Haberler

3. Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongresi - Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati

Güncelleme:
Abone Ol

Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, geçen yıl bu zamanlar uluslararası kuruluşlar dahil olmak üzere, Türkiye'de küçülme olacağını, Türkiye'nin bu işlerin üstesinden gelemeyeceğini iddia edenlerin, iddialarıyla kaldığını belirterek, "Bütün bunlar, ekonomide, savunmada,...

Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, geçen yıl bu zamanlar uluslararası kuruluşlar dahil olmak üzere, Türkiye'de küçülme olacağını, Türkiye'nin bu işlerin üstesinden gelemeyeceğini iddia edenlerin, iddialarıyla kaldığını belirterek, "Bütün bunlar, ekonomide, savunmada, ulaşımda, uluslararası ilişkilerde, ihracatta Türkiye'nin geldiği noktayı göstermesi açısından önemli." dedi.

Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM) ve Üsküdar Üniversitesinin iş birliğiyle "ASRİKA Ortak Savunma Sanayi Üretimi" temasıyla düzenlenen 3. Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongresi, İstanbul'da başladı.

Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, kongrenin açılışında yaptığı konuşmada, İslam dünyasının, son bir kaç yüzyıldır yaşadığı büyük travmaların neticesinde, kendisini yalnız hissettiğini, kendisini mazlum gördüğünü ve sürekli mezalimden bahsederek buradan çıkış yollarını aradığını söyledi.

Çıkış yolunun belli olduğunu, bu çıkış yollarının önderleri olarak İslam ümmetinin önünü açmış olacaklarını ifade eden Nebati, "Müslüman bir insanın bir insandan bence en önemli farkı şudur; Bilir ki karanlığın en zifiri olduğu anda bile yanında Rabbi vardır. Hiç bir zaman kendisini, ikinci sınıf hissetmez, ezik hissetmez ve umutsuz hissetmez. Çünkü bilir ki Allah muhakkak ki tevekkül edenleri, ona inananları ve ona sırtını dayayanları asla yalnız bırakmaz. Onun için toplumlar da devletler de bu anlayışa uygun olarak, İbn-i Haldun'un deyimiyle Kur'an anlayışına uygun şekilde, tarihin dönüp dönüp mutlaka başa geldiğini, medeniyetlerin mutlak surette gelmesi gereken yere geldiğini, her şeyin aslına rücu ettiğini iyi bilir. Onun için bizim, bu şuur içinde hem devlet yöneticileri hem toplumun önde gidenleri hem de birer Müslüman olarak bu şuur içinde hareket etmemiz lazım." dedi.

Bakan Yardımcısı Nebati, Türkiye 2002 yılında AK Parti iktidarı ile tanıştığı zaman savunma sanayinde yok denecek kadar bir güce sahip olduğunu aktararak, "Yerlilik oranı yüzde 20'ler civarındaydı. Bugün 17 yıl gibi kısa bir süre içinde dünyanın sayılı savunma sanayi ülkelerinden biri olduk. Yerlilik oranı neredeyse yüzde 70'lere geldi. Dünyadaki ilk büyük 100 şirketin içinde, 4 şirketimiz var. Bu 4 şirketimiz ve Türkiye sadece içeriye üretim yapmakla kalmıyor, yapmış olduğu işbirlikleriyle bir çok ülkeye, Müslüman ülkeyle de işbirliği yaparak önderlik yapıyor. Türkiye artık ATAK helikopterlerini, MİLGEM'i konuşuyor, kendi ürettiği gemilerle Akdeniz ve Karadeniz'e geçiyor. Kendi ürettiği uçaklarla uçuyor, kendi ürettiği helikopterlerle, füzelerle dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline geliyor." diye konuştu.

Türkiye'nin, savunma sanayinin kendisini savunacak nitelikteki hareketiyle, Akdeniz'de sondaj gemileriyle gaz aradığını, denizlerde kendisinin olduğu yerlerde gücünü ortaya koyduğunu belirten Nebati, Türkiye'nin hava savunma sanayinde adeta rekorlar kırdığını söyledi.

Bakan Yardımcısı Nebati, SİHA'lar ve İHA'lar Türkiye'nin güvenlik altına alırken, aynı zamanda kısa bir süre önce KKTC'de de konuşlanmaya başladığını, Akdeniz'i adeta kartal gözüyle takip ettiğini belirterek, takip edilen bu yerlerde Türkiye'nin dışında hiç bir kuşun uçurulmadığını ifade etti.

Türkiye'nin, savunma sanayinde güçlendiğini anlatan Nebati, "Türkiye savunma sanayinde güçlendikçe tank palet fabrikasında olduğu gibi Katar ile işbirliği yapıyor. İslam ülkeleri içinde tam bu birliğe uygun şekilde, birlikte hareket ediyor." dedi.

Adaletin tesis edilmesi için güçlü olunması, uygulanabilmesi için mutlak suretle bir otoriteye sahip olunması, bunun için de güçlü bir ekonomiye, güçlü bir ülkeye, güçlü bir liderliğe ihtiyaç olduğunu vurgulayan Nebati, sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye bu anlamda tam bir önderlik yapıyor. Ekonomisi güçlü olduğu için 2013'ten geçen yıla kadar 6 defa büyük operasyonlara tabi tutuldu. Malum Gezi Olayları... Bir kaç ağaç ile başladı, sokaklar hareke geçirildi. 17-25 Aralık yargı darbe girişimi, Kobani Olayları, Çukur Eylemleri derken 15 Temmuz gibi büyük bir operasyonla Türkiye'yi bölüp parçalayacak, gücünü köreltecek bir herekata, millet birlikte hareket ederek devletiyle bunun üstesinden geldi. En son geçen yıl ağustos ayında Türkiye'ye operasyon çekenler, son bir operasyonu aynı şekilde ortaya koydular. Ekonomik olarak saldırdılar. Bundan 15-16 ay önce sanki Türkiye'de her şey yıkıltılmış, bitmiş, geleceği karartılmış bir hava yaydılar. O zamanlar çıkıp konuştuk. Rahat olun. Bu ülke geçmiş operasyonları nasıl atlattıysa, bundan sonraki operasyonların da üstesinden gelecek. Dövizle oynayanların döviz elinde patlayacak. Faizden medet umanlar, faizin altına gömülecek. O günden bugüne kadar Türkiye tarihinde olmadık işler becerildi. Faizler düştü, finansal oynaklıklar giderildi. Üretim kapasiteleri, sanayi kapasitesi, güven endeksi arttı, döviz fiyatları stabil hale geldi. Bununla birlikte Türkiye'deki güven endeksi yükselirken, Türkiye'ye yapılan yatırımlar arttı, Türkiye'de üretim arttı.

Geçen yıl bu zamanlar uluslararası kuruluşlar dahil olmak üzere, Türkiye'de küçülme olacağını, Türkiye'nin bu işlerin üstesinden gelemeyeceğini iddia edenler, iddialarıyla kaldılar. Bütün bunlar, ekonomide, savunmada, ulaşımda, uluslararası ilişkilerde, ihracatta Türkiye'nin geldiği noktayı göstermesi açısından önemli. Ekonomide Türkiye önder ülke. Savunma sanayinde önder ülke. İslam ülkeleri arasında liderliği ortaya koyacak kapasiteyi göstermesi açısından Türkiye önder bir ülke ama İslam dünyasının da ihtiyacı olan bir şeyi bu ülke elhamdülillah gidermiş oldu. Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan ile hem Türkiye'nin kendi coğrafyası içinde hem İslam ümmeti içinde hem de dünya siyaseti içinde liderliğini pekiştiren bir ülke oldu."

Kongrenin açılış konuşmalarının ardından Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği (ASSAM) Yönetim Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Adnan Tanrıverdi, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a, Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan da Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati'ye maket uçak takdim etti.

Kaynak: AA / Güncel

Nureddin Nebati Türkiye Maliye Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title