duyup duymadıklarını sordu.
Karadayı, manşetteki gibi bir açıklama "kesinlikle yapmadığını" söyledi ve "Gazetelerin yazdığı her şeye inanmam. Her gazete değişik şekilde yorum yapabilir. Ama benim yorumum vardır. Açıklama yaptım, 'Silahlı kuvvetler hiçbir zaman siyasete karışmamıştır' dedim" ifadelerini kullandı.
Bir başka soruyu yanıtlarken, "Genelkurmayda askeri hakimlere karışmadıklarını" söyleyen Karadayı, kendisinin olduğu iddia edilen bir ses kaydının dökümünün basında yer aldığının belirtilmesi üzerine, bunun kurgu olduğuna ilişkin görüşünü dile getirdi.
-"Yalan, uydurma"
Bodrum'da ailece ziyaret ettikleri Mesut Yılmaz'a, "Size altın tepsi içinde iktidar veriyoruz. Ancak Siyasi Partiler ve Seçim Kanunları değişecek, 8 yıllık eğitim çıkacak, milletvekili dokunulmazlığını kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandıracaksınız" deyip demediklerine yönelik soru üzerine Karadayı, "Yalan, uydurma. böyle şeyler söylemedim. Olacak şey değil" diye konuştu.
Avukat Petek, Karadayı'ya, "dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir'in, ABD'de gazetecilere 'Demokrasiye balans ayarı yaptık' dediğine" ilişkin haberleri hatırlattı.
Söz alan Bir'in avukatı Vefa Toklu, müvekkilinin savunması sırasında böyle beyanda bulunmadığını söylediğini belirterek, soruya itiraz etti.
Karadayı da, "Balans ayarını ilk kez bir gazetede okudum. Çok da üzülmüştüm. Ben Çevik Paşa'nın öyle bir şey yapacağını düşünmem" dedi.
Petek'in, "Bir gazeteci, dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, sizin muhtemel bir darbeyi önlediğinizi söylediğini yazdı. Siz, muhtemel hangi darbeyi önlediniz?" sorusuna Karadayı, şu yanıtı verdi:
"Cumhurbaşkanının ifade ettiği konu şudur: 'Karadayı devamlı benimle temas etmek suretiyle tam bir devlet adamlığı yapmıştır'. Karargahımızın gizli bir şeyi olsa Cumhurbaşkanına her şeyi söylemem. Darbe düşüncemiz yok ki. Böyle bir şey olmadı. Gazeteler, başlık satsın diye... Mesela tanınmış bir yazar, 'Karadayı mahkemeye çağırırlarsa kafama tabancayı dayarım, intihar ederim' demişti. Her yazıya doğru olarak bakarsanız, hayatınız sıkıntıyla geçer. Darbe diye müdahale fikrini hiçbir zaman düşünmedik. Ne karargahım düşünmüştür ne ben düşünmüşümdür."
Petek'in, "Merhum Muhsin Yazıcıoğlu, sizin görev döneminizde Yozgat'ta 'Türkiye Cezayir olmayacak, İran olmayacak. Ama biz Türkiye'nin Suriye olmasına da müsaade etmeyeceğiz. Postallı demokrasi istemiyoruz' diyor. Yozgat Jandarma İl Alay Komutanlığı polisin alanına girmesine rağmen bu toplantıyı kameralarla tespit edip, fezlekeyle Yazıcıoğlu'nun dokunulmazlığının kaldırılmasını istiyor. Savcılığın soruşturacağı konuda jandarmanın böyle müdahalesi size bildirildi mi?" sorusunu yöneltti.
Karadayı, bu soruya, "İlk defa sizden duyuyorum. Jandarma benim emrimde değil, İçişleri Bakanlığının emrinde" karşılığını verdi.
Saatin ilerlemesi üzerine mahkeme sorguya ara vererek, duruşmayı 16 Aralık Pazartesi saat 10.00'a erteledi.
Karadayı'nın avukatı Aras, müvekkilinin gelecek celse de hazır bulunacağını söyledi. - Ankara