3. Uluslararası Niyazi-İ Mısri Sempozyumu Sona Erdi
Malatya Belediyesi tarafından bu yıl 3.'sü organize edilen "Uluslararası Malatyalı Niyazi-i Mısri" sempozyumu sona erdi.1 konferans ve 6 oturumun yapıldığı etkinliğin sonunda Prof.Dr.Süleyman Uludağ, Doç.Dr.Mustafa Arslan ve Yrd.Doç.Dr...
Malatya Belediyesi tarafından bu yıl 3.'sü organize edilen "Uluslararası Malatyalı Niyazi-i Mısri" sempozyumu sona erdi.
1 konferans ve 6 oturumun yapıldığı etkinliğin sonunda Prof. Dr. Süleyman Uludağ, Doç. Dr. Mustafa Arslan ve Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatcı tarafından sempozyum tüm yönleri ile değerlendirildi. Yurt içi ve yurt dışından birçok akademisyenin katıldığı, vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği sempozyum kapsamındaki oturumlar iki ayrı salonda gerçekleştirildi.
Sempozyumun ikinci günü 3. oturumla başladı. Başkanlığını Uşak Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sayın Dalkıran'ın yaptığı oturumda, Doç.Dr. Mustafa Arslan "Nur-ı Muhammedi Nazariyesinin Mısri'nin Hz. Peygamber tasavvuruna etkisi", Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatcı "Mısri'nin Limni günleri" ve Dr. Bülent Keneş "Mısri'de muhalefet kültürü üzerine" konularını dinleyicilere ayrıntılı bir şekilde anlattı.
4. oturumun başkanlığını İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Hasan Kavruk yaptı. Bu oturumda Prof. Dr. Mehmet Akkuş "Hüseyin Vassaf Beye göre Mısri", Muhammed Bakır Mutlu "Yaşayan Niyazi-i Mısri", Prof. Dr. Heatth Lowry "Mısri asitanesi", Doç. Dr. Halil Çeçen de "Mısri'nin hatıraları" konularını işledi.
5. oturumun başkanlığını İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Arslan yaptı. Oturumda Prof. Dr. Hasan Kavruk "Mısri'nin Malatya günleri", Doç.Dr. Seadet Shikhiyeva "Şeyh Bedreddin ve Mısri", Dr. Muhammed Bedirhan da "Mısri'nin şiirlerinde vahdet-i vücut anlayışı" konularını anlattı.
Sempozyumun son oturumunun başkanlığını ise İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Saffet Sancaklı yaptı. Bu oturumda Doç. Dr. Güray Kırpık "Arşiv kaynaklarına göre sürgünleri ve nedenleri", Prof.Dr. Ahmet Hakkı Turabi de "Türk din musikisinde Mısri'nin yeri ve önemi" konularını ele aldı.
3. Uluslararası Malatyalı Niyazi-i Mısri Sempozyumu'nda konuşmacılara Düzenleme Kurulu tarafından katılım belgesi ile kristal kayısı plaketi verildi.
KATILIMCILAR MEMNUN
2-3 Kasım tarihleri arasında düzenlenen ve açılış konferansı ile altı oturumun yapıldığı sempozyumun sonunda Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatcı, Doç. Dr. Mustafa Arslan, Prof. Dr. Süleyman Uludağ tarafından sempozyum ile ilgili genel bir değerlendirme yapıldı.
Değerlendirme toplantısı sırasında Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatcı, Niyazi-i Mısri'nin Malatya'da doğduğunu, Mısır, Elmalı, Bursa ve Limni'de yaşadığını kaydederek, "Mısri, 350 senelik halveti geleneği içinde yetişmiş biridir. Mısri'yi anlamak için o geleneği okumak, yaşadığı yerleri ihmal etmemek gerekir. Oralarda da etkinlikler yapılabilir" dedi.
UNESCO'ya 2014 yılının Niyazi-i Mısri Yılı ilan edilmesi için teklif götürülmesini öneren Tatcı, "Ayrıca, uluslar arası bir beste yarışması ve ulusal bir roman yarışması düzenlenebilir. Niyazi-i Mısri mektebi, Yunus Emre mektebi içinden çıkmış bir mekteptir. Malatya, mutlak bir Mısri Kitaplığı kurarak, eserlerini yayınlamalıdır" dedi.
Doç. Dr. Mustafa Arslan ise, katılımcılara teşekkür ederek sempozyuma büyük bir ilginin olduğunu kaydetti. Niyazi-i Mısri'nin Malatya'da anılmasının hayırlara vesile olduğunu belirten Arslan, "Sempozyum, hem Malatya'nın ilgisini gördü, hem de Mısri'nin düşüncelerini tanıtmaya vesile oldu" dedi.
3. Uluslararası Niyazi Mısri Sempozyumu'nda daha çok Mısri'nin 'muhalif' kimliğinin üzerinde durulduğunu gördüğünü ifade eden Arslan, "İleriki sempozyumların daha spesifik daha özel konularda yapılması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca araştırmacılara sunulacak bir Mısri Kitaplığı'nın oluşturulması güzel olur diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Süleyman Uludağ da, "Son zamanlarda kendi değerlerimizin gündeme getirilerek halkımıza tanıtılması faaliyetleri Türkiye'nin her yerinde var. Malatya'da bunun daha iyi olduğunu görüyorum. Mısri ile ilgili kitaplar temin edilerek internete de konulmalıdır. İngilizce ve Arapça dillerinde de kısa kısa Mısri'yi tanıtıcı broşürler internete aktarılmalıdır" dedi.
Sempozyumda Mısri'nin muhalif kimliğinin üzerinde durulmasının önemli olduğunu kaydeden Uludağ, "Mısri'nin mezarının getirilmesi konusunda Mustafa Tatcı hocamdan farklı düşünüyorum. Mısri, Osmanlı idaresinin dışına sürülmedi. Sadece bir emniyet tedbiri alma kabilinde bir uygulamaya tabi tutuldu. Limni'de vefat etti, orada defnedildi" diye konuştu.
Alim ve evliyaların vefat ettikleri yerde defnedildiğini aktaran Uludağ, "Mısri'nin şimdiki Yunanistan sınırlarında bulunması, Türkiye ile Yunanistan arasında iyi ilişkiler kurulmasına da vesile olabilir. Limni'de kabri bulunarak üzerine bir türbe yapılabilir. Ancak Malatya'da makamları oluşturulabilir ve Niyazi-i Mısri Araştırma Merkezi kurulabilir. Bunun daha faydalı olacağını ve geleneğimize daha uygun olacağını düşünüyorum" açıklamasında bulundu. - MALATYA