Haberler

3'ÜNCÜ MARMARA DENİZİ SEMPOZYUMU BAŞLADI

Güncelleme:
Abone Ol

? Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından düzenlenen Marmara Denizi Sempozyumu'nun 3'üncüsü, 8-9 Ocak'ta Türkiye İş Bankası ana sponsorluğunda yapılıyor.

? Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından düzenlenen Marmara Denizi Sempozyumu'nun 3'üncüsü, 8-9 Ocak'ta Türkiye İş Bankası ana sponsorluğunda yapılıyor. Sempozyumda müsilaj, kirlilik, biyoçeşitlilik, balıkçılık, deprem, Türk Boğazları ve deniz ulaşımı konuları ele alınıyor.

Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından düzenlenen Marmara Denizi Sempozyumunun 3.?sü, Türkiye İş Bankası'nın ana sponsorluğunda gerçekleştiriliyor. İş Kuleleri Salonu'nda hibrit yapılan ve iki gün sürecek olan sempozyumda, Marmara Denizi ile ilgili güncel ve yaşamsal konular ele alınıyor.

Sempozyum, bölgenin Karadeniz, Ege ve Akdeniz ile olan bağlantılarından dolayı sadece Marmara için değil Türkiye için büyük önem taşıyor. Sempozyumda müsilaj, kirlilik, biyoçeşitlilik, balıkçılık, deprem, Türk Boğazları ve deniz ulaşımı gibi konular farklı disiplinlerden uzmanlarca kapsamlı bir şekilde tartışılıyor.

100'ÜN ÜZERİNDE KATILIMCIDAN MARMARA DENİZİ İLE İLGİLİ MAKALE

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Müsilaj Komisyonu üyelerini, bilim insanlarını, karar vericileri, sivil toplum kuruluşlarını, belediyeleri, balıkçı kooperatiflerini, deniz ulaşımı ve turizm sektörlerinden temsilciler ile öğrencileri bir araya getiren sempozyumda, 100'ün üzerinde katılımcı Marmara Denizi ile ilgili makalelerini paylaşıyor.

10 yılda bir düzenlenen sempozyumun ilki 2000 yılında, ikincisi de 2010'da gerçekleştirilmişti. Daha önceki sempozyumlarda hem Marmara Denizi hem de Boğazlar'la ilgili son derece önemli konular etraflı bir şekilde tüm boyutlarıyla tartışılmıştı.

MÜSİLAJ PROBLEMİ ELE ALINACAK

2021 yılının yaz aylarının başında herkesin müsilaj gerçeğiyle gözle görülür biçimle tanışmasından sonra yapılan 3. Marmara Denizi Sempozyumu, bundan sonraki süreçte tüm paydaşların katkısıyla sorunların giderilmesi noktasında nasıl bir yol haritası izleneceğine dair fikir vermesi açısından önem taşıyor.

Sempozyumun açılış konuşmaları TÜDAV Başkanı Bayram Öztürk, İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran ile Tarım ve Orman Bakanlığı, Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Kaynak Yönetimi ve Balıkçılık Yapıları Dairesi Başkanı Doç. Dr. Mahir Kanyılmaz tarafından yapıldı.

Sempozyumun ilk gününde TBMM Müsilaj Komisyonu Üyeleri Milletvekilleri Nevzat Ceylan, Gülizar Emecan ve Hayrettin Nuhoğlu'nun yanı sıra Bilim Akademisi Kurucu Üyesi Prof. Dr. Naci Görür ve ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu da konuşmacılar arasında yer aldı.

'HER ADIM BİZDEN SONRAKİ NESİLLERE YAŞANABİLİR BİR DÜNYA BIRAKMAYA KATKI SAĞLAR'

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, bu tür etkinliklerin, Marmara Denizi ile ilgili içinde bulunduğumuz tablonun iyileştirilmesi ve denizlerimizin geleceği açısından hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

'Denizlerin ve biyolojik çeşitliliğin korunması, kirliliğin önlenmesi gibi konuların küresel iklim değişikliğinden bağımsız düşünülemez. İklim değişikliğini, kuraklığı önlemeye dönük atacağımız her adım, her aksiyon bizden sonraki nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmaya katkı sağlayacaktır. Bu, üzerinde yaşadığımız gezegene ve geleceğe karşı bir borcumuz' Herhangi bir hesapla maliyetle yönetilmeyecek kadar hassas, odağında canlı olan, hayat olan bir konu? Ben inanıyorum ki herkes, her kurum hassasiyetle fedakarlıkla üzerine düşeni yerine getirdiğinde hep istediğimiz gibi denizlerimiz mavi, ormanlarımız yeşil, soluduğumuz hava temiz kalacak.?

'HERKESİN ALACAĞI KÜÇÜK BİR ÖNLEM KARTOPU MİSALİ BÜYÜR'

2021 yaz aylarında görülen müsilajın Marmara'daki kirliliğin geldiği boyutu gözler önüne serdiğine işaret eden Aran, 'Denizlerimizin korunması konusunda farkındalık yaratma ve bilgilendirmeye dönük her çalışma büyük önem taşıyor. Biz, denizlerdeki ekolojik dengeyi de olumsuz etkileyen küresel ısınma ve iklim değişikliğine sürdürülebilirlik şemsiyesi altında bakıyor, bunu kurumsal sosyal sorumluluk veya bir iş sürekliliği yaklaşımının çok ötesinde ekonomik, çevresel, sosyal ve yönetimsel konuların bütünsel bir yaklaşımla değerlendirildiği iş modeli olarak ele alıyoruz. Düşük karbon ekonomisini ve kapsayıcı finansal çözümleri destekleyen bir strateji izliyoruz' dedi.

'TOPRAĞI AĞAÇSIZ, HAVAYI VE SUYU NEFESSİZ BIRAKMAYACAĞIZ'

Konuşmasında denizlerle ilgili aldıkları inisiyatiflere de değinen Aran, ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün maliyetli olan deniz kirliliği ve müsilajla ilgili araştırmalarına daha verimli ve büyük ölçekli yapılabilmesi noktasında destek vereceklerini söyledi. Aran, ayrıca, İş Bankası'nın desteğiyle

'Bir Umut Marmara Belgeseli' hazırlandığını, 'Denizleri Koruyalım Kredisi'ni sunduklarını da ifade etti.

Hakan Aran sözlerini şöyle noktaladı:

'Doğaya dair yapılan her şey, aslında geleceğe yatırımdır. Toprağı ağaçsız, havayı ve suyu nefessiz bırakmayacağız. Herkesin alacağı küçük bir önlem bile kartopu misali dünyamız için gitgide büyüyecek, çok yere dokunacaktır' dedi.

'HEPİMİZİN ORTAK ÇÖZÜMDE VE EYLEMDE BULUŞMASI GEREKİYOR'

Sempozyumda konuşan TÜDAV Başkanı Bayram Öztürk ise 'Bir önceki sempozyumun üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen Marmara Denizi'ndeki ekolojik sorunlar azalmadı aksine arttı. 2021 yılında sıkça konuşulan ve deniz ulaşımı ile ticaretini sekteye uğratması ihtimal dışı olmayan müsilaj sorununun 2010 yılı sempozyumunda gündeme geldi. O zaman da süregiden kirlenmeye, koruma eylem planına ve arıtma meselesine özel önem vermiştik' dedi.

'HEPİMİZİN ORTAK ÇÖZÜMDE VE EYLEMDE BULUŞMASI GEREKİYOR'

Türkiye'de, özelde de Marmara Denizi'nde yaşanan biyolojik çeşitlilik sorunu ve iklim krizi karşısında hızlı hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:

'Marmara Denizi, asla yalnız bırakılacak bir deniz değildir. Hasta olması halinde Ege ve Karadeniz de hasta olacaktır. Vakfımız, bu yıl iklim değişikliği ve denizlere etkileri üzerine çıkardığı kitapla denizlerimizdeki iklim değişikliği sorununu gündeme taşıma ve araştırmacılara ışık tutma sorumluluğunu yerine getirdi. Deniz bilimcilerimizin iklim değişikliği yanında denizlerimizdeki asitleşme konusuna da ciddi olarak eğilmesi gerekiyor. Denizlerimizin karşı karşıya kaldığı tüm bu olumsuzlukların önüne geçmek için hepimizin ortak çözümde ve eylemde buluşması gerekiyor.'

'MARMARA DENİZİ'Nİ BOĞAN ATIK SULAR İÇİN ARITMA TESİSLERİ HAYATA GEÇİRİLMELİ'

Koruma alanları yanında balıkçılığın düzenlenmesine ve Marmara Denizi'ni boğan atık sular için arıtma tesislerinin gecikmeden hayata geçirilmesine ihtiyaç bulunduğuna işaret eden Öztürk sözlerini şöyle noktaladı:

'Bu tesislerin finansman modeli için yaratıcı çözümler bulmak ve finans kaynaklarını çeşitlendirmek gerekiyor. Marmara'nın yükünü hafifletmek için Karadeniz'de de koruma alanlarının oluşturulması zorunluluktur."

MÜSİLAJ OLUŞUMU 2010'DAKİ SEMPOZYUMDA DA KONUŞULDU

2010'daki sempozyumda Marmara Denizi'ndeki kirlenmenin boyutları, müsilaj oluşumu, bakteri kirliliği ve halk sağlığı açısından yaratacağı tehlikeler uzmanlar tarafından aktarılmıştı. Artan gemi trafiği ve balıkçılık konularına da dikkat çekilen sempozyumda, Marmara'nın korunmasının aynı zamanda Karadeniz, Ege ve Akdeniz'in korunmasına da katkıda bulunulacağına vurgu yapılmıştı. Sempozyum sonunda koruma tedbirlerinin alınmasının, bütünsel bir eylem planı oluşturulmasının, aşırı ve kaçak balıkçılığın önlemesinin, gemi kökenli kirlilik için tedbir alınmasının, kıyı kullanımına özen gösterilmesinin ve arıtma tesislerinin tamamlanmasının gerekliliği ortaya konulmuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Marmara Denizi İş Bankası Marmara Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title