3 Aralık Dünya Özürlüler Günü
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizler, 2002'den itibaren bu anlayışla görev ve sorumluluk yüklendik" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yakın zamana kadar engellilerin sorunlarının ihmal edildiğini, toplumsal yaşamda onurlu bir birey olarak yer almanın herkes gibi engellilerin de en temel hakkı olduğunu belirterek, "Bizler, 2002'den itibaren bu anlayışla görev ve sorumluluk yüklendik" dedi.
Başbakan Erdoğan, Feshane Uluslararası Fuar Kongre ve Kültür Merkezi'nde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca ortaklaşa düzenlenen "3 Aralık Dünya Özürlüler Günü" programına telgraf gönderdi.
Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:
"Fevkalade dinamik, üretken ve çalışkan bir nüfusa sahip olan ülkemizin bir başka gerçeği de nüfusumuzun büyük bir kesiminin engelli vatandaşlarımızdan oluşmasıdır. Bu gerçek yıllardır gün gibi aşikarken engelli vatandaşlarımız maalesef en fazla ihmal edilmiş kesimlerimizin başında gelmiştir. Yakın zamana kadar engelli vatandaşlarımızın sorunları ihmal edilmiş, görmezden gelinmiş, haklarının korunmasına dönük ciddi adımlar atılamamıştır. Halbuki toplumsal yaşamda onurlu bir birey olarak yer almak, herkes gibi engelli vatandaşlarımızın da en temel hakkıdır. Bizler, 2002 yılından itibaren bu anlayışla görev ve sorumluluk yüklendik. Ülkemizin sosyal hizmet alanındaki eksikliklerini gidermek, engellilerimizin çağdaş ülkelerdeki gibi sosyal hizmet ve güvenceye kavuşmalarını sağlamak, sosyal devlet ilkesini en üst düzeyde işletebilmek için var gücümüzle çalıştık."
Engellilerin günlük yaşama katılabilmeleri, toplumla bütünleşebilmeleri, fırsat eşitliğine sahip olarak toplum için katma değer üretecek bir konuma gelebilmeleri için tüm imkanlarını seferber ettiklerini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Cumhuriyet tarihimizde ilk defa engellilik alanında yaşanan sorunlar için Özürlüler Kanununu çıkardık. Toplumsal alandaki duyarlılığın artması için söz konusu kanunun çıktığı 2005 yılını Özürlüler Yılı ilan ettik. Başlattığımız farklı sosyal sorumluluk kampanyalarıyla engelli kardeşlerimize dönük eğitim alt yapısının ve kalitesinin zenginleşmesinin artmasını sağladık. Engellilerimizin iş hayatında da etkin şekilde yer alması için özürlü istihdamını teşvik edici, hatta zorlayıcı düzenlemeler yaptık. Bu hizmet politikalarının temelinde 'önce insan' ilkesi vardır ve feda edebilecek bir tek bile ferdimiz yoktur. Bizler hükümet olarak tek tek bir düzen gelene kadar gayret göstermeye devam edeceğiz. Yalnız unutmamak gerekir ki, özürlülük alanındaki sorunlar engellilerimiz kadar toplumun tümünü ilgilendirmektedir. Dolayısıyla bu alandaki sorunların çözümü için devletimizin imkan ve kaynaklarının yanında, milletimizin tümünün el birliği, iş birliği ve katılımı da elzemdir. Dünya Özürlüler Günü vesilesiyle tüm toplumumuzu, bu alanda daha sorumlu davranmaya, daha yüksek bir hassasiyet göstermeye ve özürlülük sorununun çözümüne katkıda bulunmaya çağırıyorum. Bu düşüncelerle Dünya Özürlüler Gününün engelli vatandaşlarımız ve tüm dünyadaki engelliler için hayırlara vesile olmasını diliyorum."
-"Biz çözüm makamıyız, çözüm için buradayız-
Programda konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin de 74 milyonun birinci sınıf vatandaş olması için kadın-erkek, engelli-engelsiz ve yaşlı-genç ayrımı yapmadan bir yolculuğa çıktıklarını söyledi.
Şahin, hiçbir şeyin sözde kalmadığını belirterek, "Ne yaptığını bilen, devletiyle, milletiyle kaynaşmış, devletinin sevincini milletinin sevinci olarak görmüş, kader birliği yapmış bir iktidar var" dedi.
Yola çıktıklarında, özürlülerin adı gibi yasası da olmadığını gördüklerini dile getiren Şahin, parlamentoda önce Özürlüler Yasasını çıkardıklarını kaydetti.
Bunun özürlüler için bir başlangıç olduğunu dile getiren Şahin, bundan sonra da fırsat eşitliği sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Şahin, bunu bir imtiyaz, bir lütuf olsun diye yapmadıklarını ifade ederek,
"Terk edilmişliğin, ötekileştirilmişliğin, evde hapsedilmişliğin insani bir politika olmadığına inandığımız için yaptık. Bunun üzerimizde büyük bir sorumluluk olduğunu bildiğimiz için yaptık" diye konuştu.
Engelli vatandaşlara fırsat eşitliği yaratılıp her türlü engel ortadan kaldırıldığında engellilerin başaramayacağı hiçbir şey olmayacağını kaydeden Şahin, şunları söyledi:
"Sayın bakanımız Binali Yıldırım kabinenin en kıdemli bakanlarından. 2002'de engelsizlerin karadaki, denizdeki, havadaki engellerini kaldırdı. Şimdi de ustalık döneminde engellilerin yaşam kalitesini yükseltmek için büyük bir gayret gösteriyor. Engellilerimiz önceden caddeye çıkamıyordu, alışveriş yapamıyordu, yapmak istediği hiçbir hareketi yapamıyordu. Ama şimdi artık caddelere çıkabiliyor, yapmak istediği birçok şeyi yapabiliyor. Erişilebilirliğin ne kadar önemli olduğunu, ulaşılabilirliğin, kaldırımların, kapalı mekanların, açık mekanların, yapması bizim için çok kolay olan şeylerin onlar için ne kadar zor olduğunu gördük. Empati yapmamız, kendimizi onların yerine koymamız ve işi kolaylaştırmamız gerekiyor. Biz çözüm makamıyız, çözüm için buradayız."
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu da çok anlamlı bir gün yaşandığını ve böyle coşkulu kutlama yapılmasından çok mutlu olduğunu belirterek, İstanbul'da 35 binden fazla özürlü insana evde bakım hizmeti verdiklerini kaydetti.
Bütün bu yapılanların şevklerini arttırdığını kaydeden Mutlu, 2012 yılında artık engelsiz bir şehir yaşatmak için tüm kamu kurum ve kuruluşlarının çalıştığını anlattı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da şehirlerin medeniyet ölçüsünün, o şehirde tüm dezavantajlılar dahil herkesin o şehri kullanabilmesi olduğunu dile getirdi.
Şehirlerin bu seviyeye getirilmesi konusunda komisyon çalışması yaptıklarını anlatan Topbaş, "Bu ailelerin dertleriyle ilgilenmeye çalıştık. Şehrin her noktası yaşanabilir, ulaşılabilir, erişilebilir hale gelsin diye uğraştık. Tüm ulaşım araçlarının özürlülerin yararlanabileceği şekilde olması için çalıştık" dedi.
Programda İstanbul Büyükşehir Belediyesi Özürlüler Orkestrası da bir konser verdi.
- İSTANBUL